DÜŞ-ünü-YORUM

Ya internet olmasaydı?

Senin sayende neler öğrendik son on yılda. Bazen, ‘keşke bu kadarını da öğrenmeseydim, bu kadar yoğun bilgi fazla geliyor‘ dediğim de oluyor. Ama yine de sana bir teşekkür borçluyum.

 

Türkiye toprakları ile Tanrı arasında, azıcık torpil kokan, ziyadesiyle matematik, göğsümüzü kabartan bir hukuk varmış meğer.

 

Dünya Bor rezervlerinin 70%’i Türkiye’deymiş mesela. Koskoca yeryüzünün Türkiye dışında kalan kısmını es geçen bu ihsan ne büyük bir bahtiyarlık. Tamı tamına dokuz trilyon USD değeri var bu rezervin.

 

Dünya Titanyum rezervlerinin 70%’i de Türkiye’de. İlginçtir, bu rezervin maddi karşılığı da dokuz trilyon USD. Sana şükürler olsun Tanrım.

 

Bitmedi. Dünya Osminyum ( İnternete bu müthiş sırrı veren garibin Elementler tablosunu bilmemesi önemli değil. O element Osmiyum’dur. Ama aslolan halisane niyetlerdir. Vatan hainliğinin lüzumu yok) rezervlerinin de çoğu Türkiye topraklarının altında mışıl mışıl uyuyor. Gülmeyin tam 70%’i. Tam da dokuz trilyon Amerikan Doları.

 

Durun efendim. Bitmedi ki…

 

Dünya Feomidyum rezervlerinin de aynen 70%’i Türkiye’de kuzu kuzu yatıyor. Bu rezervin karşılığı da gıcır gıcır dokuz trilyon USD.

( Yahu kardeşim,vatan hainliği yapmayalım ama,Kimya’da Feomidyum adlı bir element yok. Sus münafık! Vatan haini misin sen? )

 

Bilim kurgu konusu olur bu yahu. Sanki uzayda bir element distribütörü var. Artık Türkiye’nin geometrik biçimi mi çok hoşuna gitti, 2000’li yıllarda işi gücü olmayan internet hastalarına ilham olmasını mı istedi, bilemem. Ama, stoklarında ne kadar bor, osminyum (gülmeyin), titanyum,feomidyum (gülmeyin yahu) var ise tamamına yakınını Anadolu topraklarına boca etmiş.

 

Bu mudur?

Vallahi bence budur…

Topraklarımızın altında 36 Trilyon USD nazlı nazlı yatıyor,haberimiz yok.

 

Coca Cola korkunç bir zehirmiş. Tuvalet bile temizlenirmiş. Hem de her tarafı pırıl pırıl yapmacasına. (Denedim, banyo yüzeyi sapsarı kaldı. Hay ben sizin komplo teorinize be!)

 

Yine Coca Cola. Bu markayı tersten okuduğunuzda İslam’a küfür varmış Yani Arapça’da aloc acoc İslam’a küfür anlamına geliyormuş.

 

 (Yapmayın be Kardeşim. Benim hayattaki en büyük zevklerimden birisidir, o koca bir yudum boğazımdan geçerken her noktanın cayır cayır yanması. Ardından ağız dolusu bir ‘ estağfurullahhh’. Dokunmayın Kolama )

 

Bu internet, belleğimize enformasyon sortilerine başlamadan önce, İç Düşmanlar olarak Komünistleri, dış düşmanlar olarak da Kahpe Yunan’ı, Moskof Gavurunu, kısmen Bulgarları bellemiştik.  İdare edip duruyorduk.

 

Al sana bir sürü yeni düşman.

 

Türkiye’ye şeriat getirmek isteyenler.İyi de, bir odak Türkiye’ye şeriat getirmek isteyenlerin müttefiki olarak İran’ı görüyor. Bir başka odak, ki düşman tespitinde aynı yöntemleri kullanıyorlar, ABD ve AB hainlerine karşı Rusya, İRAN, Hindistan, Çin ile aynı safta olmamızı öneriyor.

 

AB öncelikli düşmanlardan . Türkiye’yi bölmek isteyen mihrakların destekçisi . Hukukumuza karışıyor. Gümrük Birliği ile bizi sömürüyor. Bürüksel ( ben böyle telaffuz edenlerin yalancısıyım ) Nihai mutabakatında, gelecekte Türkiye topraklarında yeni devletlerin ortaya çıkması durumunda tam üyelik görüşmeleri için onları da muhatap kabul etmeyi madde olarak kayda geçirmişler.( Nihai Belgeyi günlerce inceledim, bu maddeyi bulamadım. Ama olsun. Ben onlardan iyi mi bileceğim? Belki İngilizcem yeterli gelmemiş olabilir.)

 

ABD baş düşman. Türkiye’nin karşılaştığı bütün sorunların tetikleyicisi. Şeytan. Türkiye’nin zayıf düşmesi için ortaya çıkan bütün terör örgütlerinin arkasında o var. Hepsini üstümüze salan ABD .

 

Geçmişte büyük sıkıntılara neden olan orman yangınlarını Yunanlılar çıkartıyormuş. Enteresan. Sen oralardan kalk, kıyılarımıza  gel. Akıl almaz yöntemlerle ormanlarımızı yak. Ne bir köylü, ne bir muhafaza memuru seni göremesin…

(İşin ilginç tarafı ise, Yunanlıların yaktığı ormanlardan açılan arazileri, o yöre köylülerinin tarla olarak kullanılmakta oluşu.)

 

Ermeniler Van yöresinde harıl harıl arazi kapatıyormuş. Gelecekte bir nüfus sayımı olduğunda, çoğunluğun Ermeni çıkmasını sağlayacaklarmış. Ardından ver elini Ermenistan.

(Amerika’da ve AB’deki insanca hayatı, yüksek standartları,teknolojiyi,huzuru sallayıp Van’a yerleşecek Ermenilere bravo yahu. Bu nasıl bir vatanseverliktir.? Eğer var iseler tabi.)

 

Ege ve Akdeniz’de ev ve arsa alıp yerleşen yaşlı AB vatandaşları da AB’nin Truva atıymış meğer. Gelecekte yeterli çoğunluğa ulaştıklarında, hooop, AB ve BM’ye başvurup,ayrı bir yönetim talebinde bulunacaklarmış Kendi yöneticilerini seçeceklermiş. Türkiye Hukukuna değil, AB hukukuna göre yargılanmak isteyeceklermiş.

 (Vay yaşlı zındıklar vay. Gören de o akça pakça saçları ve sakalları ile bunları ömürlerinin son demlerinde huzur aramaya geldiler sanır.)

 

GAP Bölgesi bütün Dünyanın iştahını kabartıyormuş. En fazla da İsrail’in. Doğu ve Güneydoğu Anadolu İsrailliler için vaad edilen topraklara dahilmiş. Eninde sonunda Büyük İsrail kurulacakmış. Gelecekte bu bölgelerde yapılması muhtemel bir plebisitte söz sahibi olmak için İsrail hamile kadınlarını gizli gizli Urfa Devlet Hastanesi’ne yatırıp, doğumları orada yaptırmaktaymış. Böylece, Urfa’da doğan Yahudiler vatandaşlık hakkına sahip olacaklarmış.

 

15 Milyon nüfuslu İstanbul’da kalan 3-5.000 Rum Ortodoks’un ruhani lideri Patrik, Ekümenik olabilmek için ABD ve AB’den destek istiyormuş. Ekümeniklik, ileride Vatikan benzeri bir Ortodoks Devleti kurmanın ilk adımı olacakmış.

 (Maazallah. 70 Milyon nüfus  içinde 3000 Rum.)

 

Dahası var. Türkiye’nin 81 Vilayeti misyoner kiliseleri ile dolmuş. Her sokakta bu kiliselerden varmış. Yahu sen de sadece Almanya’da 2500 cami açtın, adamlar ses çıkartıyor mu? (Karıştırma ! Vatan hainliğinin lüzumu yok.)

 

Özellikle turizmin yoğun işlerlik kazandığı kentlerde gizli odaklar genç kızlarımıza günlük cep harçlıkları veriyormuş. İstedikleri ise, türban takıp ana caddelerde, alış veriş merkezlerinde gezmeleriymiş.

 

Yakın gelecekte, bu hareketin devamı ise, İran’daki pastarlar benzeri paramiliter kuvvetlerin türbansız, açık saçık gezen kadın ve erkeklere saldırması ve onları yıldırma planı imiş . Hatta bu paramiliter kuvvetler işi çarşıda, pazarda, plajda gezinen turistlere saldırmaya kadar ilerletebilirlermiş.

 

( İnternet, sana binlerce teşekkür. Sen olmasan nasıl haberimiz olurdu bu tehlikelerden?)

 

Araya giriyorum. İnternetten öğrendiğimiz tehditleri sıralamayı bırakıp, ta içimden gelen bir soruyu seslendirmek istiyorum;

 

‘’Tanrım, Bor, Osminyum, Titanyum, Feomidyum dağıtımında Ülkemizin yeraltına gösterdiğin bu cömertliği, insanoğluna akıl dağıtırken neden esirgedin bizden?’’

 

Sahi unutmadan söyleyeyim.

 

Otuzuna gelmemiş Sergey Brin ve Larry Page,  internetten, bir garajda Google’ı kurup on yılda, Kırk Milyar Dolarlık bir Şirket yaratmak için yararlanıyor.

 

Bizimkiler içeride ve dışarıda  Türkiye düşmanı aramak için.

 

Bu kadar fark olsun canım.

Yayın Tarihi
16.06.2008
Bu makale 857 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Hayallerimzim dışa vurumu, içimizdeki korkuları aktarma ve iç dökme biçimi, aşk diye birseyin dile getirilmesi, yüzüne bakarak söylenmeyecek ne varsa sözyleyebildiğimiz tüm sözcüklerin cenneti , bastırılmış tüm duygularımızın ifade yeri... Bence en büyük ulusal psikoterapistimiz, sonra en güzel hayaller ülkesi, sonra herseyi konuşabilme yeteneğinin geliştirildiği yer... serserilik yapıp kaçamak yaşam özlemlerimiz... İnternet bizim herşeyimiz... Ulusal egolarımızı politikamızı içimizi dışımızı bazen yıkayıp bazen cok sesliliğe geçen bir demokratik ortam... Hiç bir zaman bizler bu kadar özgür olmadık tı.. Yaşasın İnternet demokrasisi... :))) birde tiryakiliği olmasa...yalnızlıkların özel mekanlarına saklanan milyonlarca insan... Onlar bir arada aile ve arkadaşlarıyla aslında kalabalıklarda yalnızlar... Ama En güzeli maskelerimizin olmadığı ve ne olduğumuzu gördüğümüz koca bir ayna...  Arkasındaki mumu elbet birgün yakacağız... Adil Bey teşekkürler... Bana bir solukta yazdırdınız... Herkesi amuda kalkmaya davet ediyorum. Oksijen yetersizliğ had safada zannedersem... Hoş kalın Nevin Kalafatoğlu

Nevin Kalafatoğlu 17.06.2008

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!