AYD Lisesi ve sokağı

İnsanların isimlerinin ölümlerinden sonra da devam etmesi mutlak surette arkalarında bir eser bırakmalarıyla mümkün…
Alanya’nın merhum duayen gazetecisi ve ilk Milli Eğitim Müdürü Babam Arıkan Yılmaz Dim de ölümsüzler arasındaki yerini aldı artık…
Ölümünden 3-4 ay önceydi.
Başkan Sipahioğlu’na, “Babamın durumu hiç iyi değil… O’nun yaşamı boyunca, gerek bir eğitimci ve gerekse bir gazeteci olarak Alanya’ya yaptığı hizmetler, en azından bir sokakta adını yaşatacak kadar değerlidir” demiştim.
Başkan da bana, “Haklısın” dedi ve adresi gösterdi.
Sokak isimlerini belirleme komisyonunun başkanı Hilmi Tokuş’a yönlendirdi beni…
Hilmi Tokuş, “Arıkan Hoca’nın adını verebileceğimiz bir sokak bulalım önce…” dedi.
Nazik, kibar ve herkese saygılı bir insandı rahmetli…
Kendisi yüzünden rahatsız olmasını istemezdi hiç kimsenin…
Bir başkasının adını taşıyan sokağın adı değiştirilsin, kendi adı verilsin; hiç istemezdi, böyle bir şeyi…
Ya isimsiz bir sokak bulacaktık ya da numarayla anılan…
Bu işi kendisine adeta görev olarak addeden sevgili Tokuş, bizden önce sokağı bulan kişiydi de aynı zamanda…
Dim Medya’ya 25 metreli caddeden en kestirme giriş olan 326’ncı sokağı görmüş ve “Sizce de uygunsa buraya verelim adını” demişti bana…
Gidip ben de baktım… Neredeyse her gün girip çıktığımız bu sokağın adı ilk kez dikkatimi çekmişti.
Sokak sakinlerinin 326’dan çok, Arıkan Yılmaz Dim adını benimsemeleri mümkündü üstelik…
Hem gazeteye hem de O’nun yıllarca yaşadığı muhite çıkıyordu ucu…
Sonuçta adını yaşatmaksa amaç; bundan daha iyisi can sağlığıydı yani…
Tokuş’un önerisini Belediye Meclis’i kabul etmiş, ölümünden haftalar önce kendisine de söylemiştim sokağa adının verildiğini…
Hasta yatağında, “vakur” bir ifadeyle karşıladı bu haberi…
“Sağolsunlar” dedi o kadar…
Her geçen gün ölüme daha çok yaklaştığının farkındaydı. Bu olayı da bir “ölüm frikası” olarak algılamıştı besbelli…
Alanya’nın “ölümsüzler” listesinde zaten varolan Arıkan Yılmaz Dim adı; nesiller boyu yaşayacaktı, bir küçük sokakta da olsa…
“Ahde vefa” da deniyor bu olaya…
Atalarımızı unutmamaya…
Geçmişi daima hayırla yadetmeye…
İnsanlığa ya da bir şehre emeği geçen, topluma malolmuş insanları topluma hep hatırlatmaya…
Ahde vefa…
Arıkan Yılmaz Dim adını yaşatmak için sokak adı kesmemişti ne bizi ne de O’nu…
Bir de okul yapmalıydık, O’nun adını taşıyan…
İşte bugün TBMM Başkanımız Mehmet Ali Şahin’in törenle açacağı Arıkan Yılmaz Dim Lisesi, rahmetlinin ölümünden önceki son isteğiydi.
Hasta haliyle Kaymakamlık’a kadar giderek protokolü de kendisi imzaladı üstelik…
Ölümünden sonra inşaata başlamak, tamamlamak ve açmak bize kısmet oldu ne mutlu ki…
18 derslikti protokol, ama biz 24 derslik yaptık…
Sadece ailemizin kaynaklarıyla değil, imece ile yaptık…
Arıkan Hoca’yı seven, O’nun rahle-i tedrisinden geçen çok kişi elini taşının altına koydu.
“Çorbama tuzum olsun” diyenler olmasa daha uzun yıllar sürerdi inşaat…
Emeği geçen herkese şükran borçluyuz. 
Şimdi, Alanya’nın en büyük okullarından birisi şimdi Arıkan Yılmaz Dim Lisesi…
Yaşasaydı da okulundaki cıvıl cıvıl o gençleri görebilseydi keşke…
“Baki, kalan kubbede hoş bir seda imiş!” diyor şair…
Okulunun kubbesinde gençlerin sesleri çınladıkça eminim O, edebi durağında rahat ve huzurlu uyuyacak.
Allah rahmet eylesin.
 
Yayın Tarihi
20.11.2009
Bu makale 2915 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!