Bu filmi görmüştük

1989 yerel seçimlerini hatırlayanlar bilirler ki, o dönemin iktidarı ANAP, Başbakanı ise Merhum Turgut Özal’dı.
1983 ve 1987’de iki parlak seçim zaferine imza atmış ve tek başına iktidara gelmişti.
Tıpkı 2002 ve 2007’deki AKP ya da R. Tayyip Erdoğan gibi…
Özal ve kurmayları, 1984 yerel seçimlerinde belediyelerin büyük bir çoğunluğunu da elde etmişlerdi.
Tıpkı 2004’teki AKP gibi…
Başta İstanbul ve Ankara olmak üzere büyük şehirlerin tamamı ANAP’taydı.
1989 yerel seçimlerine gidilirken ANAP’ın belediyeleri yine silip süpüreceği, bu seçimden de zaferle çıkacağı sanılıyordu.
Ancak, “papatyalar” ve “hanedan” görüntüsüne, bir de Özal’ın hiç dilinden düşürmediği “orta direk”in ekonomik sıkıntılarının ve kaygılarının artması eklenince 1989 seçimleri hezimet oldu ANAP için…
Özal açısından sonun başlangıcıydı yani…
AKP için de bu seçimler aynı…
Bu seçimden her ne kadar birinci parti çıkmış olsa da AKP, uçağın burnu yere doğru eğilmiş ve inişe geçmiştir artık…
1989’da Özal’ın, “Eli kolu bağlı başkan ister misiniz?” temalı gazete ilanları çok tepki almıştı halktan…
Bu defa, bizzat bazı bakanların seslendirdiği, “AKP’li Başkan seçmezseniz hizmet alamazsınız” söylemi…
1989’da İstanbul’da Bedrettin Dalan gibi çok başarılı bir başkan kaybetmişti seçimi…
Bu defa Antalya’da Menderes Türel gibi çok başarılı bir başkan sandığa gömüldü sürpriz bir şekilde…
Halkla oyun olmaz.
Tehdit ve şantaj ters teper daima…
1989 seçimleri, Türkiye’de R. Tayyip Erdoğan’ı doğurdu.
“Eli kolu bağlı” başkanlardan CHP(SHP)’li Nurettin Sözen İstanbul’da o kadar başarısız oldu ki…
Ve arkasından gelen Erdoğan’ın yıldızı o kadar parladı ki, Türk siyaset tarihinin en önemli aktörlerinden birisi oluverdi.
Bu seçimlerden sonra, Erdoğan’ın yerini alabilecek karizmada bir belediye başkanı göremedim açıkçası…
Bir ihtimal, Baykal sonrası CHP’de, İstanbul seçimini kaybetse de ciddi düzeyde sempati toplayan Kemal Kılıçdaroğlu ile bir süreç yaşanabilir.
Fakat, O’nun da yaşı çok ileri bence…
Erdoğan, İstanbul Belediye Başkanı olduğunda 40’ındaydı henüz…
20 yıl aradan sonra “demokrasi kuşağı”nda tıpa tıp aynı filmi izliyoruz diyemeyiz belki ama, sahne aynı, roller ayrı…
Gelelim bize…
Alanya’daki 17 belediyenin tamamına gittim seçimden sonra…
7’si eski başkan, 10’u yeni…
Eski yeni hepsinden aynı yakınmayı duydum; “Belediye borç batağında; bilmiyoruz nasıl çıkarız bu işin içinden…”
İstisnalar yok mu?
Elbette var.
Alanya Belediye Başkanı, “Ödemeyecek düzeyde borcumuz yok ama paramız da yok” diyor örneğin…
İkinci, hatta üçüncü dönem seçilen, Okurcalar gibi dördüncü dönem devam eden başkanlar, “kol kırılır yen içinde kalır” misali daha temkinliler.
Borç varsa kendi borçları…
Ödeyecek olan da kendileri…
Ancak, koltuğa yeni oturan başkanlar, “Yandık” diyorlar; “bu borçla nasıl hizmet üreteceğiz?”
Alanya’nın turistik nimetlerinden en az yararlanan Güzelbağ ve Emişbeleni belediyelerine içim acıdı doğrusu…
Yeni çıkartılan yerel yönetim reformu yasasıyla kapatılmanın eşiğinden dönen bu iki belediyede, “fukaralık diz boyu” tabiri caizse…
Bu dönem kimse belediyelerden hizmet beklemesin…
Belli ki, bir toparlanma ve yeniden yapılanma süreci yaşayacağız..... 

Yayın Tarihi
24.04.2009
Bu makale 662 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!