Geçtiğimiz günlerde bir Yunan Gazetesinde Emekli bir Yunanlı subayın iddiası yer aldı.
Bu subay diyor ki:
“8 Ağustos 1964’ de yapılan hava harekatında Yüzbaşı Cengiz Topel’in uçağını savaş gemisinden yaptığım ateş sonucu ben düşürdüm.”
Konuyla ilgili Genelkurmay Başkanlığından bir açıklama bekledim. Gelmedi.
Konunun yakın tanıklarından biriyim.
O gün Eskişehir 1.Ana Jet Üs Komutanlığı Savaş Harekat Merkezi (COR) nöbetçi subayıyım. İlk saldırı görevi 1.Ana Jet Üs Komutanlığına verildi.Saldırı saati ® (Ar saati) saat 14.20 olarak verildi ve verilen saatte 4’lü bir kol Cengiz Topel’in komutanlığında havalandı.
Hava Harekatı’ nın amacı Baf-Erenköy ‘ün Yunan milislerinin ele geçirmeleri olasılığıydı.
Kol arkadaşlarının anlatımlarına göre Baf’ ta yaşayan hem Rumlar ve hem Türkler kenti boşaltmışlar ve dağlara çekilmişlerdi. Hedef bu 4’lü Kol’un isabetli atışlarıyla amacına ulaşmıştı.
Yüzbaşı Topel bu görevi yaptıktan sonra Yunan Alayı’nın Gönyeli’ den Baf’ a doğru geldiği bilgisini alınca tek başına daldı ve son kalan bombasını da ateşledi.Ancak, Yunan askeri üzerinde moral çöküntü yapmak üzere uçağı yükseltmedi ve üstelik “After Born” diye anılan ve uçağa bir füze gibi ek hız sağlayan sistemi çalıştırdı. Bu uygulama sırasında Topel’in uçağı tam üzerindeyken bomba patladı ve uçak isabet aldı. Uçağın isabet alması ile Uçağı terk etmesi arasında geçen zaman 8-10 saniyelik bir süreyi kapsıyordu ve Yüzbaşı Topel Bu süre içinde uçağı terk etmeyi, paraşütle atlamayı gerçekleştirdi.
Havada üç kurşun yarası aldığı, çok alçaktan atladığı için hızla asfalt yola indiği için bir bacağı da kırıldı.Buna karşın uçağın yönüne göre sağ tarata Yunan milisleri sol tarafta da Türk mücahitleri vardı.Yüzbaşı Topel tabancasını çıkarıp Yunan milisleri tarafına koştu ve esir alındı.
Bizim aldığımız bilgi ve arkadaşlarının söylemleri böyleydi. Kaldı ki uçağa ateş edecek bir Yunan gemisinin o bölgede bulunması da olanaksızdı.
Telefonla Komutanı arayıp Yüzbaşı Topel için Harp Ceridesine ne yazmam gerektiğini sordum.Komutan “Eşir” yazmamı istedi. O gün tutulan Harp Ceridesinde bunlar kayıtlıdır.Yanılmıyorsam gece yarısına doğru Topel’in şehit olduğu haberi geldi.
Küçük ama benim için önemli bir anı.
Alarm durumundayız. Amerikan Başkanı Kennedy düzenlenen bir suikast sonucu öldürüldü Fazilet Mücadelesi isimli kitap yazmış ve Türkçeye de çevrilmişti. Harekattan iki gün önce “Güngör! Adam öldü kitabı piyasada bulunmuyor. Sende vardır. Getirt de okuyayım” demişti. Kitabı getirtmiştim ve harekat günü 112. filonun önünde Kennedy’nin kitabını okuyordu. O kitap Rumlarda kaldı ve geriye vermediler.
Yüzbaşı Topel’in alnında bir yara bandı vardı. Ceset bembeyazdı. Bir söylenti yayıldı. “Yapılan işkencenin belli olmaması için sol koltuğunun altından girilerek kanı tamamen boşaltılmıştı. Ancak bazı uzmanlar bu işlemin yapılmasının gerektiğini söyleyip ekliyorlardı.”Bu gibi durumlarda cesedin kokmaması için bu işlem yapılırdı”
Yunanlı subayın Bu gerçekler karşısında aradan geçen 46 yıl sonra söylediklerinin yalan olduğu kesinlik kazanmıyor mu?
Rahmetli Yüzbaşıma rahmet diliyorum.