Bozuk saat günde iki kez doğruyu gösterir

         İleri gitmenin birinci şartı, başarı için gereken ortamı hazırlamaktır.

Dün gece, saatin biri ve biz hala çalışıyoruz. Ayağımın ince sızısı ara ara yıldırıyor beni. Ama yarına hazırlanması gereken işleri düşününce, unutmak zorunda olduğumu hissediyorum acımı.

Nedense yaptığım her işte, en iyisini yapabilmek benim için bir tutku olmuştur. Çoğu zamanda bir bilgi ve beceri sahibi olmak, bir başarı elde etmenin öncelikle başkalarına karşı görevimiz olduğunu düşünürüm.

Bunu başarmak için de mevcut yeteneklerimizi kendi haline bırakmamak şartı var.

Verimli tarlaların yabani otlarla baş başa bırakılması gibi olur bu.

O halde yeteneklerimizi geliştirmek, gerekirse bunun için gereken sıkıntılara katlanmak en büyük sorumluluğumuz değil mi? Bozuk saat bile günde iki kere doğruyu gösterir.

Her yetenek bir nimetse, onu küflenmeye terk etmek büyük bir nankörlük olmaz mı? Bu yeteneklerde başkalarının da payı var elbette.

Ancak unutulmamalı ki; her yetenek aynı zamanda bir “çalış” komutudur. Madenler işlenmek için var değil midir?

Nimetlerden şikâyet edenler için söylüyorum “ emanete ihanet değil mi?

Bazen öyle yetenekler görüyorum ki, kendilerine bir millet verilmiş gibiler.

O halde, bu sorumluluk gerektirir ve çalışmakta bu sorumluluğun birinci gereğidir.

Ayakları olmayanlar için de yürümek, görmeyen gözler için görmek, uykularını yenemeyenler için uykusuz kalmak gerektirir hayat.

Ve inanıyorum ki; ben de sizde, herkes bu şuurda olursak, başarmak için gereken her şartı hazırlıyor olacağız ve başarılı geleceğimizi yaratacağız.

Unutmayın; arılar peteklerini de kendileri yaparlar

Kolay gelsin…

Yayın Tarihi
07.02.2012
Bu makale 4860 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!