Sadakanın eğri tüter dumanı

 

Başbakan, bizim kültürümüzde sadakanın var olduğuna işaret ederek, sadakanın meşruiyetini ilân etti.

Çeyrek altın, kömür, makarna, ekmek…

Varoşların yoksul ailelerine sadaka olarak bunlardan hangisi lâyık görülürse verilecek, karşılığında onlardan oy istenecek. Sadakanın meşruiyeti beraberinde sadaka karşılığı oy verilmesinin meşruiyetini de sağlamış oluyor.

Başbakan’ın sözleri Antalya denince akla Kepez’i getiriyor. Kepez’de seçimin sadakayla alınacağı, Büyükşehir’de seçim kazanmanın Kepez’de seçim kazanmaya bağlı olduğu Antalya’da yaşayanların genel kanısı.

Kepez’de siyaset yapanların olduğu gibi Antalya’da yaşayanların da bu inancı taşımaları yerel demokrasimizin en önemli açmazı.

 

Çeyrek altın, kömür, makarna, ekmek…

 

Eski dönemlerde şairler Hükümdar ya da Sultanlara medhiyeler ya da kasideler yazar, karşılığında caize alırlardı. Telif hakkının olmadığı dönemlerde şairlerin geçim kaynağı caizeye dayanıyordu ve caizenin hiç de aşağılayıcı bir yanı yok idi.

Toplumsal dayanışmanın fitreye ya da sadakaya dayalı olduğu eski dönemlerde sadakanın da aşağılayıcı bir yanı olmamalıydı.

 Bizim kültürümüz” dediğimiz şeye “geleneksel kültür” anlamında vurguda bulunduğumuzda, caize gibi sadaka da aşağılayıcı olamaz. Ümmetin yerine toplumun, cemaatin yerine topluluğun, müminin ya da cemaat üyesinin yerine bireyin geçmediği dönemlerde sadakanın sadece meşruluğu değil, gerekliliği de söz götürmezdi.

“Bizim kültürümüz”, “bizim modern kültürümüz” olarak anlaşıldığında, “caize” gibi “sadaka” da, aşağılayıcı olmanın ötesinde yaralayıcı bir sözcük.

Devlet sanatçısı” ilân edilen bazı sanatçılar, bu unvanı “icazet” olarak değerlendirip onurlu davranmak adına kabul etmemekteler.

Sadakanın meşru olduğuna toplumu ikna eden Başbakan’a medhiyeler düzen bir şairin caizelerle ödüllendirildiğini düşünelim. Modern kültürümüz açısından bu son derece aşağılayıcı bir şey olurdu.

Sadaka nesneleri olarak özellikle de makarna ve ekmeğin kendilerine lâyık görülmesi, sadaka olarak makarna ve ekmeğe tenezzül edenler açısından gurur kırıcı değil mi? Makarna ve ekmeğin kendilerine sadaka olarak sunulmasına itiraz edememek, onların onurlarını zedelemez mi?

Sadaka bizim insanımız açısından gurur kırıcı ya da onur zedeleyici değilse, böylesi bir kültürün oluşturulmasında barbarca bir yan yok mudur? İnsanın sadakaya muhtaç olmasının, insanın sadakaya tenezzül etmesinin onları alçalttığını düşünmeyen bir kültürde barbarca bir yan yok mudur?

 

Sadaka değil sosyal güvenlik

 

Modern toplumlarda yoksulluk, sosyal yaşam açısından gerçekten güvence anlamına gelen bir Sosyal Güvenlik Kurumu ile giderilebilir. Yoksulluk geçici karın tokluğu yerine iş güvenliği ve işsizlik sigortası ile önlenebilir. Yoksulluk sorunu, iş güvenliği ve işsizlik sigortasını sosyal güvenlik projesinin ilk maddesi olarak benimsemiş bir sosyal devlet ve belediyecilik anlayışıyla çözümlenebilir.

Sadaka Başbakan’ın dil sürçmesiyle ilgili, siz onu “hediye” olarak anlayın, diyebilirsiniz. Veriliş biçimine göre hediyenin de aşağılayıcı bir yanı yok mudur? Yine de “hediye” ve “sadaka” arasında, “hediyem olsun”la “sadakam olsun”un verdiği mesajlar arasındaki fark vardır.

 

Antalya: Sisler ve isler içinde

 

 

 

Bütün bunlardan sonra kendimize şu soruyu sorabiliriz:

Sadaka siyasetini onurundan vazgeçerek onaylamak, Kepez’in yoksullarının makus talihi olabilir mi, olmalı mı?

Soruya “evet” diye cevap verilmesinin diyetini Antalyalılar kirli hava teneffüs ederek ödemekteler.

Sadaka siyasetinin muhataplarına, Antalyalıya sisler ve isler içinde bir Antalya “hediye” etme hakkına sahip olmadıklarını; Antalyalıların sisler ve isler içindeki bir Antalya’da yaşamaya lâyık olmadığını seçim sonuçları göstermelidir.

Seçim sonuçları, Antalyalıların sisler ve isler içindeki bir Antalya’ya lâyık olmadıklarını kanıtlamazsa, yerel demokrasimiz cehalete yenik düşmüş demektir; “marka” demogojileri bir yana, Antalya’nın modern bir kent haline gelmesinin önünde ciddi engeller var demektir. 

Yayın Tarihi
18.01.2009
Bu makale 5168 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!