Günümüze stres faktörlerinin artması bireyden topluma hepimizi etkilediği için anksiyete ve depresyon, ilişki sorunları, psikosomatik hastalıklarla sıklıkla karşılaşıyoruz. İnsanların çare arayışları ile bilimsellikten uzak yanlış tedavi yöntemleri ile maddi ve manevi zararlar gördüklerini sıkça görür olduk. Tavsiyelerle alınan psikiyatrik ilaç, gıda takviyelerinin kontrolsüz kullanımının zarar verebileceğinin ne kadar farkındayız?
“İşler yolundayken kendimizi mutlu ve sevinçli hissederiz, bozulunca tam tersi dünyamız kararır ve üzülürüz. Yaşama bu tür bir bakış açısı, güçsüz bir yaklaşım tarzıdır. Oysa başına gelen her şey güzeldir ve mutlaka öğreticidir. Her şeyden önemlisi kişiye büyüme fırsatı verir ve iyileşmeye ihtiyacı olan yanını iyileştirir.” MiltonErickson
Psikoterapi, çok geniş anlamda, ruhsal yollarla yardım ve iyileştirme demektir. Bu tanımlamaya göre bütün telkin, ikna davranışı ve kişiliği değiştirme yolları psikoterapi teriminin kapsamına girebilir. Sorunlu bir insanı rahatlatmak için yapılan bir dua, verilen bir muska, düzenlenen bir ilkel tören de psikoterapi sayılabilir.
Hekimlikte, sinirbilim ve ruhbilimde kullanılan anlamıyla psikoterapi, çağdaş ruh hekimliği ve ruhbilim bilgilerine dayanan, hasta ile karşılıklı ilişki ve iletişimi kullanan teknik uygulamalardır. Psikoterapi sohbet etmek birinin size akıl vermesi, hayatınızı yönlendirmesi değildir.
Çağdaş ruh hekimliğinde kullanılan yöntemlerin etkinliği ile ilgili bilimsel çalışmalar yapılmaktadır. Son yıllarda beyin görüntüleme çalışmalarında ve nörobilimdeki gelişmeler ile beynin ve bedenin işleyişindeki bilgilerimiz artmıştır. Örneğin regresyon hipnoterapilerinde çalışma sırasında fonksiyonel manyetik rezonans çalışmalarında beynin çeşitli bölgelerinde, duygusal ve işleyen hafıza bölümlerinde değişiklikler olduğu tespit edilebiliyor.
Her bilimsel akımın tuttuğu bir yol, psikoterapi yöntemi bulunabilir. Bilimin gelişmesi için bu gereklidir. Görüş ve uygulama ayrılıklarından yeni yeni görüşler ve yöntemler ortaya çıkabilir. Uygulamada daha bir gerçeklik ve esneklik kazanılmaktadır.
Freud'un kendisi psikanalitik kuramda birçok değişikliklere gerek görmüş, kuramını değiştirmiş geliştirmiş. Freud'dan ayrılan birçok tanınmış psikanalist psikanalitik kurama ve uygulamaya önemli katkıda bulunmuşlardır. Örneğin Jung, Adler, Rank, Horney, Klein ve izleyicileri, Sullivan, Erikson, Kohut gibi birçoklarını sayabiliriz.
Nesne ilişkileri, psikanalizde özbenlik, self psikolojisi kuramları vardır. Son elli yılda özbenlik ya da kendilik psikolojisi özellikle genç kuşaklar arasında giderek artan bir ilgi görmektedir.
Birçok yayınlarda özel teknik ve araçların birer psikoterapi türü olarak sıralandığını görüyoruz. Toplumsal olarak sorun yaşayan bireylerde kavram karmaşaları ile karşılaşıyoruz. Bilinçaltı terapilerde iyileşme sürçleri daha hızlı olabilmektedir. Birçok regresyon hipnoterapileri destekleyici, bastırıcı, derinliğine araştırıcı amaçlar için kullanılabilir.
Telkin, ikna, güvence verme, güdümsüz görüşme yöntemleri birer psikoterapi türü olmayıp, ancak araç ve yöntemlerdir.
Psikiyatrist & Psikoterapist
Uzm. Dr. Sevilay Zorlu
Hipnoterapist
Psikanalitik Regresyon Terapileri
HYT (Hipnomedidatif Yeniden İşleme )
İBT (İçsel Bilge Terapisi)
Cinsel Terapist
Kognitif (Bilişsel) Davranışcı Terapist
Çift Terapisti
Aile Danışmanı
Sanat Terapisti
Fonksiyonel Bütüncül (Holistik) Tıp
Rezonans terapisi
İletişim: 02423169899
sevilayzorlu.com
www.antalyaterapipsikiyatri.com
www.antalyacinselterapi.com
https://neorezonansantalya.com/
Facebook: https://PsikiyatristSevilayZORLU
Twitter: https://mobile.twitter.com/DrSevilayZorlu
İnstagram: https://www.instagram.com/psikiyatrist_sevilay_zorlu/…
YouTube: https://www.youtube.com/results?search_query=sevilay+zorlu
https://www.instagram.com/neorezonans_biorezonans/...
TikTok: https://www.tiktok.com/@psikiyatristsevilayzorlu?_t=8UeuLaJSGiA&_r=1