Cumhuriyet Bayramı kuruluşundan 88 yıl sonra ilk kez bir bahaneyle kutlanmadı. Konuyla ilgili olarak resmi gazetede yayınlanan Başbakan Erdoğan’ın genelgesinde şöyle diniliyor:
“23 Ekim 2011 tarihinde Van ili ve çevresinde meydana gelen deprem felaketi nedeniyle 29 Ekim bayramı (Cumhuriyet Bayramı diyemiyor g.t.) kutlama törenlerinin sadece çelenk koyma ve tebrikleri kabul törenleri şeklinde icra edilmesi: tören geçişi, resepsiyon gibi diğer kutlama faaliyetlerinin yapılmaması uygun görülmüştür. Bilgilerini ve gereğini rica ederim.”
Bahaneyi de güzel bulmuş başbakan. Aslında bu bahane yeterli mi?
Bir araştırın. Mustafa Kemal Atatürk ölüm döşeğindeyken kutlanan Cumhuriyet bayramı, ulusça yüreğimizi yakan Van depremi bahanesine sığınılabilir mi? Adınız Recep Tayip Erdoğan ve Türkiye Cumhuriyet Başbakanı görevini yürütüyorsanız böylesi bir bahaneyi her zaman yaratabilirsiniz. Nasıl mı? Açın bilgisayarınızı. (oytrabzon.com) adresine girin. Sonra da “Tayip Erdoğan’ın yemini” yazın ve tıklayın. Karşınıza şu metin çıkacaktır.
“Ben Muhammed Müslüman ümmetindenim. Türkiye dinsiz, laik bir memleket haline gelmiştir. Hayatımı Mustafa Kemal dinsizliğiyle savaşa adayacağıma, Türkiye’yi bir din ve şeriat devleti haline getirmek için mücadele edeceğime, Kemal Paşa zamanında çıkarılan dinsiz kanunların tatbikini önleyeceğime, kısa zamanda ümmet esasına dayanan, şeriat devletinin kurulması için çalışacağıma, dinim, Allahım ve bütün mukaddesatım üzerine yemin ve kasem ederim.”
Bu yeminin sahibini sormaya gerek var mı? Yukarıda ifade edildiği gibi “Tayip Erdoğan’ın yemini” başlığını taşıyor.
Konu hakkında bilgi verilirken de bu yemin metninin Trabzon Tire Askeri arşivinde olduğu da kaydedilmektedir.
“Hayatını Mustafa Kemal dinsizliğiyle savaşa adayacağını” söyleyen birinden Cumhuriyet bayramının kutlanmasının bir sudan bahaneyle yasaklanmasından daha doğal bir şey olabilir mi.
Aslında halkımız yanıtını ellerine Türk bayraklarını alıp sokakları doldurarak verdi ama yine de şimdiye değin yalanlanmayan bu yemin metnini anımsatmak istedik.
Değerlendirmeye kuşkusuz değerli okurlar yapacaktır.