İnsan faktörü

Yaz sezonunun ortasına geldiğimiz bu günlerde sıcaklar ve bunun yanında turistik tesislerin dolulukları da artmaya başlar.

Turistik tesislerde çalışan bir çok meslektaşımızın bu günlerde yavaş yavaş moralleri düşmeye başlar. Biz buna sezon ortası sendromu diyoruz. Uzun çalışma süreleri ve sıcak ortamda bulunmanın etkisiyle bir çok çalışanımızda bu dönemlerde motivasyon eksiklikleri göze çarpar.

Yüksek sezonun en önemli günlerinde çalışanlarımızın motivasyonlarını arttırmak ve işlerini neşeyle yapmalarını sağlamak için personele yönelik faaliyetlerde en doruk noktaya bu günlerde ulaşılması gerekmektedir.

Bu noktada; orta ve üst kademe yöneticilere düşen en büyük görev beraber çalıştıkları mesai arkadaşlarını sevgiyle kucaklamak, onlara çalıştıkları tesiste önemli oldukları hissini yaşatmak ve çalışanların dertlerine kulak vermek olacaktır.

Kabul edilmesi gereken bir ve göz ardı edilemeyecek bir gerçek, turizm sektörünün çok özveriyle çalışılması gereken ve meşakkatli bir sektör olduğudur. İnsanlarla, insanlara birebir hizmet verilen ve çalışan memnuniyetinin direk olarak misafir memnuniyetini etkilediği bu sektörde tesisin ruhunu oluşturan çalışanlarımızın memnuniyetlerinin sağlanması bizlerin en büyük görevi olmalıdır.

Çalışanlarımıza karşı açık olalım, sorunlarımızı kendileriyle paylaşalım, iyi günde olduğu gibi kötü günlerde de onlarla beraber olacağımızı kendilerine anlatalım. İnsanlar için en önemli olan konu ciddiye alındıklarını ve kendilerine değer verildiğini bilmektir. Beraber çalıştığımız mesai arkadaşlarımıza insanca davranalım, kötü sözler sarf etmeyelim, sorunları diğer mesai arkadaşlarının önünde çözmeye çalışmayalım. Birebir görüşmelerde yine insani çerçevede sorunlara yapıcı çözümler bulmaya çalışalım. İnsanların kalbine giden yolu bulabilir ve onların içindeki cevheri ortaya çıkarabilirsek çok başarılı ve mutlu olabiliriz.

Bir yöneticinin başarısı insan faktörünü tanımaktan geçer. İnsanı bilen, bildiği ölçüde ona değer vermesini bilen, yönetici işlerini kolaylaştırmış olur. Yöneticinin ekibinde olan kişilerle diyaloğu sevgi ve saygı esaslı olmalıdır. Eğer siz ekibinizi sevme adına bir ilgi kurma gayreti içinde değilseniz, ekibinize karşı sevgi yüklü pozitif enerjinizi taşıyamıyorsanız, onlardan saygı beklemeye hakkınız yoktur.

Personelinize inanacaksınız, güveneceksiniz ve seveceksiniz. Eğer siz personelinize karşı ön yargılı, tavırlı, mesafeli olursanız, sizin sahip olduğunuz negatif enerji onları etkiler hem de verimsiz kılar. İnsanlar aptal değildir, siz bir şey söylemeseniz de kendileri hakkında ne düşündüğünüzü hissederler. Jest ve mimiklerle içimizdeki ön yargılı olumsuz tavırları maalesef yansıtırız.

Siz beraber çalıştığınız kişilere ne kadar bağlıysanız ve onları ne kadar sayıp seviyorsanız onlar da size bu saygı ve bağlılığın katlarını size geri verirler.

İnsan faktörünü asla unutmayın, bizler bey ve hanım efendilerle ile ağırladığımız beyler ve hanımefendilere hizmet veren bir sektörün bireyleriyiz.

Sevgiyle kalın

SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR