Aşure ayının ve gününün; manevi, sosyal ve maddi olmak üzere üç önemli boyutu bulunmaktadır.
Hicri senenin ilk ayı olan Muharrem ayının 10. günü Aşure günüdür.
İslam inancına göre, Muharrem ayı bereket, ihsan ve keremin bollaştığı bir aydır.
Aşure gününün diğer günler içinde daha bereketli bir konumu bulunmaktadır.
Aşure, geleneksel mutfak kültürümüzün en önemli yemeklerindendir.
Aşurenin ortaya çıkışı, Hz. Nuh a.s. gemisinin karaya oturması sonrası elde kalan erzakların birleştirilmesi ile elde edilen bir yemek olduğu rivayet edilir.
Farklı özellikte ürünleri birleştirerek muhteşem bir tat ve lezzet elde edilmiştir.
Bu ayda üretilen aşureler, komşular, akrabalar, tanıdık tanımadık herkes ile paylaşılır.
Böylece kardeşliğin, sevginin, sosyal dayanışma ve komşuluk ilişkilerinin güzel örnekleri yaşanır.
Yurt dışında yaşayan bir vatandaşımızın, çevresindeki komşularına hazırlamış olduğu aşureleri paylaşması sırasında komşuları;
fiyatının ne kadar olduğunu sorarlar, parasız olduğunu duyunca, karşılığında onlardan beklentilerini sorarlar.
Vatandaşımız da beklenti bulunmadığını, bizim kültürümüzde her yıl bu paylaşımın yapıldığını ifade eder. Böylece kültürümüzün tanıtımına da vesile olmuştur.
İslam inancına göre Aşure gününün Allah katında ayrı bir yeri vardır.
Muharrem ayı ve Aşure günü, Ehli kitap olan Hıristiyan ve Yahudiler tarafından da mukaddes sayılır.
Bu ay ve günde Müslümanlarca oruçlar tutulur ve benzeri nafile ibadetler yapılır.
Bu günde Allah, on peygamberine on değişik ikramda bulunmuş ve kutsiyetini artırmıştır.
Aşure günü, ihsan ve ikramlar şöyle belirtilmektedir:
1. Hz. Musa a.s Firavunun zulmünden kurtarılması.
2. Hz. Nuh a.s. gemisinin Cudi dağına oturması.
3. Hz. Yunus a.s. balığın karnından kurtulması.
4. Hz. Adem a.s. tövbesinin kabul edilmesi.
5. Hz. Yusuf a.s. kuyudan çıkarılması.
6. Hz. İsa a.s. o gün dünyaya gelmiş ve o gün semaya yükseltilmiştir.
7. Hz. Davut a.s. tövbesi o gün kabul edilmiştir.
8. Hz. İbrahim a.s. oğlu Hz. İsmail o gün doğmuştur.
9. Hz. Yakup a.s. kapanan gözleri o gün görmeye başlamıştır.
10. Hz. Eyüp a.s. hastalığından o gün şifaya kavuşmuştur.
Bu gün kainatın yaratıldığı gündür.
Bu gün Kerbela, bu gün Hz. Hüseyin’in şehit edildiği gün.
Aşure gününün maneviyatında Kerbela karanlığının hüznü de görülmektedir.
Bu gün Hz. İmam Hüseyin 55 yaşında Sinan bin Enes isimli bir hain tarafından Kerbela da hunharca şehit edilmiştir.
Bu ciğerleri yakan olay Hz. Hüseyin’i Cennet gençlerinin efendisi olma şanına yüceltmiştir.
Şehitler mükafatını almış; en yüce mertebelere ulaşmıştır.
Yüce Allahın da zalimlere hak ettikleri cezayı en adil bir şekilde vereceğinden şüphemiz yoktur. Her mümin bu olaya çok üzülür.
Yeryüzünde meydana gelen bütün bu olaylar ezeli takdirin bir hükmü olarak kabul edilmektedir.
Sözün Özü:
Allah’ın affı, sevgisi, merhameti her daim üzerimizde olsun.