Çocukluk çağında erkek çocuk babasıyla, kız çocuk ise annesiyle özdeşleşir. Bunun sonucu cinsel kimlik ayrışır ve gelişir.
İlk aylardan başlayarak anne ve baba bebeğin cinsine uygun davranmaya özen gösterir. Kız çocuğunun saçına çiçekler takılır, renkli süslü kıyafetler giydirilir. Kız ve erkek çocukların oyuncak seçimleri farklılaşır. Kız çocuk “benim cici, tatlı kızım” diye sevilirken, erkek çocuk “benim aslan oğlum” diye övülür. Anneler erkek çocuklarına “ baban yokken evin erkeği sensin, beni sen koruyacaksın” derken kız çocuklarına “sen benim en iyi yardımcımsın” derler.
Bazı ailelerde bu özdeşleştirme modellerinin daha ileri götürülerek uygulandığı görülür; küçük erkek çocuklarının bebekle oynamasına bile izin verilmez. Bu tür ailelerde klişeleşmiş erkeklik imgesi; sporcu, güçlü, suskun, estetik kaygılardan uzak bir portre çizmektedir. Bu çizilen portreye uymak için çaba sarfetse de başarılı olamayan çocukların, önemli ruhsal sorunlar yaşaması söz konusu olabilir. Erkek çocuğunun sanata-piyano çalmak, bale yapmak vb.- eğilimi olması ya da delikanlının severek yemek pişirmesi, kendi düğmesini kendisinin dikmesi kadınsı davranış olarak etiketlenir,kız gibi olduğu için alay edilir.
Kadınsı davranış, bir erkeğin öteki cinse özgü davranışlarını alması, konuşması ve hareketleriyle öteki cinse benzemesidir.
Erkek çocuğun sağlıklı cinsel kimlik kazanması; önünde yeterli bir ya da birkaç erkek örneğin olmasıyla ilişkilidir. İlk ve en önemli örnek şüphesiz
Bu makale 8149 kişi tarafından okunmuştur.
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.