Nasıl öderiz onların hakkını? Yılda bir kez kutlanan bir günle annelerimizin hakkını ödememiz mümkün müdür? Her birimizi dokuz ay karnında taşıyan her canımız yanışında sanki kendi canı yanmış gibi bizlere kol kanat geren, geceler boyunca uykusuz başımızda bekleyen analarımızın bence yılın her günü anmalı ve onları nerede olursak olalım habersiz bırakmamalıyız. Elli yaşına da gelseniz anneniz için hala altına yapan ve korunması gereken küçük çocuklarısınız bunu hiç unutmayın.
Bu güzel günde bütün annelerin anneler gününü kutluyor ve hepinize saygılarımı sunuyorum.
DOMUZ GRİBİ
Dünyayı etkisine alan ve yayılmaya devam eden bir salgın ile gündem çalkalanmaya devam ediyor. Meksika’da başlayan ve Avrupa’ya ulaşan grip yayılmaya devam ediyor ve ülkeler gribe karşı önlemler almaya çalışıyor.
Değişik yöntemlerle gribin yayılması önlenmeye çalışılıyor, insanların seyahat etme özgürlüklerini kısıtlayamadığınız için grip değişik yollarla yayılmaya devam ediyor.
Ülkemizde de griple ilgili mücadelenin başladığını geçen haftaki yurt dışı seyahatimden sonra ülkemize dönerken havada öğrendik. Hostesler herkese bir form dağıttı ve mutlaka doldurulması gerektiğini söyledi. Ben ilk olarak sadece yabancılar için diye düşünerek pek ilgilenmedim ve daha sonra herkesin mecburi doldurması gerektiği konusunda uyarılınca formu incelemeye başladım. Form, “Sağlık Deklarasyonu” diye geçiyor ve içinde vücut ısınıza varıncaya kadar sorular var. Yok efendim, “Domuz gribi olan biriyle yakın temasta bulundunuz mu? Ateşiniz kaç derece? Son 10 günde hani ülkelerde bulundunuz?” gibi sorular ve bir de verdiğiniz bilgilerin doğru olmaması halinde yasal işleme tabii tutulacağınızı içeren bilgiler var. Açıkçası nedenini pek anlayamadığım bir form.
Bütün bunlar yetmiyormuş gibi uçaktan indiğinizde sizleri karşılayan ağızları ameliyat maskeleriyle örtülü bir dolu havaalanı çalışanı sizleri açıkçası korkutuyor.
Ben geçen hafta içerisinde domuz gribi vakası yaşanmakta olan iki ayrı ülkeye gittim hiç birinde böyle bir uygulama görmedim. Havaalanında ağzı ameliyat maskesiyle örtülü bayan bir çalışanla diğer arkadaşları alay ediyorlardı. “Ne o kız ne abartıyorsun çıkar şu maskeyi” diye.
Sonradan duyuyorum ki Almanya-Türkiye seferini yapmakta olan bir uçaktan sağlık deklarasyon formu sayısında eksiklik var diye bütün yolcuları bir saatten fazla bekleme salonunda bekletmişler ve ülkeye sokmamışlar.
Ülkemizde gelen turistler İstanbul’da şu anda böyle karşılanıyorlar. Konuya daha olumlu ve anlayışlı karşılayan Antalya’da Sayın Valimizin gösterdiği hassasiyetle hava alanında maskeler kullanılmamakta ve bu konu da gelen misafirlere mümkün olduğu kadar hissettirilmemektedir.
Ne Hamburg’ta, ne Roma’da ve ne de Londra’da sizleri ağızları örtülü insanlar karşılamıyorlarsa neden İstanbul’da karşılasın? Bu konunun Antalya’da düzenlendiği gibi diğer bölgelerde de düzenlenmesi gerektiğini düşünüyorum.
Sevgiyle kalın….
SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR
Garsonların temizlik kavgasında kan aktı: 1 ölü, 1 yaralı
Bahar alerjisine karşı Anadolu propolisi önerisi
Yamaç paraşütçülerini indirdikten sonra freni boşalan safari aracı boş eve daldı
Jandarmadan kaçak sigara ve tütün operasyonu
Fatih Tekke: “Çok büyük hedef tutturduk”
Alanya’da 5 motosiklet trafikten men edildi
Alanya’da Yamaç Paraşütü Pgawc Dünya Kupası 1. Etabı tamamlandı
Motosikletini, kendisine ’dur’ ihtarında bulunan motorize trafik polisinin üzerine sürdü
Genç itfaiyecilere gerçeği aratmayan deprem eğitim
Ambulans helikopter 14 yaşındaki çocuk için havalandı
Kuzuların Derisi Koçların Yünü… 14.04.2024 DR. ALİ YILMAZ