Mutfak kelimesini duyar duymaz birçok kişinin yüzünde bir gülümseme belirir. İstisnalar da vardır ki, aç kalıp “zayıflamam lazım” arzusuyla yanıp tutuşanlar, mutfakla ilgili hiçbir şey duymak istemezler. Neticede bazılarımız fazla veya az miktarda yanlış beslenmekten dolayı hastane, eczane kapılarını aşındırır oluruz. Bütün bu sebepler sağlıklı ve doğru beslenmekle ilgili edindiğimiz yanlış bilgilerden kaynaklanıyor.
Anne babalarımız her bulduğunu yiyeceği çocuğunun ağzına tıkmaya çalışırken, gelecekte ona nasıl bir kötülük yaptığının farkına bile varmıyor.
Yanlış beslenerek, gelecekte bünyemize demirbaş olarak edindiğimiz hastalıkları, anne babalarımızdan hediye alıyoruz ve hayatımız boyunca da bu hediyeyi miras olarak taşıdığımız için hastalıklı, kalitesiz yaşamaya maruz kalıyoruz.
Tam tersi durumlar da oluyor, mesela küçük yaşlarda yokluk çeken ve bu yüzden cılız kalmış sağlıksız beslenen bireyler, gençlik veya orta yaşlı dönemlerinde parayı bulunca ilk önce leziz, pahalı yiyeceklere ve alkollü içeceklere saldırıyorlar. Aynaya bakınca ve bel çevrelerinde oluşan kocaman, sevimsiz yağlı bir göbeğin sırıtarak “merhaba” dediğini görünce, acaba spor mu yapsam?, diye kara kara düşünmeye başlıyorlar.

Sevgili hanımlar, beyler yağlımı yağlı göbek oluşumu, mide bağırsak şişkinliği ve fazla kilolar, küçük yaşlardan itibaren yanlış beslenmenin, bazı genetik faktörlerin, ne bulduysam yemem, içmem lazım mantığının, spordan uzak yaşamanın, kadınlarda doğumdan önce ve sonra ortaya çıkan hormon bozuklularının, aşırı yemek yeme isteğinin, çevre faktörlerinin zararlı hale gelmesinin, gıda içeriklerinin günden güne şekil değiştirmesinin kötü bir fotoğrafıdır.
Yanlış beslenerek uzun yıllar hastalıklı yaşamak marifet değil, önemli olan sağlıklı beslenerek kaliteli yaşamaktır.
Eski yıllarda yaşayan kişiler daha şanslılardı, bol oksijenli temiz hava yutuyor ve doğal gıdalar tüketiyorlardı. Şimdi ise çevre faktörleri bizlere adeta düşman gibi davranıyor. Bunun sebebi de yine bizlerin kendimize ettiğimiz kötülüklerdir. Doğaya iyi davransaydık şu anda sağlıklı bir dünyada yaşaya bilirdik. Ne yazık ki, bu şansımızı kaybettik ve doğa da bizlerden intikamını almaya başladı bile…
Çok geç olmadan ve bencillik yapmayıp gelecek nesillere de bir şeyler bırakmak adına bilinçlenmeliğiz, seferber olmalıyız. Kirlettiğimiz, kimyasını bozduğumuz doğanın, bize sunduğu gıdalar sağlıksız olduktan sonra doğru beslensek bile çok da fayda etmez. Önce çevre kirliliğinden arınmak ve vahşi kapitalizmin para uğruna yakıp yıktığı alev toplarının pençesinden kurtulmak zorundayız…
Sağlıklı ve Doğru Beslenmek İçin Yapılması Gerekenler
1.İlk önce doğru beslenme konusunda toplumun uzmanlar tarafından bilgilendirilmesi gerekiyor, özellikle de anne babaların.
2.Bireylerin sağlık kontrolleri yaptırılmalı ve beslenme şekli, kontrollerden çıkan sonuçlara göre beslenme uzmanlarının kontrolünde düzenlenmelidir.
3.Tükettiğiniz gıda ürünlerinin besin değerlerini bilmelisiniz, günlük ne kadar protein, vitamin, mineral, karbonhidrat, yağ, su, kalori almanız gerektiğini öğrenmelisiniz. Bu konuda mutlaka uzman diyetisyenlerle iş birliği içinde olmalısınız.
4.Sağlık durumu müsait olan bireyler, günlük bütün besin gruplarından olan yiyecekleri azar azar ve sık öğünlerle tüketmeliler (protein, vitamin, mineral, karbonhidrat, yağ).
5.Yanlış beslenmenin dışında gıdalar sağlıklı ortamlarda tüketilmelidir, aksi taktirde bu nedenle oluşan hastalıklar hayatınızı cehenneme çevire bilir.
Önce kendi hekiminiz, sonra hekimlerin misafirleri olmalısınız.
SAĞLIKLI BESLENMEK İÇİN BİLMENİZ GEREKEN 26 ALTIN KURAL
1.Sağlıklı, katkısız gıdalar tüketilmeli, alış veriş yapılan yerlere dikkat edilmeli, merdiven altı üretilen ve hazır gıdalardan uzak durulmalıdır.
2.Gıdalar satın alındıktan sonra evde doğru koşullarda saklanmalıdır.
3.Çiğ veya pişmiş bütün gıda ürünleri doğru soğukluk ve sıcaklık derecelerinde muhafaza edilmelidir.
4.Sağlıklı beslenmede gıda hijyeni önemli bir faktördür ve özellikle de hayvansal gıdalarda hijyene azami şekilde dikkat edilmelidir.
5.Yemek yemeden önce eller mutlaka yıkanmalıdır.
6.Meyve- sebzeler, yeşillikler ve kuru baklagiller yıkanmadan pişirilmemelidir. Yıkanmayan bir ürünün üzerindeki tarımsal ilaçları pişirseniz bile yok edemezsiniz.
7.Meyve- sebzeler yıkandıktan sonra 20- 25 dakika sirkeli, tuzlu veya limonlu suda bekletilirse iyi olur.
8.Kasaptan ve marketlerden alınan et ürünleri pişirilmeden önce mutlaka iyice yıkanmalıdır.
9.Küflenmiş gıdalar kesinlikle tüketilmemelidir.
10.Sağlıklı beslenmede yiyeceklerin pişirme teknikleri çok önemlidir.
En sağlıklı pişirme tekniği buhar, haşlama ve fırında ızgara yöntemidir.
En sağlıksız pişirme tekniği yağda kızartma, kömürde ızgara, tütsüleme ve mikrodalga yöntemidir.
11.Yemeklerde aşırı yağ ve krema sosları kullanılmamalıdır.
12.Kötü kolesterolü (LDL) yüksek olan kişilerin yağ olarak zeytinyağı tercih etmeleri gerekir.
13.Çay içerken, yemekleri ve tatlıları tatlandırmak için kullanılan normal şeker yerine pekmez, bal veya kuru meyve kullanılırsa daha sağlıklı olur.
14.Yemeklerde kullanılan sofra tuzlarına dikkat edilmelidir. En sağlıklı tuzlar himalaya, kaya ve deniz tuzudur.
15.Evde yağı ve tuzu az tüketmesi gereken biri varsa yemeği tek bir tencerede pişirin daha sonra iki ayrı porsiyon yaparak yemeğin tuzunu, yağını ilave edin.
16.Yağların ısınma dereceleri farklıdır. Yüksek derecede ısıtılan yağlar yanıyor ve kanserojen maddeler oluşturuyor. Sıcak yemeklerde yüksek ısıya dayanıklı yağlar tercih edilmelidir.
17.Az, orta, yağlı etli veya sebzeli etli yemeklere ayrıca yağ ilave etmeyin. Etlerin içinde bulunan yağ yeterli olacaktır.
18.Et ürünleri tüketirken yanında mutlaka yeşil otlar ve sebzeler de tüketilmelidir.
19.Beyaz pirinç yerine glisemik indeksi düşük, lif, protein içeriği daha zengin olan bulgur, kahve, kırmızı ve siyah renkli pirinçleri tüketirseniz daha sağlıklı olur.
20.Ekmek çeşitlerinde en çok tam buğday, karışık tahıllı, çavdar, köy, yulaf ekmeği tüketilmelidir. Kepekli ve beyaz ekmek fazla tüketilmemelidir.
21.Bir makalemde “Baharatlar lezzetli yemeğin gizli kahramanlarıdır” yazmıştım, gerçekten de öyle, ama baharatları da yemeklerde dozunda kullanmak lazım. Baharatların aynı zamanda birer ilaç olduğunu unutmayın ve bayat, boyasız olmasına dikkat edin.
22. Küçük, büyük hepimiz patates kızartmasını bayılarak tüketiriz. Patatesi bol yağda kızartmak yerine fırında üzerlerine çok az tereyağı, riviera zeytinyağı sürerek veya üzerine çok az süt dökerek ya da yağsız pişire bilirsiniz, emin olun çok lezzetli olacaktır. Pişirmeden önce fırın tepsisine mutlaka yağlı kağıt serin.
23.Çocuklara atıştırmalık abur cubur yerine görselliği ön planda olan küçük sebze tabakları veya sebzeli kanapeler ya da şekilli meyveler hazırlayın.
24.Meyvelerin suyunu değil de kendini tüketirseniz posa tüketimini arttırmış olursunuz veya meyveleri sıktıktan sonra posasını yiyebilir ya da pişireceğiniz yemeklere, tatlılara katabilirsiniz.
25.Kalorisi yüksek olan ana yemeklerin yanında garnitür olarak kalorisi düşük sebzeleri tercih etmelisiniz.
26.Soğanlı yemek yaparken soğanı fazla kavurarak yakmayın. Gıda ürünleri çok kavrularak fazla kızardığı veya çok kaynatıldığı zaman hem besin kaybına uğruyor hem de kanserojen maddelerin oluşumuna davetiye çıkarıyor.
Unutmayın sağlık sorunu olan kişiler için lezzetli pişirilen yemekler tehlikeli, lezzetsiz pişirilen yemekler tehlikesizdir.
Gıda Ürünlerini Sağlıklı Koşullarda Doğramak İçin Pano Renkleri
Çiğ kırmızı etler için; kırmızı doğrama panoları
Çiğ kümes hayvan etleri için; beyaz doğrama panoları
Çiğ deniz ürünleri için; mavi doğrama panoları
Pişmiş kırmızı etler için; kahverengi doğrama panoları
Pişmiş kümes hayvan etleri için; sarı doğrama panoları
Pişmiş deniz ürünleri için; beyaz doğrama panoları
Süt ürünleri ve ekmekler için; beyaz doğrama panoları
Çiğ veya pişmiş meyve- sebzeler için; yeşil doğrama panoları
Not: Farklı içeriğe sahip gıda ürünleri kesinlikle aynı panoda doğranmamalıdır.
UZMANLARIN BELİRLEDİĞİ, KANSERE KARŞI SAVAŞAN MEYVE SEBZE VE BAHARATLARDAN BAZILARININ İSMİ
Ananas; Avokado; Ahududu; Elma; Narenciye grubu; Böğürtlen; Çilek; Kayısı; Şeftali; Kiraz; Vişne; Siyah, Kırmızı Üzüm; Kuş Üzümü; Karadut; Kızılcık; Mürdüm Eriği; Siyah ve Mor İncir; Pırasa; Soğan; Sarımsak; Turp; Pancar; Mor, Kırmızı ve Yeşil Lahana; Brokoli; Karnabahar; Kırmızı ve Yeşil Biber; Domates; Taze Fasulye; Soya Filizi; Bezelye; Kuşkonmaz; Pazı; Ispanak; Isırgan Otu; Dereotu; Kimyon; Keten Tohumu.

TEMEL GIDA ÜRÜNLERİNİN ÇİĞ VEYA PİŞMİŞ, YAĞ MİKTARLARINA, ÇEŞİTLERİNE, PİŞME TEKNİKLERİNE GÖRE HESAPLANMIŞ KALORİ CETVELİ
Her insanın günlük alması gereken kalori miktarı yaşına, kilo oranına, cinsiyetine, iklim koşullarına, sağlık durumuna ve günlük harcadığı enerjiye göre 1300- 6800 arasındadır.
100 gr Kırmızı Etlerde Bulunan Kalori Miktarı
Sığır- Dana eti: 115- 305
Koyun- Kuzu eti: 135- 330
Keçi- Oğlak eti: 115- 310
100 gr Kümes Hayvanı Etlerinde Bulunan Kalori Miktarı
Tavuk eti: 110- 240
Hindi eti: 110- 220
Ördek eti: 200- 390
Kaz eti: 200- 370
100 gr Beyaz ve Kırmızı Et Sakatatlarında Bulunan Kalori Miktarı
Akciğer: 100- 120
Karaciğer: 130- 150
Böbrek : 105- 120
Yürek: 110- 130
Dil: 120- 140
Beyin: 110- 125
Dalak: 100- 120
İşkembe: 100- 120
Kemik iliği: 700- 825
100 gr Balık Etlerinde Bulunan Kalori Miktarı
Lüfer çeşitleri: 80- 150
Levrek çeşitleri: 80- 150
Çipura çeşitleri: 80- 150
Mercan çeşitleri: 80- 150
Lagos- Girida: 90- 160
Mezgit: 100- 200
Kalkan: 100- 190
Kılıç: 90- 200
Somon: 110- 180
Barbunya çeşitleri: 75- 140
Tekir: 80- 140
Alabalık: 90- 180
Dilbalığı: 60- 200
Uskumru: 100- 180
Kefal: 80- 150
Palamut çeşitleri: 100- 190
İstavrit: 100- 215
İzmarit: 100- 170
Yılanbalığı: 150- 310
Gümüşbalığı: 80- 130
100 gr Sütte Bulunan Kalori Miktarı
İnek- Manda sütü: 60- 100
Koyun sütü: 80- 120
Keçi sütü: 60- 70
100 gr Süt Ürünlerinde Bulunan Kalori Miktarı
Yoğurt: 60- 80
Ayran: 30- 60
Kaymak: 150- 350
Beyaz peynir çeşitleri: 150- 400
Kaşar peyniri çeşitleri: 300- 450
100 gr Yumurtada Bulunan Kalori Miktarı
Tavuk yumurtası: 130- 160
Ördek yumurtası: 160- 190
Kaz yumurtası: 160- 180
100 gr Hayvansal ve Bitkisel Yağlarda Bulunan Kalori Miktarı
Tereyağı: 800- 830
İç yağı: 750- 800
Kuyruk yağı: 850- 900
Margarin yağı: 780- 800
Balık yağı: 880- 900
Zeytinyağı: 880- 900
Diğer bitkisel yağlar: 880- 900
100 gr Kuru Baklagil Ürünlerinde Bulunan Kalori Miktarı
Mercimek çeşitleri: 320- 370
Fasulye çeşitleri: 340- 400
Nohut çeşitleri: 330- 380
Bezelye: 330- 350
100 gr Hububat Ürünlerinde Bulunan Kalori Miktarı
Un çeşitleri: 200- 400
Ekmek çeşitleri: 100- 300
Pirinç çeşitleri: 100- 360
Makarna çeşitleri: 100- 400
100 gr Meyvelerde Bulunan Kalori Miktarı
Armut: 55- 70
Ayva: 55- 65
Ananas: 50- 65
Avokado: 140- 170
Elma: 45- 60
Şeftali: 35- 40
Kayısı: 15- 20
Erik: 50- 90
Kiraz: 5- 10
Vişne: 50- 60
Çilek: 35- 45
İncir: 60- 90
Dut: 70- 95
Kavun: 30- 40
Karpuz : 25- 30
Üzüm: 40- 100
Kivi: 20- 30
Nar: 50- 65
Muz: 90- 105
Narenciye: 25- 50
100 gr Sebzelerde Bulunan Kalori Miktarı
Kabak: 15- 28
Patlıcan: 20- 30
Hıyar: 10- 15
Domates: 20- 30
Lahana: 20- 65
Karnabahar: 25- 35
Brokoli: 30- 40
Turp: 20- 35
Havuç: 30- 40
Kereviz: 30- 40
Enginar: 45- 55
Pancar: 25- 45
Patates: 70- 80
Pırasa: 40- 50
Soğan: 30- 38
Sarımsak: 120- 138
Taze fasulye: 30- 40
Taze bezelye: 80- 90
Kuşkonmaz: 15- 27
Mantar: 15- 30
Marul: 10- 15
Zeytin: 200- 350

NOT: Kalori miktarları et ürünlerinin, süt ürünlerinin yağ oranına ve pişirme tekniklerine göre azala veya arta biliyor.
Pişirme teknikleri kalori miktarlarının artmasında veya azalmasında önemli bir faktördür. Mesela kızartma veya ızgara yapıldığı zaman kalori miktarı artar, buharda pişirme ya da haşlama yapıldığı zaman kalori miktarı azalır.
YORK TESTİ (Gıda İntoleransı)
Yediğimiz birçok gıda ürünü sağlığımızı önemli bir ölçüde etkileyebiliyor (bazı yiyeceklerin organizmamıza yaptığı negatif etkileri şişmanlık, şişkinlik, yorgunluk, baş ağrısı, kabızlık, ishal, mide bağırsak sorunları, cilt problemleri, mutsuzluk hissi, depresyon ve daha birçok rahatsızlıklara sebebiyet veriyor).
25 yıllık İngiltere menşeli York testi bu olumsuzluklardan kurtulma konusunda başarılı bir çalışma ürünüdür. Bu test Türkiye’ de son yıllarda kullanılmaya başlandı.
York testi- gıda ürünlerine karşı organizmanızın alerji durumunu, hangi gıdaların size kilo aldırdığını belirlemek için parmaktan çok az miktarda kan alınarak yapılan, kan testidir. Maalesef şu anda bu testi sadece maddi durumu elverişli olan kişiler yaptıra biliyor.
Parmaktan kan alındıktan sonra İngiltere’ ye gönderiliyor, test sonucu 7- 15 gün içerisinde alınıyor.
Çıkan sonuçlara göre uzman diyetisyenler size özel bir beslenme programı ve diyet listesi hazırlıyorlar (hangi gıdaları tüketeceğiniz, günlük kaç kalori almanız gerektiği belirleniyor).
Test fiyatı 800- 950 TL arasında değişiyor.
Not: York testini güvenilir kurumlarda uzman kişilere yaptırmalısınız.
Sahte York testi yapanlara dikkat edin.
2011 yılında hepinize sağlık, huzur, mutluluk, şans ve bol kazanç diliyorum…