Yeni CHP

              Amerika Birleşik Devletlerinin değişmeyen ilkeleri var. Yer altı ve Yerüstü zenginlikleri olan ülkelerin kontrol altında tutulması. Kontrol altında tutulması gereken ülkelerin başında Türkiye Cumhuriyeti gelmektedir. Niçin? Ortadoğu’nun başta petrol ve doğalgaz’ına giden yolun başında Türkiye Cumhuriyeti Devleti bulunmaktadır.
             Amerika için denetlenmesi gereken ülkelerdeki iktidarlar değil, muhalefet de denetim altında bulundurulmalıdır.
             İşte bir belge:
             “ 2008 yılında  Hudson ismindeki bir enstitü ‘Silkroüad’  adlı raporu servise koydu. O raporda ABD’nin ve elbette Batının  güçlü finans odaklarının isteklerinin başında, Türkiye için önerilen şuydu:
             Türkiye’de muhalefet partisi mutlaka yeniden düzenlenmeli ve Deniz Baykal Genel Başkanlıktan uzaklaştırılmalı, yerine ise her denileni yapabilecek ılımlı bir lider oturtulmalı”
             Türkiye’de o lider bulundu ve Cumhuriyet Halk Partisinin başına oturtuldu.
             2008’de  İsveç’te bir enstitünün hazırladığı raporda Deniz Baykal’ın“ Büyük Ortadoğu Projesinde kullanılması güç adam olduğundan, yerine daha ılımlı,daha silik bir kişinin getirilmesi karırının alındığını biliyordu. Onur Öymen bu raporu gördü ve Baykal’a bildirdi. Baykal tavrının değiştirmeyip AB ve ABD  karşısındaki dik duruşundan ödün vermeyince 2010’da Wikileaks belgelerinde de geçen Beyaz Saraya da ulaşan tavsiyelerine göre ansızın ortaya çıkan bir kasetle uzaklaştırıldı.”
             Yerine halen CHP’nin Genel Başkanlık görevini yürüten   ‘Her denileni  yapabilecek’ Kemal  Kılıçtaroğlu oturtuldu.
             Kılıçtaroğlu’nun kadrosunda kimler var? “Ben Atatürkçü Değilim” diyenler var. ABD  adına çalışan yardımcılar var. İşte bunlardan biri TR 705 kod numaralı  Sezgin Tanrıkulu var. Hem de Kılıçtaroğlu’nun yardımcısı.
              Kim bu Sezgin Tanrıkulu?
              Sezgin Tanrıkulu’nu 6 Kasım 2013 tarihli Aydınlık gazetesinin 9. Sayfasındaki yazıdan tanımaya çalışalım.
             Haberin başlığı “ TR 705 AKP’ye çalışmış.”
             Bir ara başlık: “Sezgin Tanrıkulu, ABD’nin Konsolos kontağı.” Belgelerde Tanrıkulu’na atfedilen sıfatlardan birisi “Konsolos teması” Belgelerde, “Uzun zamanlı  konsolosluk teması yapan” ifadesi yer alıyor. Belgenin bir yerinde de şu ifade yer alıyor. “ Amerikan istihbarat kuruluşu Strafor’a  Emre Doğru aracılığıyla bilgi akışı sağladığı bilinen TR705 olarak kodlanıyor.” Tanrıkulu’nun isminin geçti 59 rapor bulunuyor. Raporların toplam sayfa sayısı 216.
             Bir başka belgenin başlığı ise “Komutanların tutuklanmasından memnun” Konu ile ilgili şunlar yer alıyor.
             “Tanrıkulu daha önce dokunulmaz olan  generallerin  tutuklanması Türkiye adına önemli, sembolik bir adımdır., dedi. Daha açıkça (hala gözaltında olan önemli bir şahsiyet) General Tolon’un avukatının arkadaşı olduğunu ve  polis kendisini tutuklamaya geldiğinde, Tolun’nun avukatını aradığını ve ne yapması gerektiğini sorduğunu rapor etti. Avukat, polis memuruna tutuklama emri ve Genelkunmay’dan izin belgesi olup olmadığını  sormasını söyledi. Tanrıkulu herhangi bir Kürt köylü bile tutuklamaya gelen bir memura ne soracağını Tolon’dan daha iyi bilir diye şaka yaptı.” (6 Ağustos 2008, Belge Kod no:, 08ANKARA1404)
             Bir başka  başlık: Ergenekon Davası Faydalıymış. (Tarih:20 Mart 2009. Belge Kod:09ANKARA424)
            Belge Tarihi: 20 Mart 2009 Belge Kod:09ankara424
             Amerikan Büyükelçisi James Jeffery onayıyla Adana ABD  konsolosu Erie Green tarafından yazılan ve  Ankara Büyükelçiliği’nden Washington’a bir diğer rapor.
             “Tanrıkulu, Diyarbakın insan hakları avukatı bize, ‘Hiçbir mahkumiyet olması bile  Ergenekon dokunulmazlık kültürünü ortadan kaldırıyor’ dedi“
             Bu konuda pek çok denebilecek belge var ama, aktarılan bu belgeler bile  Tanrıkulu’nun kime hizmet ettiğini belirlemiyor mu?
             Her zaman sorduğum soruyu yeniliyorum.
             TÜRKİYE’Yİ KİM YÖNETİYOR?