Cheesecake Lezzeti Sizlerin, Başarısı İkiz Kardeşlerin…

İnsanoğlu sütün peynire dönüşmesi serüveninde büyük bir yol katetmiş. Önce sütçü hayvanları ehilleştirerek hayvan sütü ile tanışmış. Sonra sofralarımızı süsleyen ve her parçası, damaklarımızı hayal dünyasına taşıma gücüne sahip olan, fantezi lezzetlerle buluşmuş. Bizler her geçen gün yeni lezzetler keşfetmeye çalışırken bir de geriye dönüp bakıyoruz ki, günümüzde de çok severek yediğimiz muhteşem tatlar, meğerse bin yıllardır bizi arkamızdan kovalıyormuş. O tatlardan biri de Cheesecake. Orijinal haliyle her dünya vatandaşının da evine giren bu lezzet, zamanla elbise değiştirerek daha da sevimli bir hal almış. Peynirli kekler, büyük şehirlerde bulunan nadide mekanların mankenleri haline gelmiş ve masaların değişik soslu, ekşili, tuzlu, tatlı şeker, cici kızları oluvermişler...

Cheesecake’in Tarihi Hakkında Genel Bilgi

Cheesecake’kin (Peynirli Kek) yeni bir lezzet olunduğu bilinse de aslında tarihi M. Ö. 700’ lü yıllara Antik Yunan zamanına, çok eksilere dayanıyor. Roma’ lılar Yunanistan’ı fethettikten sonra cheesecake tarifini de sahiplenmişler, hatta içeriğini ve ismini de değiştirmişler. Bu lezzetli tarif Roma’ dan bütün Avrupa’ ya oradan da hızlı bir şekilde Amerika kıtasına yayılmış. Cheesecake Amerika ve Fransa’ da mandıracılığın da gelişimi ile beraber, pastorize, eritilmiş peynir yapıldıktan sonra değişik soslarla, taze meyvelerle de buluşunca, zengin bir lezzet ortaya çıkmış ve dünya tatlı mönülerinin prensesi olmuş. Fakat her ülkenin kendine has cheesecake tarifi vardır. Tek değişmeyen malzeme peynirdir. Peynirler de çeşidine göre değişiyor.

Mesela İtalya’ da cheesecake yapımında ricotta peyniri, Amerika’ da Philadelphia krem peyniri, Almanya’ da guark peyniri, Türkiye’ de genellikle labne krem peyniri kullanılır.

Yunanistan’ da İlk Yapılan Orijinal Cheesecake Tarifi

(peynirli kekin ilk çıkış tarifi)

Malzemeler: Sert ve yağlı peynir, bal, buğday unu.

Yapılışı: Önce peynir ezilir, diğer malzemeler karıştırılır. Karışım bir az ısıtılır sonra soğutulur ve servise sunulur. Aslında ne kadar basit bir tarif, basit olmasına rağmen şu anda bu kadar lezzetli cheesecake’ ler yemeği bu tarife borçluyuz…

ANTALYA’ DA CHEESECAKE LEZZETİNİN TEK ADRESİ

Günümüzde cheesecake yemenin en önemli adresi New York (İtalya, Fransa, Almanya aynı zamanda İstanbul’ da yapılan cheesecake’lerin hakkını da vermek lazım) olduğu biliniyor, ancak Onur ve Orçun Kuru kardeşler bu ezberi bozmayı başarmışlar.  Antalya’ da açtıkları The Cheesecake LOUNGE bistro’ da, New York cheesecake rüzgarını peşlerinden sürükleyerek farklı cheesecake lezzetlerini yaratmışlar. Sadece cheesecake’ lerle kalmayıp, başta İtalya ve Meksika olmak üzere füzyon mutfağın lezzetleriyle de Antalya’ lıları buluşturmuşlar.

Sizlere az da olsa bu girişimci, genç kardeşlerden bahsetmek istiyorum.

Antalya da kolej eğitimlerini tamamladıktan sonra Londra da University of Luton Grafik tasarım ve reklamcılık eğitimi almakla yetinmeyip, baba mesleğinden de etkilenerek Miami’de Florida International University’ de Otelcilik Yönetimi okumuşlar. Miami’de iş hayatına atıldıktan sonra Mısır’ ın gizemli havasını da teneffüs etmekten yoksun kalmayıp sonunda kendi vatanları Akdeniz’ in incisi Antalya’ ya dönmüşler. İyi ki de dönmüşler ve bizleri The Cheesecake LOUNGE bistro’ yla buluşturmuşlar. Hedefleri ileride, The Cheesecake LOUNGE ismini büyük marka yapmak ve zincir haline getirmek. Kendilerine şimdiden başarılar dilerim…

Bu arada ikiz kardeşler çocukluk yaşlarından itibaren sporla da daha çok futbolla yakından ilgilenmişler. Sporcu kimliği taşıdıklarından olsa gerek, dünyanın birçok ülkesini gezerek eğitimler almış ve paranın satın alamayacağı tek şey olan tecrübe ile kendilerini donatmışlar. Günümüzün gıda sektöründe sizin gibi akıl küpü olan, umut vadeden gençlere, tecrübeli ve yaratıcı girişimci işletmecilere Türkiye’ nin büyük ihtiyacı var…

“THE CHEESECAKE LOUNGE” BİSTRO KONSEPTİ

7 ay önce İstanbul’ dan Antalya’ ya taşındım. İşim gereği keşif yaparken, asil havası ile kendini hiç zorlamadan farkettiren The Cheesecake Lounge bistro dikkatimi çekti. İçeriğe girdiğimde yanılmadığımı anladım. Mekanın usta ellerden çıkmış modern dizaynlı iç dekorasyonu, kendini süslediği orijinal aksesuarlarıyla, kullanılan renklerin şirinliyi ve sıcaklığıyla beni kucaklamıştı. Servis kalitesi, güler yüzlü servis elemanları,  müziğin nostaljik aynı zamanda da modern ruhu, hele bir bir-birinden lezzetli cheesecake’ lerin tadını damağımda hissedince, kendi- kendime işte budur dedim. Farklı ambiyansı ile kendini kısa sürede Antalya’ lılara sevdiren The Cheesecake Lounge bistro aynı zamanda ünlü futbolcuların, teknik direktörlerin, iş adamlarının, sanatçıların da uğrak yeri haline gelmiş. Harika yiyecekler tatmak için, dinlenmek ve eğlenmek için vazgeçilmez bir mekan. Ayrıca İbrahim şef’ in ellerinden çıkan leziz cheesecake’ ler eşliğinde doğum günü ve birçok organizasyonları yapmak için mükemmel bir adres.

MÖNÜ İÇERİĞİ

Değişik içerik tarifleri ve soslarıyla sunulan 10 çeşit cheesecake (cheesecake’ lerde İtalya’ nın meşhur ricotta peyniri kullanılıyor) mönüsünün yanında, dünya mutfağından lezzetler, unlu mamullerden oluşan sepette sıcak kahvaltı,  Gurme wrap sandviçler, salatalar,  aperatifler ve çorbalar da sunuluyor. Ayrıca mönüde zengin sıcak ve soğuk içecekler, büyüleyici kokularıyla özel filtre kahve ve çay çeşitleri, Lounge Bar’ ında alkollü ve alkolsüz içecekler mevcut.

NOT: Aylar önce çayla ilgili yazdığım bir makalemde, Türkiye’ de neredeyse bilinmeyen ve çok az tüketilen beyaz çayın önemini vurgulamıştım. Mönüde beyaz çayın ismini görünce açıkçası şaşırdım ve The Cheesecake Lounge bistro’ nun işletmecileri Onur ve Orçun kardeşlerin, aynı zamanda misafirlerinin sağlığını da düşünerek bu işi ne kadar ciddiye aldıklarını anladım. Tebrik ederim…

Sabah işe gittiniz, öyle yemeğini nerede yiye bilirim?

Akşam işten çıktınız çok yorgunsunuz, en güzel hangi mekanda dinlene bilirim?

Hafta sonları aileniz ve arkadaşlarınızla canınız güzel bir yerde sabah kahvaltısı yapmak kendinizi şımartmak istediniz, acaba nereye gide biliriz?

The Cheesecake Lounge’ da buluşun…

Aromalı, likörlü kahveler eşliğinde Strawberry,  Philadelphia, New York Cheesecake 'lerinin ve 1 kadeh Danzante Pinot Grigio şarabının büyülü esintisiyle “Kaparili Limon Soslu Somon” balığının tadına bakmayı da unutmayın.

Yazması benden, tatması sizden…

      New York Style Cheesecake (Bu tarif Onur ve Orçun kardeşlere aittir)

Cheesecake Tabanı İçin

1.5 su bardağı toz haline getirilmiş bisküvi

1/4 su bardağı erimiş, tuzsuz tereyağı

Dolgu İçin

5 paket krem peynir (her biri 250 gr' lık paket, peynirin oda sıcaklığında olması gerekiyor)

1+1/4 su bardağı toz seker

3 çorba kaşığı un

1.5 tatlı kaşığı limon kabuğu rendesi

1.5 tatlı kaşığı portakal kabuğu rendesi

5 yumurta

2 yumurta sarısı

1 tatlı kaşığı vanilya tozu

1/4 su bardağı krema

Yapılışı: Bisküviyi elinizle iyice ezin veya robottan geçirerek un haline getirin. Eritilmiş tereyağıyla bisküvi tozunu yoğurun, uzunluğu 25 cm çapında kelepçeli kalıba bastırarak yerleştirin. Diğer tarafta derin bir kabın içine yumurtaları ve şekeri dökün, iyice çırpın (yumurta iyi çırpılmazsa çiğ kokusunu alabilirsiniz). Üzerine krem peyniri, unu, limon ve portakal kabuğu rendesini, vanilya tozunu, kremayı ekleyin, bütün malzemeleri karıştırın. Karışmış olan malzemeyi bisküvili tabanın üzerine yayın. Önceden ısıtılmış 180 ºC fırında 20- 30 dakika pişirin. Rengi hafif dönünce fırından çıkarın, 2 saat buzdolabında beklettikten sonra servis yapın.

Mekan ismi: The Cheesecake Lounge (Bistro)

İşletmeciler: Onur ve Orçun Kuru

Servis şefi: Şule Koçak

Adres: Fener Mah. Fener Cad. No:11/12, Fener İş Merkezi Blok Daire 1

İş Tel: 0242 324 88 64

Çalışma saatleri: Haftanın 7 günü 09.00- 24.00 

                      Çikolata Soslu Peynirli İrmik Helvası (4 Porsiyon)

                        (Tatlının tarifi, yapılışı ve fotoğrafı bana aittir)

Malzemeler

2 su bardağı irmik unu (360 gr)

2 su bardağı süt

2 çorba kaşığı portakal suyu

1 çorba kaşığı tereyağı

1 top mozzarella peyniri veya orta yağlı buzdolabınızda bulunan peynir (100- 150 gr)

1 çay bardağı pudra şekeri

1 çay bardağı file fındık veya fındık tozu (parçalayıcıda toz haline getire bilirsiniz)

1 tatlı kaşığı vanilya yağı

1 çay kaşığı öğütülmüş deniz tuzu veya kaya tuzu

Sos Malzemeleri

1 çay bardağı kakao tozu

1 çay bardağı süt

1 tatlı kaşığı tereyağı

1 çorba kaşığı limon suyu

2 çorba kaşığı badem likörü (amaretto)

1 tatlı kaşığı vanilya yağı

Yapılışı: Derin teflon tencerede irmik ununu, 7- 10 dakika orta ateşte açık kahverengine dönüşünceye kadar kavurun. Üzerine sütü, tereyağını, vanilya yağını, tuzu ilave edin ve kısık ateşte irmik unu sütü içine çekinceye kadar pişirin (helvaya şekil vere bilmeniz için kıvamın koyu olması gerekir). Piştikten sonra ocağı kapatın ve önce dışarıda iyice soğutun sonra buzdolabında 1 saat bekletin (sıcakken bir gıda ürününü buzdolabına koyarsanız hem o ürünün tadı değişir, hem çabuk bozulur, hem de buzdolabınızın fazla elektrik sarf etmesine yol açar ve en sonunda buzdolabınız bozulur).

Çikolata Sosunun Yapılışı: Küçük çelik veya teflon bir tencereye sütü, kakaoyu, tereyağını, limon suyunu, badem likörünü, vanilya yağını dökün ve iyice bütün malzemeleri bir birine karıştırın (malzemeler karışmadan pişirilirse kakao erimez ve topaklanma yapar- şayet topaklanma yaparsa blenderla karıştıra bilirsiniz).

Sosu kısık ateşte 6- 8 dakika pişirin sosunuz hazır (yüksek ateşte pişirirseniz yanar ve tencerenizin dibine yapışır, tadı ve kokusu da bozulur). Sosu sıcak veya ılık olarak servis yapa bilirsiniz.

Not: En kolay nasıl çikolata sosu yapa bilirim diyorsanız, sütlü hazır çikolatayı eriterek veya hazır çikolata tozunu sütle kaynatarak yapabilirsiniz. Ama ben tavsiye etmem. En iyi, güvenilir çikolata sosu, çikolatanın ana maddesi kakao ile yapılan sostur.

Diğer tarafta bir tabağın içinde peyniri elinizle ezin. Ezilmiş peyniri, portakal suyunu, pudra şekerini ve file fındığı soğumuş olan irmik helvasına katarak iyice yoğurun, sonra istediğiniz şekilleri verin. Sonunda üzerine çikolata sosu dökerek servis yapın (arzuya göre yanına 1 top vanilyalı sade dondurma da koya bilirsiniz, dondurma irmik helvasına çok yakışır).

Not: Genellikle tatlılar çok şekerli olduğundan bazen sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Onun için sizlere az şekerli, lezzetli ve doyurucu bir tatlı sunuyorum. Afiyet olsun…

           Helvacı

Hayatın tadı ekşi, ismi acı,

Kimi dağda bağcı, kimi evde dağcı

Sen de bir el at, ne olur be hancı

Çabuk ol çabuk, bak gidiyor yolcu

Sağdan soldan götürüyor o…cu, bu…cu

Bir az suya, dağa, tepeye

Azar azar şeker katalım

Ufak ufak yavaştan satalım

Azıcık ağzımızı tatlandıralım

Eeee bari biz de helvacı olalım

Hayat bazen sancı, bazen acı, onu az da olsa tatlandırmak bizim elimizde. Bunu kendimizden esirgemeyelim. Can olmadan canan da olmaz…

                                                     Melek Halil