Unutmak Mümkün Olsaydı!

          Dün akşam İngilizce dersimi verdikten sonra, son yıllarda oldukça dikkatimi çeken ve özellikle öğrenmeyi istediğim Rusça dersine girdim.

Geç kalmama rağmen Öğretmenimiz; Aminat Midas, gayet hoş ve doğru kullandığı Türkçe’siyle de ünlüdür; beni gayet nazik bir şekilde derse kabul etti.

Sınıfımız hoş, esprili arkadaşlarla dolu. Öğretmenimiz de öğrencilere uyum sağlayınca, oldukça hoş zamanlar içersinde yeni bir dil öğrenmenin keyfini çıkarıyoruz. Zor şartlarda girebildim derse ama iyi ki girmişim; bir an için iş dünyasından uzaklaşıp, başka bir dünyada; bu sefer öğrenciliğin keyfini çıkarmaya başlıyorum.

Derken öğrencilerden bir arkadaşım, gayet de bilgili birçok konuda, bir takım sorular sormaya başlıyor hocamıza.

Özelliklede şu internette gösterilen “baş kesme katliamın” dan dan söz ediyor.

Hocamız hayatının çok büyük bir kısmını Rusya’da geçirmiş ve orada bir üniversitede “öğretim görevlisi” olarak yıllarca çalışmış. Yıllar sonra Türk eşinin de isteği üzerine, Türkiye’de yaşamaya karar vermişler.

Gayet yavaş ve düzgün Türkçe’siyle beni; belki de hepimizi şaşırtacak şeyler anlatmaya başlıyor. Kilitlenip kalıyoruz adeta.

Çeçenlerin Rusya’da çektiği alcılardan, zulümden söz ediyor. Karşılıklı bu savaşın tamamen Rusya’nın Çeçenlere başlattığı zulümden dolayı başladığını ifade ediyor ve anlattıkları gerçekten ilginç şeyler.  

İnternette gördüğümüz o sahneden sadece bir gün önce, iki çeçen bir tek mahkeme kararıyla idam edilmiş ve bu sahne tüm yerel televizyonlarda yayınlanmış ve tam ertesi günü “bu bir vahşetti ama bakın çeçenler ne yapıyorlar” dercesine bu baş kesme sahnesini görmüş. Ne ilginç değil mi? Belki de bunu yapan bir çeçen değil, belki de tamamen birini politik sebeplerle katlettiler ya da katliam falan yok!

Dayanamıyorum.

İnsanlara zulmediyorlar ve sessiz kalmalarını bekliyorlar. Akıl sahibi insanoğlu için ne kadar süre mümkün bu? Benim için bir günden fazla sürmez.

Zulmedene tepki göstermek, onurunu, gururunu korumak hangi insanoğlunda yok ki? O gurur ve onur değil mi kurtuluş savaşımızı başlatan.

Kimsenin, kimseyi öldürmeye hakkı yok, kabul ediyorum. Ancak sürekli zulme uğrayan toplumların bir gün isyan edeceklerini de bilmek gerekir. Çünkü neden çok basit, insanoğlu “düşünen ve hatırlayan” bir varlık.

Ne güzel olurdu belki de yapılanları unutuversek; ama ne mümkün? Unutmadığımız sürece de; bu bizim yaradılışımızın üstün özelliğidir; bu tür katliamlar olacaktır.

O halde neyle karşılaşacağımızı iyi düşünerek davranmalıyız, aksi halde ödeyeceklerimiz yaptıklarımızdan daha ağır olabilir.

Ders çok güzel; hem Rusça, hem Rusya,

Teşekkürler Aminat Hocam.

Yayın Tarihi
24.04.2012
Bu makale 2787 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Bütün dünyada dürüstlük adına yazan ve konuşan insanlar adına bu güzel sesleri bir araya getiren sevgili Seher Hocanın şahsında herkese teşekkür ediyorum. Hak ve adalet uğuruna yazdığınız bu güzel yazı ve sn. Yasin Ali er bey efendinin yorumu beni çok duygulandırdı. Ben çeçen değilim, fakat Çeçenistan?da üniversiteyi okudum ve Çeçenlerin ne kadar gururlu ve vatansever olduklarını bilmekteyim. Çeçenistan hakkında gerçekleri her fırsatta dile getirmek vefa borcu sayıyorum. Bu duygularıma tercümanlık yaptığınız için hassetten sonsuz teşekkürlerimi borç biliyorum. Bolşoye spasibo !!! Aminat Midas

Aminat Midas 30.04.2012

Önceki değerlendirmemi yazınızı yanlış algıladığım biçiminde değerlendirmemeniz adına bir küçük not ilave etmek istiyorum: Bazen bir antipropaganda bile vahşet içeren görüntülerin kastedilmesi ile birlikte sunulsa bile paropagandist bir yaklaşım olarak algılara nüfuz edebilir. Herkesin değerlendirmesi sizin, "ancak" diye başlayıp devam eden yorumunuza paralel bir gidişat arz etmeyebilir. O nedenle diyorum ki; "haklı davalara zalim düşmanlarından çok, ahmak taraftarları zarar verir" Tekraren saygılarımı kabul ediniz.

Yasin Ali ER 26.04.2012

Muhterem Hanımefendi! Sevgili dostum, arkadaşım, şair-yazar Yusuf ÖZCAN Bey'i gittiği her yerde takip etme alışkanlığım nedeniyle; sizin gibi cevval değerleri de okuma imkanı bulabilmenin huzuru ve bahtiyarlığı içindeyim. Gazetenizin(mizin) diğer değerli yazarları gibi sizin yazılarınıza da bakmadan geçmeyi saygısızlık addederim. Bir dil eğitimcisi olmanın rahatlığı ve akıcı üslubunuzla bu yayın organında müstesna bir yeriniz olduğu aşikar... Bu yazınızda vurguladığınız olgu aslında bana göre; kendi ülkelerinin dışında, bilhassa eğitim faaliyeti yürüten insanların kendi milletleri ile ilgili olarak yaptıkları propaganda çalışmasıdır. Üstelik herhangi sebeple olursa olsun düşmanlıkları olan milletlere de kendilerince düşman üretme faaliyeti yürütmekte olduklarına tanıklık ettiğinizi dile getirmeniz oldukça yürekli bir hareket... O Rus'un 400 küsur yıldır bağımsızlık mücadelesi veren bir milleti vahşilikle suçlaması ve bu anlamda kendince deliller sunmasının altında yatan şey, bir nebze bizim de paylaştığımız inançları aşağılamaktır. Bizim yabancı hayranı besleme beyinli, fikir fakirlerine ibretlik ve örnek alınası yaklaşımınız için sizi kutluyor, saygılar sunuyorum.

Yasin Ali ER 26.04.2012

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!