Masanın üstünde şık bir şamdan ve yanan dört mum. Büyük bir sessizlik odada. O kadar sessiz ki mumların birbirleriyle konuşmaları duyulabiliyor.
Birinci mum iç çekerek “ Benim adım BARIŞ. Işığım yanıyor, ama kimse barışı sağlayamıyor, galiba beni istemiyorlar “ der ve ışığı git gide azalarak nihayet tümüyle söner.
İkinci mum kıp kıp yaparak “ Adım İNANÇ. Sanırım ben gereksizim. Çünkü insanlar inanmayı çoktan bırakmışlar. Daha fazla yanmamın anlamı yok “ der, bir rüzgâr eser ve bu da söner.
Sessiz ve bir o kadar da üzgün olan üçüncü mum “ Adım SEVGİ. Daha fazla yanmak için gücüm kalmadı. İnsanlar beni bir kenara attı. Sadece kendisini önemseyen, seven, bir başkasına karşı kör bakan oldular. Son bir dalgalanmayla bu da söner.
Odaya küçücük bir çocuk girer. Mumlara uzunca baktıktan sonra ağlamaya başlar. “Neden söndünüz? Hepiniz yanıyor olmalıydınız.”
Buna kulak veren yanmakta olan dördüncü mum “ Korkma sakın, benim adım UMUT. Ben yandığım sürece diğerlerini birer birer tekrar yakabilirim” ,der.
Büyük bir sevinçle Umudu eline alan çocuk, sönen diğer üç mumu yeniden yakar.
2010 yılında UMUD unuzu kaybetmeden yanması gereken tüm mumların hiç sönmemesi dileğiyle, herkese başarılı, mutlu ve sağlıklı yeni bir yıl diliyorum….