PSİKİYATRİST

Konversiyon Bozukluğu

KONVERSİYON NEDİR?

“Konversiyon”  psikolojik bir savunma mekanizmasıdır. Bilinçaltı savunma mekanizmalarımız, ruhsal yapımızı iç çatışmalarımızın yarattığı kaygı gibi olumsuz sonuçlardan korumayı amaçlar.  

Egonun bir işlevi olan savunma mekanizmaları bilinçdışı süreçlerdir. Bu savunmaları kullanırız ama bunun farkında olmayız. Bilinç ve bilinçaltı dengesi bozulursa koruma gerçekleşirken bazı olumsuz sonuçlar da ortaya çıkabilir.

Konversiyon bozukluğu ülkemizde sık görülen bir ruhsal rahatsızlıktır. Konversiyonun kelime anlamı döndürmedir.

Konversiyon bozukluğu çeşitli ruhsal sıkıntıların; bedensel sorunlara dönüşmesi anlamına gelir. Üzüntü, korku, utanç, öfke gibi olumsuz duyguların; konuşamama, bayılma, felç, güçsüzlük, duyu kaybı gibi belirtilerle kişide ortaya çıkması gibi.

Bu hastalarda yapılan bütün tetkik ve incelemelere rağmen yaşadıkları belirtilere neden olabilecek bir bedensel hastalık bulunamaz.

NE SIKLIKTA GÖRÜLÜR?

Kadınlarda erkeklere oranla 2-3 kat fazla görülmektedir.

Her yaşta görülebilir, çocuklarda da nadiren görülebilir, sıklıkla ergenlik ve gençlik döneminde ortaya çıkmaktadır. 10 yaşın altında ve 35 yaşın üstünde seyrek görülmektedir.

Yaşam boyu yaygınlığının %25-33 olduğu belirtilmiştir.

Psikiyatri konsültasyonu istenen hastalar arasında %5-15 oranında olduğu ifade edilmektedir.

Kırsal kesimde, eğitimi düşük, sosyoekonomik düzeyi kötü bireylerde, savaşla karşılaşan askeri personelde daha yaygın olduğu gösterilmiştir.

Konversiyon bozukluğunun, majör depresyon ve anksiyete bozuklukları ile birlikteliği sıktır.

NEDENLERİ NELERDİR?

Konversiyon savunma mekanizmasında, akut ya da süreğen bir psikososyal stres faktörüne maruz kalan bireyde nörolojik belirtiler ortaya çıkar. Ancak aslında bireyde bu nörolojik belirtiye neden olacak nörolojik bir hastalık yoktur. Psikolojik, fiziksel ve ekonomik şiddete maruz kalmak belirtilere neden olabilir.

Konversiyon bilinçdışıdır. Birey nörolojik belirtileri bilerek, farkında olarak ve isteyerek yapmaz. Bu tamamen bilinçdışında işleyen bir süreçtir, kişinin bilinçli kontrolü dışında gelişir.

Örneğin, eşinden sık sık hakaret, küfür işiten ve bunlara karşı kendini koruyamayan bir kadın bayılmaya başlar. Aslında burada olan, kötü sözlerin kadının benliğine ciddi zararlar vermesi, onun kendini değersiz, çaresiz hissetmesine neden olmasıdır. Hasta, bu durumun yarattığı olumsuz ruh halinden, bayılarak, geçici olarak bilinç kaybı yaşayarak, yani o sözleri artık duymayacak hale gelerek sorundan kaçmış olur. Bu açıdan değerlendirildiğinde bayılma her ne kadar kötü bir durum olsa da burada kadının ruhsal olarak daha fazla zedelenmesinin önüne geçerek koruyucu bir işlev görmüş olur.

VE KONVERSİYON, KONVERSİYON BOZUKLUĞUNA DÖNÜŞÜR…

Bu savunma mekanizmasının çok sık kullanılması ve artık bunun sonuçlarının daha sorunlu hale gelmesi durumudur. Günde beş kez bayılan birinin elbette yaşam kalitesi ve işlevselliği bozulacaktır. Bu durumda aslında bir noktaya kadar koruyucu olan bu mekanizma hastalık haline gelir.

Konversiyon bozukluğunun belirtileri çok çeşitlidir, herhangi bir nörolojik işlev ile ilgili olabilir. Körlük, kolun ya da bacağın tutmaması, konuşamama, sesin çıkmaması, yürüyememe-dengesiz yürüme, baş-boyun bölgesi kaslarında kasılmalar, tikler gibi.

Hemen her konversiyon bozukluğu vakasında görünür bir psikososyal stres faktörü vardır. Bu olumsuz yaşam olayı uzun zaman önce olmuş ama etkileri halen süren bir olay olabileceği gibi yeni yaşanmış ya da yaşanmakta olan bir durum da olabilir.

Konversiyon bozukluğunda ortaya çıkan sorunlardan biri de, hastanın hastalık belirtileri ortaya çıktıktan sonra içine girdiği hasta rolünün ve gördüğü hasta muamelesinin hastaya sağladığı ikincil kazançlardır. Örneğin evdeki sorumlulukların üzerinden alınması, “iyi” davranılmaya başlanması gibi. Başlangıçta hastanın yararına gibi görünen bu durum, ilerleyen zamanlarda hastalık belirtilerinin ortadan kalkmasını güçleştiren bir engel olacaktır.

KLİNİK BELİRTİLERİ NELERDİR?

  1. Eldiven - çorap tarzı duyu azalması, karıncalanması, uyuşması, vücudun bir yarısını ilgilendiren hissizlik
  2. Çift görme, geçici körlük, işitme kaybı sık rastlanan duysal belirtilerdir.
  3. Anormal hareketler, paralizi, ritmik tremor, koreiform hareketler, tikler olabilir.
  4. Hasta yürürken sendeler, etrafa çarpabilir, düşebilir.
  5. Boğazda düğümlenme, yutma güçlüğü (globus histerikus) yakınmaları getirebilir.
  6. İdrar yapamama, konuşamama
  7. Psödonöbetleri gerçek nöbetlerden ayırt etmek oldukça güçtür.
  8. Epilepsi, multiple skleroz, demans, beyin tümörü, miyastenia gravis, optik nevrit, madde kullanımı, SLE, periyodik paralizi, Gullian - Barre Sendromu gibi organik hastalıklarla ayırıcı tanısı yapılmalıdır.
  9. Başta yapay bozukluk ve temaruz olmak üzere diğer psikiyatrik bozukluklarla da ayırıcı tanısı yapılmalıdır.
  10. Herhangi bir ortam da fiziksel hastalıklarla beraber bir savunma düzeneği olarak da konversiyon tablosu gelişebilir. Fiziksel hastalığa bağlı akut uyum güçlüğü durumlarında sıklıkla görülen bir belirtidir.
  11. Tekrarlayan konversiyon belirtilerinde, belirli bir çevresel uyaran saptanamayan olgularda, tıbbi bir hastalık olasılığına dikkat edilmelidir. Kronik konversiyon tanısı konan olguların %25'inde daha sonra geriye dönük olarak, belirtileri açıklayan fiziksel hastalık saptanabildiği bildirilmiştir.
    HASTALIĞIN İYİLEŞME SÜRECİ NASILDIR?

Hastaların çok büyük bir kısmında belirtiler birkaç ayda düzelir, %25'inde tekrarlarla seyreder. Hızlı başlangıç, iyi premorbid kişilik özellikleri, tedaviye erken başlanması, ortaya çıkmasında etkili olan belirgin stresörlerin varlığı, başka psikiyatrik ve medikal hastalığın olmaması, ikincil kazançların az olması, entellektüel durumun iyi olması olumlu iyileşme özellikleridir.
            KONVERSİYON BOZUKLUĞU NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Konversiyon bozukluğunun tedavisi psikodinamik yönelimli psikoterapi ve destekleyici psikoterapidir. Soruna ikincil olarak gelişen depresif bozukluk, kaygı bozukluğu gibi ek sorunlar varsa ilaç tedavisi kullanılabilir.  Stres faktörüne bağlı olarak gerekli durumlarda çift ya da aile terapilerini de kullanmak gerekebilir.

Genel tıbbi incelemeler yapıldıktan sonra bu yakınmaları ile ruhsal stresler arasındaki bağlantı aktarılmalıdır. Bu hastalar telkine yatkındırlar, hipnoz uygulanabilir, yoğun anksiyetesi olan hastalara anksiyolitik verilebilir, gevşeme egzersizleri önerilebilir. Depresif duygudurumu varsa antidepresanlar verilebilir. Çok şiddetli konversiyon olgularında hastaneye yatırılarak çevreden izolasyon sağlanabilir. Psikodinamik yönelimli psikoterapi ve davranış tedavisi ile hastaların uzun süreli takip ve tedavisi sağlanmalıdır.

 

Uzm.Dr. Sevilay ZORLU

Psikiyatrist &  Psikoterapist

CETAD Antalya Bölge Temsilcisi

Klinik Uygulamalı Hipnoz Derneği Antalya Bölge Temsilcisi

Kognitif Davranışcı Terapist, Hipnoterapist (Regresyon), 

Aile Terapisti, Cinsel Terapist, Sanat Terapisti

Tel: 0242 316 98 99                  

https://sevilayzorlu.com/

www.antalyaterapipsikiyatri.com

www.antalyacinselterapi.com

https://neorezonansantalya.com/

Yayın Tarihi
23.11.2022
Bu makale 574 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!