CESUR KALEM

Türkiye Yüzyılı ve TOGG

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye Yüzyılı” gösterimini miting havasında sundu. Yanında MHP genel başkanı Devlet Bahçeli, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve BBP Genel Başkanı Mustafa Destici vardı. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın dua ettirdiği bölümde, Doğu Perinçek’in dua etme biçimi sosyal medyanın ana konularından birini oluşturdu.

Ülkücülerin üzerinde kanı olan bir örgütün Maocu lideri, eski PKK sevici, Doğu Perinçek ile Devlet Bahçeli kuzu sarması… 1979 yılında Zeytinburnu’nda Aydınlıkçılar tarafından katledilen, ağabeyim kadar sevdiğim komiser Ali Yaşar Günaydın’ın ve diğer ülkücü şehitlerin kemikleri sızladı.

Ne diyor, rahmetli Abdürrahim Karakoç?

"Beden ölür, çürür, cana bakın siz.

Kim kiminle yürür, ona bakın siz.

Bırakın dönsün dönme dolaplar.

Haktan hakikatten yana bakın siz."

Nereden nereye… Kim kiminle yürüyor?  Kimin eli kimin cebinde belli değil. Hak ve hakikat Doğu Perinçek ile yol yürümekse, yolunuz açık olsun!

Bu gösterimin, önümüzdeki seçimler için hazırlandığı hemen anlaşılıyor. Bunu öngören muhalefet liderleri ve daha önce kendilerine kısıtlama getirilen muhalif gazeteciler, “düğün değil, bayram değil, eniştem beni niye öptü?” diye düşünerek toplantıya katılmadı.

AK Parti tabanının ayrışmaması ve motive edilmesi için teknolojinin tüm imkânları kullanılmış olan bu gösterimde seçim stratejisinin ana unsurlarının da yavaş yavaş ortaya çıktığı anlaşılıyor. Birincisi, AK Parti tabanının başka partilere kaymasını önlemek… İkincisi, AK Partiden uzaklaşan Merkez sağ seçmeni yeniden kazanmak… Sansür Yasası’nın ardından pek de inandırıcı olmayan, “daha fazla özgürlük” vaatleri…

Yirmi yıldır ezici bir çoğunlukla iktidar olanlar hâlâ “bu sıkıntıların üstesinden biz geliriz, krizi biz çözeriz, bizden başkası yapamaz” diye iddia ediyorlar. Neden yapmadınız, elinizden tutan mı var, neyi bekliyorsunuz? İşin aslına bakarsanız, yaşanan sıkıntıların, problemlerin, krizlerin müsebbibi tek adam sistemi olan “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’dir.” Zira yasama yargı ve yürütmenin tek elde toplanması istibdat rejimine davetiye çıkarmaktır.

Hani bu sistemle döviz düşecek, ekonomi rahatlayacak, Türkiye şahlanacaktı? Hiçbirisi olmadı! Şimdi hedef 2053… Ondan sonra 2073… Anlaşılan o ki millete; “Uyu, uyu, yat uyu” deniyor. Tabi bunun bir de ninnisi var: “Uyusun da büyüsün ninni, tıpış tıpış yürüsün ninni.”

Demem o ki; İktidar ileri tarihli hedefler koyarak hayalleri ve umutları sürekli öteliyor. 2023 hedefleri açıklanırken “Mali disiplin… Fiyat istikrarı… “kurumların fonksiyonel bağımsızlığı” vurgulanıyordu. Lakin söylemden öteye gidemedi.

2023’e geldik ama ne mali disiplin var ne de fiyat istikrarı… Fiyatlar patladı, vatandaşın geçim derdi diğer sorunların önüne geçti. Kurumların fonksiyonel bağımsızlığı ise hiç kalmadı. Herkes imza atmak için bir yerlerden talimat bekliyor. Kamu yönetimi tıkandı, fonksiyonel çalışmıyor.

İşlerin işlerlik kazanabilmesi için rasyonel bir yol haritası gereklidir. Sahi, iktidarın yol haritasının ne olduğunu bilen var mı? Sürekli hedef koy! Nasıl olsa gerçekleşmiyor. Zira bu hedefleri gerçekleştirecek kurumlar yıprandı. Kaliteli bürokratlar öpüldü! Eş, dost, yandaşlar liyakatli olmadığı halde önemli ve hassas makamlara getirildi. 3-5 yerden maaş alan ballı bürokratları saymıyorum bile.  Hani  “10 Büyük Ekonomi ”ye girecektik? “Türkiye Yüzyılı” metninde kaynak yaratma ve kaynakları rasyonel kullanma geçmiyor. “Kanal İstanbul Projesi” yapılacak denildi ama nasıl, hangi parayla? Yıllık gelirimiz 9 bin dolara düştü.  “Kanal İstanbul” ya da “olmayan başörtüsü sorunu” benim yıllık gelirimi 25.000 dolara çıkaracak mı?

Toplumun ekseriyeti başörtüsü ile ilgili bir sorunun olmadığını biliyor ve görüyor. “Genişletin özgürlük alanlarını, bu konuda gündemden düşsün” diyenlerin sayısı giderek çoğalıyor. İktidar, başörtüsünü anayasa konusu yaparak, halkın gerçek gündemini gözlerden kaçırıyor. Hukukçular bunun “suiistimalci anayasa değişikliği” olduğunu ifade ediyor.

CHP, başörtüsü ve türbana karşı mı? Geçmişte bu konuda yaptığı hatalardan özür dileyen ve helalleşme adı altında bütün sosyal kesimlere, bu arada milliyetçi ve muhafazakârlara açılma çabası içerisinde olan CHP; neden bir başkasının özgürlüğünü kısıtlasın?

Cumhurbaşkanı Erdoğan 15 Ocak 202’de şöyle diyordu: “Ekonomi ve hukuk alanındaki reform gündemimizle ilgili yoğun bir hazırlık dönemini geride bıraktık. Yakında bu reformları kamuoyu ile paylaşacağız...” Hani? Üstelik var olanlarda gitti. Özgürlük alanımız daraldı. Yargı bağımsızlığından söz eden yok. İnsan, kendi öz yurdunda nefes alamıyor.

Ekonomide en büyük ihtiyacımız sermayedir.  Hukuk ve demokrasi olmadan bu ülkeye güven duyulmaz. Güven duyulmayan bir ülkeye de sermaye gelmez, yatırım yapılmaz. Bun görmeyen iktidar Nebati’nin ekonomiyi küçülten ‘HETERODOKS’ politikalarına devam ediyor!

Yerli ve milli olduğu açıklanan, ama gerçekte yerlilik oranının oldukça düşük olduğunu bildiğimiz TOGG pistten indi. Ve yakında yollara çıkacağı açıklandı. Böyle bir girişimin eleştirilmesi doğru değildir. Emeği geçenleri, hayal edenleri ve gerçekleştirme iradesi ortaya koyanları kutlamak ve takdir etmek gerekir.

Lakin buraya bir şerh koymakta da fayda var. Umarım diğer vaatler gibi boş ve İLLÜZYON gösterisi değildir. Bu ekonomik sıkıntıda yöneticilerimizin de yerli ve milli arabamız TOGG'u kullanmasını bekliyoruz!

Birçok AB ülkesinin lideri kendi markasını kullanıyor. Haydi, milletin kesesinden pahalı araçlara binmeye paydos! TOGG geldi. Bir de yerli ve milli olan bir otomobil markasının vergisi de küçük oranda olacağından, bazı modellerinin ucuz olması ve dar gelirlerinin ve asgari ücretlilerinin de kolay edinebilmesi gerekir. Fiyatı 850.000-1.100.000 arasında olacağı varsayılan TOGG, kimlerin hayallerini süsleyecek? Dar gelirli hangi imkânlarda edinecek? Bu konu izaha muhtaçtır.

“Açılışı yapanlar Mercedeslere binip gittiler, alkışlayanlar ise belediye otobüsü ile evlerinin yolunu tuttular.” Böyle bir tablo, sosyal hukuk devleti ile bağdaşmaz. 

Yayın Tarihi
06.11.2022
Bu makale 930 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Düşüncelerinize harfiyen katılıyorum. Bilginizi ve derin düşüncelerinizin çok beğeniyorum. Çok çok teşekkür ederiz

Cihangir Göğem 13.11.2022

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!