Bile bile lades

Hava kirliliği göz göre göre geldi kapıya dayandı. Antalya?da hava sıcaklığı henüz soba-kalorifer yakmayı gerektirmiyorken başlayan kirlilik, birkaç derece soğumayla birlikte hemen üst seviyeye çıktı. Neden?

Arap yağı bol bulunca orasına burasına sürermiş de ondan.

Adamlar kömürü bedava bulunca yakmak için havanın iyice soğumasını beklemediler doğal olarak. Hava azıcık soğudu verdiler kömürü. Nasıl olsa bedava.

Önceki gece işten çıkıp eve doğru giderken Havaalanı Yolu?nda Demokrasi Kavşağı?nı geçer geçmez kendimi bir duman bulutunun içinde buldum. Neredeyse göz gözü görmüyordu. Şimdiden hava böyle kirlenirse, daha da soğuk olduğunda ne hale geleceğiz düşünmek bile istemiyorum.

Birkaç hafta önceki yazıda vurgulamıştım. Antalya?da hava kirliliğinin boyutu her yıl daha da artıyor. Çünkü devlet, yoksulları soğuktan korumak amacıyla olduğu söylenen bedava kömür dağıtımı işini giderek abartıyor. Dağıtılan kömür miktarını her yıl katlayarak arttırıyor. Bu yıl Antalya?da 18 bin ton kalitesiz (dağıtanlar kalitesiz olduğunu kabul etmiyor) kömür yakılacak.

Antalya Valiliği yıllardır Sosyal Yardımlaşma Vakfı aracılığıyla bu kömür dağıtımı işini organize ediyor ama nedense kentte kömür yakılmasıyla ilgili bir refleks geliştirmiyor.

Kışı çok soğuk geçiren kentlerin valiliklerinde bu refleks vardır. Örneğin Isparta Valiliği her yıl kış yaklaşırken kömür yakma ile ilgili kuralları düzenler ve medya aracılığıyla açıklar. Soba ve kaloriferlerin hangi saatlerde yakılacağı ve hava sıcaklığı kaça düşerse yakılabileceği hakkında kurallar belirlenir ki kirlilik insan sağlığını tehdit etmesin.

Ben bugüne kadar Antalya Valiliği?nin böyle bir bildiri yayınladığına şahit olmadım.

Antalya Valiliği?nin böyle bir refleksinin olmaması, bu kömür dağıtma işi başlayana kadar normaldi. Çünkü kentte hava kirliliği diye bir sorun yoktu.

Şimdi bedava kömür dağıtıp kirliliğe neden olan devlet, dağıttığı kömürün nasıl yakılacağıyla da ilgilenmek zorunda.

Antalya Valiliği, vakit geçirmeden (turizmin başkenti için utanç verici olsa da) hava kirliliği kontrol komisyonunu toplamalı ve kentte kömür yakmayla ilgili kuralları belirleyip takipçisi olmalıdır.

Kimse çıkıp da ?Antalya?da hava kirliliği, sınır değerlere ulaşmıyor? demesin.

Sizin kullandığınız cihazlar istediğiniz telden çalıyor olabilir ama bizim burnumuzun direği öyle demiyor. Kim ne derse desin Antalya?da hava kirliliği (akşam saatlerinde) insan sağlığını tehdit eder boyuttadır.

Antalya?da 12 ay turizm yapalım diyenler, bu hava kirliliği sorununu nasıl halledecekler o da ayrı bir konu.