CESUR KALEM

Babacan’ın DEVA’sı

Ali Babacan ve arkadaşlarının kurduğu Deva Partisi, halkın derdine deva olabilecek mi? Anketler her ne kadar, %5 in altında gösterse de, Ali Babacan’ın yıldızı giderek parlıyor.

Son çıktığı TV programlarını dikkatlice izledim. Konuya hâkimiyeti ve konuşma üslubunu başarılı buldum. Eski tutukluğu da ortadan kalkmış görünüyor.

Ekonomi bilgisi tartışılmaz bir lider. Özellikle demokrasi ve hukuk vurgusunu sürekli yenilemesi, ekonominin düzelmesi için hukukun üstünlüğü ve kuvvetler ayrılığına vurgu yapması ilgi çekiyor.  Ülkede hukuk reformuna ve evrensel ilkelerin uygulanmasına gerçekten ihtiyaç var.

Deva Partisi gençlerin ve kadınların ilgi odağında… Tıpkı İyi Parti gibi… Ekonomik dengeler böyle devam ederse veya daha da bozulursa, Deva Partisine ve lideri Ali Babacan’a olan ilgi giderek daha da artar.

Deva Partisi taşrada ve merkezde teşkilat yapılanmasını istediği gibi yapamadı. Bazı illerde sıkıntılar var. Vitrine halkın beğenisini kazanmış isimlerin konması şart görünüyor. Sadece Ali Babacan’ı pazarlamak önümüzdeki süreçte yetmeyebilir.

Yeni teşkilat başkanı Sadullah Ergin tecrübeli bir isim.  Teşkilatlardaki çekişmeleri en aza indirerek yeni ve bir başarı hikâyesi olan isimlerle teşkilatları takviye ederse istenilen netice alınabilir. Bazı isimlerin kendi gelecekleri için aday olmayı düşündüğü illerde kadrolaşma çabaları… İl teşkilatlarına gereksiz müdahaleler… Uygun olmayan isimlerin ısrarla önerilmesi tepki topluyor.

Deva Partisi, önümüzdeki seçimler için; CHP, Saadet Partisi ve İYİ Parti’nin kurduğu Millet İttifakı’na katılır mı? Söylemler ve eylemler birlikte değerlendirildiğinde öyle görünüyor.

Babacan: “Bizim amacımız, toplumumuzun geniş kesimlerinin üzerinde ittifak kuracağı bir siyasi parti olabilmektir” diye yanıt verse de…“Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem”, “kuvvetler ayrılığı”, “tek adam”, “kötü yönetim” gibi eleştiriler saflarını belirgin hale getiriyor.

Bu nedenle Deva Partisi, iktidar cephesinin hedefinde… Muharrem İnce gibi muhaliflere büyük rağbet gösteren yandaş medya, Ali Babacan ve Deva Partisi’nin haberlerine yer vermiyor, yok sayıyor.

Bununla birlikte, seçim kararı alınmadan İttifaklar konusunda kesin yargıya varmak yanlış olabilir.  Konuşmak da… Zamanında atılmayan bir adım veya strateji;  tarafları kemikleştirir ve seçmenlerin taraf değiştirmesini güçleştirir. Lakin kim ne derse desin, ittifaklar şu andaki sistemde bir mecburiyettir.

İktidarın yolu % 50+ 1’den geçiyor. Bu da partileri daha makul siyaset üretmeye ve asgari müştereklerde ittifak yapmaya zorluyor. Bu durum kurulan siyasi parti sayısını artırdı. Tabanı olmayan bazı siyasi aktörler bile dikkati çekmek ve ittifak hesaplarına katılmak için parti kuruyor. Gelecek Partisi ve Deva Partisi’ni bu tanımlamadan ayrı tutmak gerekir.

Deva Partisine en yoğun ilgi Kürt seçmenden… HDP ve AK Parti arasına sıkışmış olan, bazı Kürt seçmenler, muhalefet partilerinden sadece DEVA Partisi’ne ilgi duyuyor.

DEVA Partisi, HDP ile arasına mesafe koyacak mı? AK Partiyi fazla devletçi ve güvenlikçi politikaların uygulayıcısı gören ve HDP ile de uyuşmayan Kürt seçmen nereye gidecek?

Ali Babacan, bir siyasi partinin ötekileştirilmesini ve sistemden dışlanmasını doğru bulmuyor. Olaya hukuk devleti açısından bakarak;

“Biz meselelere önce hukuk devleti perspektifinden bakıyoruz. Eğer ortada suç unsuru teşkil eden bir durum varsa yargı orada. Yargı gereğini yapar. Yapmalıdır da… Eğer suç unsuru teşkil eden bir şey yoksa tamamen siyasi polemiklerle bir siyasi partinin ötekileştirilmesi, sistemden dışarı doğru itilmesi devlete yakışan bir davranış değil. Devlete yakışan hukuk devleti olmaktır” diyor.

Bu söylem ile Devlet Bahçeli’nin, “HDP kapatılsın!” çağrısı örtüşmemektedir. Nasıl bir arada olacaklar? HDP, tavır değiştirir ve “Cumhur İttifakı’nda yer alacağım” derse… Ve AK Parti ile el altında görüşmeler başlarsa… MHP ne yapacaktır? Kilit sorulardan biri budur.

Bir oyun bile önemli olduğu bir döneme giriyoruz. Doğrusu olayları siyasi bir taraf haline getirmeden işi yargıya bırakmaktır. Yargının vereceği kararlar herkesi bağlar.  Siyasi Partiler Yasası’na göre kurulmuş, seçime girilmesine izin verilmiş, mecliste gurup kurmuş ve devlet bütçesinden kaynak aktarılan bir partiyi siyasi bir karar ile nasıl kapatacaksınız?  Adama sorarlar! Tüm bu süreçlerde ne yaptın?

Suçu sabit görülmesi ve terörle ilişkilendirilmesi halinde tabi ki kapatılabilir ve yöneticileri hakkında cezai işlem uygulanabilir. Kimse suç işleme özgürlüğüne sahip değildir. Lakin yargı kararı gereklidir.

Deva Partisi’nin Kürt meselesindeki bakışı her geçen gün daha çok belirgin hale geliyor. Bunla birlikte, Türkiye Partisi yolunda “kendilerini iyice ispat edene” kadar HDP’den uzak durma eğiliminde olduklarını söylemek mümkündür.

Deva Partisi, “ortak akıl” ve “istişare” konularına önem verecek mi? Ülkenin en önemli sorunlarından biri de kariyer ve liyakate önem verilmemesi, istişarenin tozlu raflara kaldırılmasıdır.

Ali babacan: Ortak akıl ve istişareye önem vereceklerini ısrarla vurguluyor. Ona göre; “Türkiye tek bir karar mercii ile yönetilemeyecek kadar büyük bir ülkedir.” “Doğru adamları doğru yere koyarak,  istişare mekanizmalarını da işleterek ülkeyi yönetmeye talip olduklarını” dile getiriyor. Özellikle dış politikada ve ekonomide istişare mekanizmaları çalışmıyor.

Peki, Deva Partisi’nde, bazı yöneticilerin istişare yapmadıkları, kendi ikballeri için seçilmeye giden yolda taş döşedikleri ve keyfi kararlar aldıklarına dair bir algı var.  Bu davranışlar partiye zarar verir. Ve güveni azaltır. Parti içi demokrasinin ve istişare mekanizmasının önce parti yönetiminde uygulanmasında yarar vardır.

Başka türlü inandırıcılığı olmaz!

Deva Partisi, bazılarının dile getirdiği gibi bir proje partisi olabilir mi?

Deva Partisi, bu ülkenin kanunlarına göre kurulmuş ve bu ülke insanlarının yer aldığı bir partidir. 

Siyasetin finansmanı önemlidir. “Dış güçlerin ya da derin yapıların bir partiye siyasi finans sağladığı” ortaya konmadan, “proje partisi” denmesi doğru bir yaklaşım değildir. “Benim gibi düşünmüyorsan, projesin!” mantığı…

DEVA Partisi kadrolarına bakıldığında gençlerin ve kadınların önemli bir ağırlığı var. Siyasete yeni girmiş yüzlerin oldukça fazla olması, bir parti için sevindirici bir gelişmedir. Lakin oldukça amatör davranış sergiliyorlar. Ekibin siyaset bilimini bilmesi ve halkla ilişkiler konusunda duyarlı olması gerekir.

 “Sırça köşkten” ya da bilgisayar başında siyaset yapılmaz. Öğrenecekleri çok şey var. Bu nedenle siyasette yozlaşmamış tecrübeli isimler ile genç ekibin kaynaşması gerekir.  Zira siyasette;  bilginin yanında, teşkilatçılık ve deneyim de gereklidir.

“Bir mektup yazdım Hasan’a, Ha Hasan’a ha Sana.”

 

Yayın Tarihi
31.01.2021
Bu makale 3076 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!