Romanya Uluslararası Film Festivali (TİFF)

 

 

Değerli okurlarım Romanya’nın Cluj-Napoca şehrinde bulunan Ziraat ve Veteriner üniversitesi ekonomi ve işletme bölümünden bir haftalık  davet aldım. Bu davetin asıl amacı bu bölümde bulunan turizm işletmeciliği öğrencileri ile öğretim elemanlarına Türkiye Turizmi ve Uluslar arası Turizm Hareketlerinin gelişimiyle ilgili  bir dizi dersler vermekti.

 

4-11 Haziran 2011 tarihleri arasında gerçekleşen bu seyahatimde doğal olarak boş zamanlarımda da çevre illeri ve turistik çekiciliğe sahip yerleri gezmek ve görmek oldu. Cluj-Napoca Transilvanya bölgesinin en büyük şehri konumundadır. 350 bin nüfuslu bu şehirde altı tane devlet ve dört  tane de özel üniversite bulunmaktadır. Aldığım bilgilere göre şehrin ekonomik hayatının ağırlıklı olarak tarıma, hayvancılığa dayandığı ancak üniversite şehri olmasının yarattığı ekonomik ve sosyal farklılığın da bulunduğudur.

 

Şehrin tarihi paleolothic ve neolitic dönemlere kadar uzanmaktadır. Cluj, Romen halkı yanında Macar ve Alman halklarına da tarih boyunca ev sahipliği yapmış bir kenttir. Azımsanamayacak kadar tarihi, kültürel ve doğal turistik değerleri vardır. Milli tiyatro ve opera binası, Macar tiyatro ve opera binası, Sanat,etnografya ve Transilvanya tarih müzeleri, botanik bahçesi, Ortodoks kilisesi, diğer Hıristiyan kiliseleri ve merkez parkı gibi turistik çekicilikleri bulunmaktadır.

 

Şehre çok yakın dağlık bölgede inşa edilmiş üç adet baraj ve baraj gölü doğal günübirlik yaşam alanları olmuştur. İnsanlar bu dağların en yüksek zirvesinde mevcut bulunan kayak merkezine(1826 m.) kış sporları için gitmenin yanında yazın da yayla turizmi kapsamında dağ kürü yapmakta ve günübirlik yürüyüşlere katılmaktadır.

 

 

Yakın çevresindeki tarihi şatoları ve doğal güzellikleri görmek yanında benim asıl hayran olduğum ve vurgulamak istediğim konu tuz müzesi ile uluslar arası film festivalidir. Şehre yarım saatlik mesafede Salina Turda diye adlandırılan tuz müzesine gittim. Tuz madeni büyük bir tepenin altını tamamen kaplamış bulunmaktadır. Transilvanya bölgesinin en büyük tuz madenidir.Uzun yıllar bölge ve ülke tuz ihtiyacını buradan karşılamıştır. Ancak, bugün muhteşem bir görüntü ve organizasyonla bu bölge turistik amaçla hizmet vermektedir.  Yer yüzeyinden  80 metre yerin altına inebiliyorsunuz. Maden ocağının en dibinde tuzlu su gölü bulunmakta ve şişme botlarla üzerinde gezilmektedir. Ayrıca, yüzeye yakın tüneller tamamen tuz tünelleri olup sertleşmiş bulunmaktadır. Elinizle dokunduğunuzda ve yaladığınızda tamamen tuz olduğunu görmektesiniz. Derinliğe inebilmek için iki adet asansör bulunmaktadır. Ayrıca kendine güvenenler ise merdivenleri de kullanabilmektedir. Derinlikte özellikle çocukların vakit geçirebilmelerini sağlamak amacıyla oyun parkları, voleybol sahası, basket sahası ve kaydıraklar bulunmaktadır. Mükemmel bir ışıklandırma sistemiyle kendinizi o atmosfer içinde farklı bir dünyada hissediyorsunuz.  Görmek gerekiyor.

 

Bulunduğum günler içinde denk gelen ve 3-12 Haziran 2011 tarihleri arasında organize edilen Transilvanya Uluslar arası Film Festivalini izleme olanağını buldum.  Bazı filimleri de izledim. Kendi kendime acaba son yıllarda büyük atılım gösteren Türk filmlerinden herhangi biri var mıdır diye de düşündüm. Düşündüğüm doğru çıktı. Aslında bu film tek başına bir Türk yapımı değildi. Kadir Balcı adında bir Türk yapımcı Belçikalı ortağıyla bu filmi yapmışlar ve de bu festivale katılmışlar.  Konu kısaca Belçika’da yaşayan bir Türk genci, onun ailesi ve bu gencin aşık olduğu bir Belçika’lı kızla arkadaşlığı, onunla evlenmek istemesi ve kültürel çatışmalar üzerine kurgulanmıştır.

 

Transilvanya uluslar arası film festivalini hem organizasyon hem de insanların katılımı anlamında başarılı bulduğumu söyleyebilirim. Bu tür festivallere hem katılma hem de organizasyon becerileri anlamında bilgilenme amacıyla katılmamızda yarar bulunduğu kanısındayım. Halkın ücretsiz yararlanmasını sağlamak amacıyla şehir meydanındaki geniş alanda dev bir şişme ekran ve onun karşısında sıralanmış bin adet plastik sandalyeye oturmuş izleyiciler ve ayakta izleyenler. Tabii bunun dışında 13 ayrı sinema salonu ve özel ayrılmış mekanlarda da  beş lira karşılığı izleyenler bulunmaktadır. Yüzlerce gönüllü gençlerin çalıştırıldığı bu organizasyonda her filmin başında salona girerken sizlere filmle ilgili düşüncelerinizi almak için elinize beş ayrı seçenekle filmi değerlendirme anket formu veriyorlar ve çıkışta da alıyorlar.

 

Sağlıklı tatiller dileklerimle….

 

 

Yayın Tarihi
23.07.2011
Bu makale 11967 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!