Değerli okurlarım, Adriyatik denizinin tam kuzey ucunda Hırvatistan’ın en önemli liman şehirlerinden biri olan Rijeka (Riyeka okunur) şehrine on kilometre yakında kurulmuş bulunan en önemli turistik kent olan Opatija’dan (Opatya okunur) yazıyorum.
Hırvatistan, 5 milyon nüfuslu turistik değerleriyle ve özellikle dağılan Yugoslavya toprakları içinde kanımca en önemli konuma sahip bir ülke durumundadır. Bunu söylerken Atlasa bakmakta fayda olacağı görüşündeyim. Kuzey güney doğrultusunda Adriyatik denizinde bulunan irili, ufaklı yüzlerce ada bu ülkenin sınırları içinde bulunmaktadır. Kurvaziyer turizmde önemli bir potansiyele sahiptir. Başkenti Zagrep olan Hırvatıstan’ın en önemli şehirleri arasında Rijeka, Novi Vıdonolski, Crikvenica ve Dubrovnik sayılabilir.
2007 yılı itibariyle Hırvatistan 8.7 milyon turist ağırlamıştır. Bu rakam bize ülkede turizmin en önemli sektörlerden biri olduğunu göstermektedir. Zaten bu önemi her yerde görmekteyiz. Örneğin, turizmde konum yeri itibariyle şanslı bir ülkedir. Etrafındaki ülkelere baktığımızda bunların özellikle İtalya, Almanya, Avusturya, Yunanistan, Slovenya, Bosna-Hersek, Arnavutluk, Sırbistan ve Montenegronun çok yakın olması ulaşım sorununu minimum düzeye indirmektedir. Nüfusun % 30.6 sı yani 1.6 milyon insan turizm sektöründe çalışmaktadır. Turist profili açısından sonuca baktığımızda ağırlıklı olarak Fransız, Alman, İtalyan, İngiliz ve Avusturya’lıları sıralayabiliriz.
Rijeka 250 bin nüfuslu, ağırlık olarak ekonomisi gemi inşa ve gemicilik sanayisine dayanmaktadır. Bunun yanında özellikle çevresinde turistik değerleri öne çıkmış Opatija gibi yerleşim yerleri bulunmaktadır. Hem deniz turizmi, hem de kış turizmi ön planda olup diğer turizm çeşitleri de ürün olarak sunulmaktadır.
Opatija şehrinde bulunmamın esas nedeni burada bulunan ve 1960 yılından beri turizm sektörüne insan yetiştiren turizm ve otel işletmeciliği fakültesinin her iki yılda bir gerçekleştirdiği ve geleneksel hale getirdikleri, bu yıl da ondokuzuncusunu gerçekleştirdikleri uluslar arası turizm kongresidir.
Bu yılkı kongrenin ana teması “turizm ve ağırlama hizmet endüstrisinde yeni eğilimler” olmuştur. Kongreye doktora öğrencimle hazırlamış olduğumuz bir bildiri ile katıldık. 18 ülkeden katılımcıların oluşturduğu kongrede iki gün boyunca paralel oturumlar halinde 130 bildiri sunulmuştur.
Opatija şehri, en yakın olasılıkla hem başkent Zagrep hem de Rijeka şehrinin sayfiye kenti olarak değerlendirilmiştir. Ancak, tarihine baktığımızda 1884 yılında ilk birinci sınıf otel açılarak turizmden pay almaya başlamıştır. Şehrin nüfusu 25 bin civarında olup, alt yapısını tamamlamış, denizin temizliği ve özellikle kıyıya paralel tarihi yapıların bazılarının otele dönüştürülmüş olması, bazılarının tarihi villa kimliğini korumuş olması ve de yeşil dokusuyla büyüleyici bir atmosfer oluşturmaktadır. Aşağıdaki resimler fikir vermesi anlamında yazıya eklenmiştir.
Şehir tüm yıl turizm yapmaktadır. Bugünlerde bile üçüncü yaş turizm ağırlıklı olarak daha çok Avusturya ve Alman turistleri ağırlamaktadır. 2007 yılı turist girişlerine baktığımızda toplamda 230 bin yabancı ve 77 bin yerli turist ağırlamıştır. Yabancı turistlerin dağılımına baktığımızda ise 38 bin kişi ile İtalyanlar birinci sırada, ikinci sırada 34 bin kişi ile Avusturyalılar, üçüncü sırada 27 bin kişi ile Almanlar, dördüncü sırada 13 bin kişi ile Slovenyalılar ve beşinci sırada ise 11 bin kişi ile Amerikalılar ve altıncı sırada ise 11 bin kişi ile Fransızlar gelmektedir. Bunları diğer yakın komşu ülkeler takip ederken 325 kişi de Türkiye’den gelmiştir.
Opatija’ya belediyecilik anlamında bakıldığında şehrin tarihi, kültürel ve doğal dokusu korunmuş ve iklim özellikleri göz önünde bulundurularak yaşaması mümkün olan bazı tropikal bitkiler yetiştirilmiştir. Şehir, kıyıya paralel olarak yerleşmiş olmakla birlikte, yamaçlara doğru göze batmayacak ve genel dokuyu bozmayacak yerleşimler bulunmakla birlikte , yamaçlar daha çok bitki örtüsü ile kaplanmıştır. Tarihi dönemlerde çoğu krallar ve asilzadeler şehirde tatillerini geçirmişlerdir. Bugün için Opatija yıl içinde festival, karnaval, konser, sportif faaliyetler, casinolar ve yaz sezonundaki açık hava tiyatrolarıyla önemli bir eğlence şehri özelliği kazanmıştır.
Bir başka yazıda görüşmek üzere…..
Prof.Dr.Ahmet Aktaş
Alanya İşletme Fakültesi Dekanı