Uyan Alanya uyan!

Alanya ekonomisi yıllardır kötüydü, bu defa kötünün de kötüsü

Turizme endeksli ekonomimiz “SOS” vere vere bugünlere gelmedi mi?

Ekonomimizi dışa açamadığımız ve yeni sektörler yaratamadığımız sürece kaderimize de razı olmak durumundayız.

Gazipaşa’da charter uçuşlarına açık bir havalimanı, tek başına Alanya’yı “birden bire” ekonomik refaha ulaştıracak bir “sihirli değnek” değil asla…

Alanya’nın ekonomik çöküntüden kurtulması sadece havalimanının devreye girmesiyle sağlanamaz.

Havalimanı açılır açılmaz Alanya’ya turist yağacak zannedenler fena halde yanılıyor.

Alanya’nın yıllardır çözümlenemeyen “yapısal” sorunları var.

İşyeri kiraları çok yüksek…

Mülk sahipleri bırakınız indirimi, bir de zam yapmanın peşindeler…

Bu kadar yüksek kiralarla esnafın ayakta kalması mümkün değil.

Bu gidişle birkaç yıl sonra Alanya’da ekmek yemek daha da zorlaşacak.

Alternatif ticaret şekillerine, sanayi ve üretim tesislerine yönelmek gerek…

İstanbul Sirkeci’de bile kiralar Alanya’dan düşük…

Sirkeci’de günde 3-4 milyon insan sirkülasyonu var; Alanya’da nüfus 150-200 bin…

Bu koşullarda Alanya’da ticari istikrarı sağlamak imkansız…

Bu yüzden aynı mekanda kiracı konumunda 5 yılını aşmış pek az esnaf görürüz.

Sürekli değişen bir ekonomik şablonda istikrarı ve başarıyı yakalamak ne mümkün?

Yıllar yılı kiracı olup da büyüyen kaç tane işletme var ki?

Plansız şekilde, fizibilite yapılmadan, iyi etüd edilmeden furya halinde açılan işyerleri, furya halinde kapanıyor.

Örnek mi?

Çok değil 3-4 yıl önce her köşe başında bir pastane açılıyordu.

Bugün ise her köşe başında bir pastane kapanıyor.

Atatürk ve Keykubat Caddeleri’nden geçen arabaları üniversitelere saydırarak ulaşım planı yapan zihniyet, Alanya’ya ne kadar pastane gerekli olduğunu araştırma gereği bile duymuyor demek ki!

Yazık bu insanlara…

Sermayeye de emeğe de yazık…

Ekonominin içine eden, moral ve motivasyon bırakmayan olaylar bunlar…

Bu konuda bir sosyal bilinç oluşması şart…

Odalar ve dernekler de işin içine girmeli…

Ve elbette Alanya’nın havalimanına kavuşması sonrasında, havadan turist yağmayacağı gibi, “imaj” ve “tanıtım” ağırlıklı çalışmalara daha da ağırlık vermeli…

Yeni projeler üretilmeli…

Cazibe ve çekim merkezleri oluşturulmalı…

Eğlence konsepti yeniden ele alınmalı…

Her yaşa hitap eden eğlence türleriyle, “bir eğlence şehri” yaratılmaya gayret edilmeli…

Unutulmamalı ki, hiçbir turist “havalimanı varmış” diye bir yere gitmez; O’nu mıktanıs gibi çekecek başka faktörler mutlaka olmalı…

Alanya’nın bir Kundu ya da Belek’i yok henüz…

Olsa bile, her şey dahil  konsepti ile gelecek turist esnafa katkı sağlamaz.

Alanya, mutlak surette kendi konseptini kendi yaratmak zorunda…

Havalimanını “kurtarıcı” gibi görmek yanlışına düşmeyelim; tek başına hiç bir şey çünkü…

Bu önümüzdeki süreci iyi değerlendirmemiz, iyi bir planlama ve stratejiyle mümkün olabilir ancak…

Aksi halde; el yordamıyla geldiğimiz yerden bir adım öteye gidemez, geri geri sayarız daima…

 

SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR.

Yayın Tarihi
18.12.2009
Bu makale 2135 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!