Saldım çayıra...

Başlıktaki sözün nasıl tamamlandığını, ne anlama geldiğini herkes bilir. Son dönemde Antalya kent merkezinde aynen böyle bir durum yaşanıyor.

Çıkardığı tabela yönetmeliğini uygulamak konusunda tam bir başarısızlık yaşayan Büyükşehir Belediyesi, reklam panoları (billboard, raket, megalight) konusunda da sanırım denetim işini Allah’a havale etmiş.

Oldukça yüklü miktarda para vererek Antalya’nın açıkhava reklamlarını düzenleme işini alan şirket, reklam panolarının sayısını işe başladığı günden itibaren yavaş yavaş, sindire sindire, alıştıra alıştıra öyle bir arttırdı ki biz kendimize geldiğimizde iş işten geçmişti. Şimdilerde elimizi sallasak reklam panosuna çarpar oldu.

Sayıyı o kadar alıştıra alıştıra arttırdılar, bizi öyle güzel uyuttular ki işin doğrusu ben, eşim Canan isyan edene kadar bu durumun farkına varmamıştım.

O söyledikten sonra dikkat ettim, hatta bazı noktalarda ve caddelerde saydım. Örneğin, Işıklar Caddesi’nin sonundaki Cender Otel’in önünde tam 8 tane raket, bir tane de megalight saydım. Bu raket denen reklam panolarının istilası Işıklar Caddesi boyunca ve Narenciye kavşağına doğru gidince de sürüyor.

Antalya kent merkezinde işlek caddelerde tam bir reklam panosu istilası yaşanıyor. Kenar semtlere gittikçe sayı azalıyor. Ama belediye bu işin kontrolünü ele almazsa önümüzdeki yerel seçimle birlikte Antalya’nın tüm mahalleleri istilaya uğrayacak gibi görünüyor.

Yalnız bu Amerikan firmasının bir konuda hakkını yememek lazım. Bir önceki firmaya göre reklam panolarında ve otobüs duraklarında kullandıkları malzeme hakikaten birinci sınıf.

Şimdi, ben şu sorularıma yanıt istiyorum.

Bu firma ile yapılan anlaşmada nereye kaç billboard, kaç raket, kaç megalight kurulacağı belirlendi mi? (Ki yanlış hatırlamıyorsam belirlendi)

Belirlendi ise sözleşme hükümlerine uyuluyor mu?

Ya da uyulup uyulmadığı denetleniyor mu?

Reklam panolarının sayıları mantar misali artmaya devam edecek mi?

Kent merkezini istila eden reklam panoları Büyükşehir Belediyesi İlan Reklam Yönetmeliği’ne uygun mu?

Son bir uyarıyı da bu firmanın reklam panolarını düzenleyen, afişlerini asan elemanlarının kullandığı araçlarla ilgili yapalım. Bu arkadaşlar, özellikle kavşaklarda ve otobüs duraklarındaki panoların afişlerini değiştirirken çok pervasız davranıyorlar. Araçlarını kavşak içleri ve otobüs duraklarına park etmekte sakınca görmüyorlar. Hani bu saydığım yerler babalarının malı ya. Trafik kuralları onlara işlemiyor. Bunun bir örneğine daha dün sabah işe gelirken tanıklık ettim. Kimse çıkıp da “Yok efendim biz panoları gece değiştiriyoruz” demesin.