Emperyalizmin en etkili silahı dış yardım

Günümüzün sorusu: Türkiye bu günlere neden ve nasıl geldi?

          Orduya karşı düzenlenen saldırılar!..Hukuka karşı düzenlenen saldırılar…Hukukun üstünlüğünü yok sayan,tutarsız,tutarsız olduğu kadar ihanete varan uygulamalar…Bir Ordu Komutanının terör örgütünün birinci sanığı olarak düzenlenen iddianameler…Bir Başsavcının tutuklanarak hapse atılması,ne ile suçlandıklarını bilmeden aylardır tutuklu bulanan gazeteciler,bilim adamları,emekli ve görev başında bulunan general ve subaylar…vs.vs.

Bunlara başbakan ve bakanların gerçeği yansıtmayan beyanlarını da eklemek gerekmektedir.

 

Mustafa Kemal ne demişti?

              “Bir millet,varlığını ve haklarını  korumak yolunda,bütün gücüyle,bütün görünür ve görünmez güçleriyle ayaklanmış ve karara varmış olmazsa,bir millet,yalnız kendi gücüne dayanarak varlığını ve bağımsızlığını sağlayamazsa,şunun bunun oyuncağı olmaktan kurtulamaz.”

 

Mustafa Kemal yıllar önce uyarmış.

Peki,bizi yönetenler ne yapmış?

Bu soruya yanıt vermek için tarihe bakmamız temel koşul.

 

Öncelikle ikinci paylaşım savaşının hemen ardından  22 Mayıs1947’de “Yunanistan ve Türkiye’ye yardım sağlamak için kanun’u kabul etmişiz.Bu yasayı kabul etmekle siyasal,sosyal ve ekonomik çıkarlarımızı ABD’ye teslim etmişiz özetle.Bilinir,1964 yılında ABD başkanı Jhonson’un İsmet Paşa’ya Kıbrıs sorunuyla ilgili bir mektubu vardı.Jhonson Kıbrıs’ta Rum katliamı yapılırken Türkiye’nin,Kıbrıs’a  silahlı müdahale edemeyeceğini,çünkü silahların ABD tarafından verildiğini,yukarıda söz ettiğimiz anlaşmaya göre ABD silahlarını kullanamayacağımızı bildirmişti.Ve Türkiye Cumhuriyeti hükümeti Rum katliamlarını önlemek için o yıl müdahale edememişti.

Bu anlaşmanın içeriğine kısa bir göz atalım.Anlaşmayı Emperyalizmin ideologları nasıl değerlendiriyorları? Diyorlardı ki;

Uluslar arası şirketlerin ekonomik çıkarları da,ABD’nin Türkiye’de bulundurmasını gerektirir.”

Yani,?Ortadoğu’daki sömürü çarkı için yönetim merkezi olarak Türkiye! Bununla da kalmaz:

Türkiye maden yatakları yönünden zengindir,Bunlardan hiç değilse Krom ABD’nin stratejik amacı için hayati önemi haizdir(M.Emin Değer,CİA,Kontrgerilla ve Türkiye,S.83)

         Yalnız Jhonson’un mektubu ile iş bitmiyordu.Öncesi ve sonrası vardı.Özellikle yardım konusunun belli amaçlarla yapıldığını belirleyen ABD’li üst düzey yetkilileri ve devlet adamı pozisyonundakilerin söylemleri ve alınan karaları vardı.

 

        ABD’nin önde gelen devlet adamlarından McNamara’nın konuyla ilgili 1966 yılındaki söyleminde Diyordu ki;

        ABD’nin güvenliği  dünyanın yarısını kaplayan ulusların güvenliğine ve istikrarına bağlıdır.”

 

        Buradan şunu anlıyoruz.ABD, Ne Türkiye’nin ne de diğer ulusların güvenliği için değil kendi güvenliği için Türkiye dahil diğer ulusları da ileri karakol olarak kullanmayı amaçlıyordu ve bunu özellikle Türkiye üzerinde gerçekleştirmiş bulunuyor.

        Özellikle Ortadoğu ABD   ve öteki emperyalist ülkeler için çok önemlidir.Çünkü Ortadoğu’da petrol vardır.ABD bunu sloganlaştırdı.Diyor ki; “Bir damla petrol,bir damla kan!”

 

         Bakınız  dış yardım konusu ile ilgili olarak Hrry Magdoff  Emperyalizm Çağı  adındaki kitabında ne diyor.

         “İkinci Dünya Savaşı esnasındaki mevcut  ABD Ödünç Verme ve Kiralama Yasası’nın (U.S Lend Lease)’dan elde edilen faydalarla savaş sonrası dış yardım programı,Dışişleri Bakanlığının ve hükümet makamlarının dehasıdır.”

 

         İşte bu deha! Türkiye gibi az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkeleri bu günkü sorunlarla baş başa bırakmıştır.

        ABD yardımının tek boyutlu olduğu kesinlikle düşünülmemelidir.Konuyla ilgili olarak ABD başkanı Ford’dun şu sözleri önemli.

         “Dış yardım yoluyla ilişkili bulunduğumuz ülkelerin iç ve dış sorunlarına karışabiliriz.”

 

         “Karışabiliriz”  değil,hem de öylesine karışıyorlar ki,Obama seçilir seçilmez Türkiye’ye geliyor ve TBMM’sinde yaptığı konuşmada “Ermenistan,Kıbrıs ve Irak’la ilgili sorunları hemen çözün” diye talimat veriyor.Bizim yöneticilerden bu konuyla ilgili tek bir itiraz duyuldu mu? Ben anımsamıyorum.

 

         Dış yardım konusunda bir de Kennedy ee diyordu,ona bakalım.

         “Dış yardım,ABD’nin dünyayı denetleme ve etkileme aracı olan bir yöntemdir.”

         Bu noktada,Türkiye’de Haşhaş ekimi,o yıllardaki Kıbrıs’la ilgili olay ve olguları düşünelim.Görürüz ki,bu olay ve olgular Kennedy’nin istediği yönde gelişmiştir.

    

         Teresa Hayter isimli yazarın “Emperyalizmin Yardımları” adında bir kitabı var.Bu kitaptan da küçük bir alıntı yapalım.

         “Yardım sözcüğünün insancıl anlamı ardında gizlenen,belirli bir siyasanın yeryüzünde egemen kılınması çabası,belirli bir ekonomik sistemin yürürlükte olması gayretidir.Bu amaca ulaşmak için krediler,ülkelerin gerici işgal güçlerini yaşatmak için dağıtılır.Gerekli görüldüğünde iç politikalarına karışılır,hükümet darbeleri düzenlenir ve ne olursa olsun bir sömürü çarkı dönsün istenir..

          Yardım kurumu bir hükümetle anlaşamazsa ve hükümetin politikasından da hoşnut değilse,yardım vermemeğe ve vermekte olduğu yardımı kesmeğe ya da azaltmağa karar verir.”

 

         Her şey izaha gerek duymadan açık ve seçik belli değil mi?

         Türkiye,özellikle 1974 Kıbrıs harekatından sonra bunu yaşamadı mı? Başkan Ford’un az önce aktardığım gibi iç ve dış politikalara karışma ilkesi burada da yineleniyor.

         Dış Yardım konusuyla ilgili çok daha fazla bilgi ve belge sunmak.değerlendirme yapmak olası.Ancak şimdilik önemli saydığım bir iki belgeyi de okurların bilgisine sunmayı gerekli buluyorum.

         Emperyalizmin plan ve projeleri yakın tarih döneminde değil,çok daha önceden belirlenmiş.İşte bir örnek: 1735-1826 yıllarında yaşamış John Adams bakın ne diyor.

         “Bir ulusu fethetmenin ve köleleştirmenin iki yolu vardır.Birisi kılıçla,diğeri borçla.”

         Çağımızda kılıçla fethetmek pahalı iş.Toplumların hoş karşılamayacağı bir iş.Bu gün en geçerli proje borçlandırma projeleri. Bir bilge ne demişti?

         “Borç alan emir alır.”

          Ülkemizde yaşananlar bu belirlemelerin kanıtı değil mi?

 

         Bu çarkın nasıl etkin bir biçimde yürütüldüğünü,en üst düzeyde görev yapmış Amerikalı bir ekonomistten dinleyelim.

 

         John PERKİNS isimli,Chaz T.Main Şirketinin eski şefi olan bu kişi  “BİR EKONOMİK TETİKÇİNİN İTİRAFLARI adındaki kitabında şunları yazıyor.

         “Biz ekonomik tetikçiler,küresel imparatorluğun yaratılmasında  gerçekten sorumlu olanlarız.Farklı şekillerde çalışırız” diyor ve ekliyor:

         “Belki de en sık kullanılanı öncelikle şirketimize uygun kaynakları olan ülkeleri bulur ve gözümüzü üstlerine dikeriz.Petrol gibi.

          Ardından Dünya Bankası ve onun kardeşi başka bir organizasyondan  o ülkeye büyük bir kredi ayarlarız. Fakat para asla gerçekte o ülkeye gitmez.O ülke yerine  o ülkede projeler yapan kendi şirketlerimize gider.Enerji santralleri,sanayi alanları,limanlar.Bizim şirketlere ilaveten,o ülkedeki birkaç zengin insanın kar sağlayacağı şeyler.

         Bunlar toplumun çoğunluğuna yaramaz. Yine de o insanlar,yani bütün ülke bu borcun altına sokulur.

         Bu borcu ödeyemeyecekleri kadar büyüktür ve bu da planın bir parçasıdır,geriye ödeyemeyecekler.

         Ardından,biz ekonomik tetikçiler gidip onlara deriz.’Dinleyin,bize bir sürü borcunuz var.Borcu ödeyemiyorsunuz.O zaman petrolünüzü petrol şirketlerimiz için oldukça ucuza satın.(……) Ülkenizde askeri üs kurmamıza izin verin veya askerlerimizi desteklemek için dünyanın bir yerine asker gönderin (Bizim Afganistan’a asker gönderdiğimizi anımsayın. G.T.) veya bir dahaki BM seçiminde bizimle oy verin.”

        Adı geçen kitapta çok daha ilginç bilgiler var, ancak onlar da gelecek sayılara.

Yayın Tarihi
24.03.2010
Bu makale 15875 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Türkiyenin bütün birimlerine Amerikalı uzmanlar yani AJANLAR yerleşir. MARSHALL Yardımı ile Kurtuluş Savaşı kazanımlarıMIZIN Tasfiyesi .. YeniCagGazetesi.com.tr/a_haberdetay.php?hityaz=6119 ............................................................... 1996 da Eşref BİTLİSi ABD güdümlü Gladyonun katlettiğini Aydınlık dergisine açıklayan General tutuklanmıştır Em.Gen.Veli Küçük 1996 da orduda General olarak görevliyken Org. Eşref BİTLİSi ABDnin öldürttüğünü Aydınlık dergisine açıklamıştı· Org. Eşref BİTLİSin katilleri TANSU ÇiLLERin ÖZEL ÖRGÜTÜnde. Öldürülmesi ABDnin işi. · Org. Eşref Bitlis Özel Harpçi ABD subaylarını karargahtan attı. JUSSMAT Komutanı ve ÇEKİÇ GÜÇ teki subaylar Eşref Paşayı Washingtona iki kez şikayet ettiler. ORG. EŞREF BİTLİS'İ KATLETTİREN GLADYO TAYYİP ERDOĞANI İKTİDARA GETİRDİ 17 Şubat 1993 günü Ortadoğudaki stratejik hedefi önünde engel gördüğü için Org. Eşref BİTLİSi Öldürten SüperNATO 1996 sonbaharında Tayip Erdoğanı BaşBaKan koltuğuna oturtmak için düğmeye bastı. 21 Ekim 1996 tarihli Aydınlık dergisinin kapağında şu başlık var: Abramowitz Tayyipi Erbakanın yerine hazırlıyor Gladyonun Tayip Erdoğanı BaşBaKan koltuğuna oturtma planı ABD kaynaklarında açıkça yayınlandı. 1997 Ocak ayında CIAnın yan kuruluşu Rand Corporationun ABD Hükümetine verdiği raporda Tayip Erdoğana veliaht ve geleceğin başbakanı gözüyle bakılıyor ABD kaynakları Abdullah Gül den de geleceğin dışişleri bakanı olarak söz ediyorlar Geleceğin iktidar formülü de böylece belirmiş oluyor (Cumhuriyet 16 Şubat 1997) Apaçık ortada 1996-1997 yılında ABD kaynakları açıklamış: Tayip Erdoğan-Abdullah Gül ikilisi bir Gladyo operasyonuyla Türkiyenin tepesine oturtulmuştur. Org. Eşref Bitlis'in katledilmesi ve Tayip Erdoğanın iktidar koltuklarına oturtulması ABD'nin aynı Büyük Ortadoğu Stratejisi içinde alt başlıklardır Eşref Bitlis in katledilmesi Gladyo'nun Türkiye tarihinde bir dönüm noktasıdır Bu cinayet NATOnun en güçlü ordularından biri olan Türk Ordusunun SüperNATO kontrolünden çıkmakta olduğunun bütün dünyaya ilanıdır. Türk Ordusu ABDnin stratejik emelleri önünde artık engel oluşturmaya başladığı için Eşref Bitlis Gladyo tarafından öldürtülmüştür. Daha sonra Genelkurmay Başkanı Org. Kıvrıkoğlunu hedef alan suikast girişimleri... www.acikistihbarat.com/Haberler.asp?haber=7345 http://en.wikipedia.org/wiki/2004_Istanbul_summit http://www.bilderberg.org/2007.htm http://en.wikipedia.org/wiki/Istanbul_Cooperation_Initiative www.otuken.net/siyonizm/hainlerin-listesi.html www.mevzuvatan.com/haber/2428-turkiyedeki-amerikan-ustleri-.html Teröristler Yalovadaki SÜPERNATO Kampında Eğitildi www.acikistihbarat.com/Haberler.asp?haber=7180 Org. Eşref BİTLİSin katilleri TANSU ÇiLLERin ÖZEL ÖRGÜTÜnde. ............................... ülkü ve iMaNIMIZ BOL ve Cenab-ı ALLAHın selameti âtifeti ve hayrı üzerinize olsun İSLAM DİNİ İLMİN VE FENNİN IŞIĞINDA TETKİK EDİLDİĞİ ZAMAN EN BÜYÜK DİNDİR ALLAHIN birinci ve YERYÜZÜNÜN EN BÜYÜK İNSANI HAZRET-İ MUHAMMED'DİR Peygamberimiz Efendimiz Hazretleri Cenab-ı Hak tarafından insanlara dini hakikatleri tebliğe memur ve Resul olmuştur Koyduğu esas kanunlar cümlemizce malumdur ki Kuran-ı Azimüssan daki ayetlerdir İnsanlara Feyz vermiş olan dinimiz İslam son dindir Ekmel mükemmel dindir YA RABBİ! SEN TÜRK ORDUSUNU MUZAFFER ET TÜRKLÜĞÜN MÜSLÜMANLIĞIN DÜŞMAN AYAKLARI ALTINDA ESARET ZİNCİRİNDE KALMASINA MÜSAADE ETME MKA

Hasan Demir 01.12.2011

ABD şimdi “Yumuşak Güç”le işgal ediyor

Hasan Erden 15.10.2011

Öğretmen kılığında AJANLAR ve Misyonerler GELECEK ! Mağrip’ten Orta Doğu’ya halkların BOP çerçevesinde ayaklandırıldığı, GüneyDoğumuzun topyekün sivil itaatsizlik eylemlerine geçirilmeye çalışıldığı, AKP iktidarının yeni Anayasa’yı yapacağının açıklandığı ve de *** TÜSİAD’ın*** Türk BAYRAGI Türk DiLi ve de İSTIKLAL Marşına MEYDAN OKUduğu bir süreçte birden gündeme gelen ya da getirilen bu hadise belli ki bir şeylerin habercisidir. Hayır bu karar siyasi iktidara ait değil, tıpkı Kürt açılımı misali EMPERYALIZMIN dayatmasıdır!.. Peki EMPERYALIZMIN böyle bir dayatmadan amacı ne mi olabilir? Birinci boyut CIA, MOSSAD , DGSE-DRM, MI5 ve BND gibi istihbarat örgütleri bu öğretmen hikayesi ile Sürü Sürü AJANını Anadolu’ya yayacaktır. Yayarsa ne mi olur? ........... Hayır bu yazdıklarım ASLA komplo teorisi değildir. İstihbarat realitesini bilen herkes kabul eder ki EN iYi Sızma ve Yönlendirmeler Eğitim kurumları aracılığı ile oluyor! TAMAMI www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=17596 ........................................................... www.ileri2000.org/26/durmus26.htm HACLI YAHUDİ MASON Emperyalizmin Barutsuz Silahı: ***YABANCIlaşTIRma_K*** ............................VE................................... HACLI YAHUDİ MASON Emperyalizmin EN Etkili SiLaHı : KÜLTÜR EMPERYALİZMİ Türkiye gibi geri kalmış ülkeler için en büyük tehlike! Bugün dünyada fiili savaşlar kadar kültürel savaşların yapıldığına da tanık olmaktayız.Özellikle kültür emperyalizmi yoluyla emperyalist ülkeler kendi isteklerini kolay kabul ettirecekleri bir sosyal ve siyasal yapıyı oluşturmak istemektedirler.Böylece o ülkenin kaynakları kolayca kontrol edilmek ve sömürülmek istenmektedir. Bilindiği üzere fiili bir savaşın maliyeti çok yüksektir.Ayrıca fiili bir savaş,saldırıya uğrayan toplumların çoğu zaman işgal kuvvetlerine karşı büyük direnç göstermelerine ve dolayısıyla saldırıya uğrayan toplumlarda savunma hırsı ve bağımsızlık bilincinin dahada artmasına yol açmaktadır.Öyle ki fiili işgale uğrayan toplumlarda bütünleşme ve dayanışma duyguları kabarır.İşte bundan dolayı ki emperyalistler maliyeti yüksek bir fiili savaş yerine elde etmek istedikleri ülkenin toplumunu,maliyeti daha düşük olan kültürel savaş yoluyla sömürgeleştirmek ister. Aslında kültür emperyalizmi bir toplumun beyinlerinin ve kalplerinin ele geçirilmesi ve yönlendirilmesi olayıdır.Böylece o toplum kendiliğinden içten içe çökertilerek teslim alınır. TÜRKİYE de HACLI YAHUDİ MASON KÜLTÜR EMPERYALİZMİ Türkiye'de bugün kültür emperyalizminin savaş alanı içerisinde bulunmaktadır. Topraklarımız üzerinde gizli emelleri olanlar,emellerine ulaşmak için PKK(Kongra-Gel) gibi terör örgütlerini maşa olarak kullanmanın yanı sıra kültürel yoldan da büyük çabalar içerisine girmiş bulunmaktadırlar. Kültür emperyalistleri,alıştırma ve telkin süreciyle o toplumun kültürel hayatını yıpratmaya çalışır. Alıştırma sürecinde üstü kapalı olarak ve dolaylı yollardan milli ve kültürel değerler yıpratılır.Dil,kültür ve tarih üzerinde bir takım saptırmalar yaptırılmaya çalışılır. GÜNCEL OLARAK ÖRNEK VERECEK OLURSAK... Dildeki SAPTIRMA_K çabaları... -AB yolunda Bölgesel dillerde yayının serbest bırakılması. Kültürdeki SAPTIRMA_K çabaları... -AB nin Türkiye ye Bizans ın torunları diye dengesizce saldırır bir ithamda bulunması. -Türk gençliğini tarihte eşi benzeri görülmeyen OGUZ Osmanlı İmparatorluğundan soğutma çabası kapsamında yabancı yazarlar tarafından yazılan saçma ve uydurma romanlar... Telkin sürecinde ise arcısız ve açıktan milli kültür yıpratılır ve tahrip edilerek ortadan kaldırılmaya çalışılır.Şunu açıkça belirtelim ki kültürde sömürgeleşme gerçekleşmeden,ekonomik sömürgeleşme gerçekleşmez. HACLI YAHUDİ MASON KÜLTÜR EMPERYALİSTLERİ AMAÇLARINA ULAŞMAK İÇİN SÖMÜRMEK İSTEDİĞİ TOPLUMLARDA... - Fikir ve inanç farklılıklarını körükleyerek,onlarda ayrılıklara yol açarlar;bir biçimde toplumda birlik ve düzen fikrinin ortadan kalkmasına çalışırlar. - Toplumun geri kalmışlık nedenleri abartılır.Bu geri kalmışlığın nedenleri o toplumun sahip olduğu değerlerden kaynaklandığı yolunda fikirler üretilir. - O toplumun sahip olduğu kültür ve medeniyet,kötülüklerin kaynağı kan ve şiddet olarak lansedilir.Sunulan değerler ise kurtarıcı reçeteler olarak gösterilir. - Herşeyi hoş görme bağlamında bir politika izlettirilir.Hatta toplumu genel menfaatlerini ilgilendiren konularda bile hoşgörüyle yaklaşma gereğinden bahsederler.(AB yolunda verilen tavizler ve halkın sessizliği...Basit bir örnek 30bin kişinin katili APO nun idam kaldırılarak kurtarılması. Ve halktaki umursamazlık,sessizlik) - Halka bencillik aşılanır. Halk sadece cebini düşünür hale getirilir. - Ülkenin temeli olan gençler aşırı eğlence,uyuşturucu madde ve diğer boş işlere yönlendirilir.Milli değerleri umursamaz hale getirilir.Gençlere yabancı hayranlığı aşılanır. * * * TÜSİAD * * * www.mevzuvatan.com/haber/3544-tusiad-sanayiciligini-bil-haddini-asma.html www.mevzuvatan.com/haber/3565-turk-milletinden-ishak-alaton-a-acik-mektup.html www.mevzuvatan.com/yazar/3520-tusiad-hainler-kulubudur.html www.mevzubahisvatan.com/haber/3532-mossad-ve-barzani.html www.mevzuvatan.com/haber/3738-prof-dr-anil-cecen-bogaz39daki-asiret.html

Sabahattin ÖNKİBAR 11.10.2011

İŞGALLER BORÇLANMAYLA BAŞLAR Bir ülkenin işgali, borçlanmakla başlar! Devletler, işgal etmek istedikleri ülkelere öncelikle borç verirler. Sonra da buruklarını sıralarlar. Onun için atalarımız; “Borç alan buyruk alır” demişler… Buruklarını da gerekirse zor kullanarak yerine getirirler. Verilen borçlarla, buyruklarla, vurulan kamçılarla, dize gelen ülkelerde önce köle olur, sonra da işgal edilirler. 2. Dünya savaşından sonra sıcak savaşların külfetinden kurtulmak için yeni metot geliştiren sömürgeci güçler, borç para ve faiz politikalarıyla zayıf ülkeleri boyunduruğu altına almışlar, kanunlarını nizamlarını kendi arzularına göre ayarlatmışlar, neticede de silahlı yada silahsız işgaller gerçekleşmiştir. Geçmişte yıkılan devletler, borç batağından kurtulamadığı için yıkılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin borç yüküne baktığımız zaman hala ayakta kalması, yıkılmaması, “Allah’ın bir mucizesi” demek, doğru olsa gerektir. AB, ABD ve IMF politikalarıyla alınan borçlar ve çıkarılan kanunlar sayesinde adeta işgalin eşiğine geldiğimizi söylersek abartmış olmayız. Satılmayan; yer altı, yer üstü kaynaklarımız, kâr eden kamu kuruluşumuz kalmamıştır. Neredeyse elimizde hiçbir şeyimiz kalmamış, geri kalanlar da satış için sırada beklemektedir. Hükümet IMF ile anlaşmaya gerek kalmadığını açıklıyor, IMF den borç alacağımıza kendi imkanlarımızı kullanır, birkaç şey daha satarız (özelleştiririz) diyorlar… Bakınız değerli dostlar; ister İMF den borç alınsın, ister özelleştirmek adına bir şeyler satılsın, hepsi aynı kapıya çıkar. Biri ecnebiden faizli borç almak, biri ecnebiye satmak. İkisinin de sonu aynıdır… İflas ve sonunda işgaldir! Bu yolu takip etmeye çalışan hükümete, Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş; “mirasyedi” terimini kullanmaktadır. Gerçekten de öyle değil mi? Ülkemizin ve topraklarımızın ne zorluklarla alındığının bilincinde olan hiçbir Allah’ın kulu, bir karış toprağı, bir tane kurum yada işletmeyi yaban ellere satar mı? Bu politikalara evet diyebilir miydi? Elbette satamaz ve diyemez, ama maalesef mantık, “mirasyedi” mantığı olursa sonuç böyle olur… Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’ın,“Milli Ekonomi Modeli” ve “Sosyal Devlet Milli Devlet” projeleriyle, geçmişine sahip çıkan, geleceğe güvenle bakan, gece gündüz demeden çalışan bir nesil yetiştirmek için gayret etmesi işte bundadır. Tedbir alınmaz, borçlar ödenmez, yanlış politikalardan vaz geçilmezse, ecdadın bıraktığı her şey biter yok olur, hep birlikte helak oluruz. Son söz yine atalarımızdan olsun; “Baba malı tez tükenir, evlat gerek kazana” www.giresunpostasi.net/artikel.php?artikel_id=651 Karadenizden Akdenize selamlar

Uğur Kepekçi 12.09.2011

Emperyalizm ve sömürü üstüne... Hesabı bellidir emperyalizmin, Sömürü üstüne planları var. Yurdunu sevene baskısı müzmin*, Kendi kucağında gülenleri var. İşte Irak, İran, işte Türkiye, İşte Afganistan, işte Suriye; Kim razı değilse bu sömürüye, Onları defterden silenleri var. Vatanı satmayan astırılıyor, Haklı direnişler bastırılıyor. Gerçeği haykıran susturuluyor, Yiğidi çökerten yalanları var. Herşeyi kapsıyor zalim sömürü; Toprağı, madeni, soyu, kültürü. Ülkeleri çiftlik, insanı sürü, Bilinçleri tutsak kılanları var. Emperyalist vaadiyle avunan, Oldu şimdi ‘eyvah’ diye dövünen. Sömürgenin çıkarını savunan, Aptalca kul, köle olanları var. Sömürü hainle buluyor vücut, Yeter ki halkını seveni ocut*, İhanette her tür haşerat mevcut, Akrebi, sülüğü, yılanları var. Nevzat olmadı hiç düşmanı öven, Düşmanı övene duymadı güven. Dönmüyor yolundan yurdunu seven, Gazi olanları, ölenleri var. Halk Ozanı Karamanlı Nevzat * Müzmin: Süreğen, kalıcı. * Ocutmak: Korkutmak, yıldırmak.

Nevzat Dağlı 03.05.2010

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!