Özür dilerim, Mehmedim
Senin topluca katliamına
Tepki gösteremeyeceğim
Sesimi bile çıkaramayacağım için…
Çünkü adı en az,
Arap dilindeki kadar
Yeni kıtaların efendilerince de lanetlenmiş bir Ulusun;
İçinde kalmış son ince telinden çıkan
O yürek titreten ninnisinde
Uyumanın sana konfor sayıldığı
Oğulusun sen…
İçimde, kendi ellerimle ördüğüm
Yüksek utanç duvarlarımı aşıp
Senin ölümüne saygı göstermemi bekleme benden
Beni anla
Ve kendimden utançlarıma saygı duy lütfen …
Daha ne istiyorsun
Şehit dedik işte sana
Basında boy, boy yer alan bedenine bakıp
İçten ya da değil göz yaşı akıttık
Üstelik tam da kandil günü
Gömdük bedenini toprağa
Dualarımızı da topluca bahşettik
Bu kadarı da yetsin artık sana…
Türk olmaya dair duyduğum utanmışlıklarımı anla
Hem;
Türklük de nedir ki
Tu kaka…
Yanlış zamanda, yanlış kimlikte can verdi bedenin
Şimdi, devr-i moda Kürtlüğü kışkırtmak
Palazlandırmaktan yana
Hatta açıkça
Seni katledeni teröristlikten
Kahramanlığa el birliğiyle evirtecek kadar
Uluslar arası hukuk ve demokrasi kavramlarını
Bir kereliğine ve bize özgü olmak üzere
Çarpıtarak salaklığımızı tescillediğimiz
Devir bu devir
O kadar ki hatta
Adana da, Antep de, Urfa da doğduğun için
Türk olabilme ihtimalinin kafadan sıfırlandığı
Kolaycı ve ama bulanık bir
Kimlik bunalımı devri…
Anlayacağın kendini Kürt sanmanın
Dayanılmaz hafifliğine bahşedilmiş
Bir devir
Sana Mehmetçik de diyemeyeceğim artık anla beni
Anla beni, Çünkü
Gerçekten “kim” olduğuna dair bilgilenmeden
Kendini ‘Kürt sanma’ tercihini işaretlediğinden
Seni katletmeyi hak belleyen Haso
Rahatsız oluyormuş, onu var eden efendilerin söylediğince
Bakma sen algılarımızın karışmış görünüşüne
Türkmen renk- desenli puşi örtünüp süslenmiş
Şu dilberlerin işveyle
Yeni albümü satsın diye
İçinde yer alacak Kürtçe parçaların
Muştusunu verdiğine
Her şey bu kadar açık ve gerçekken
Anla beni
“En fazla bir yol sürer yirminci asırlılarda ölüm acısı” demiş ya usta*
Ötesini bekleme benden
Hatta şunu bil ki
Kendi varoluşumun
Kimliğimin öyle bir, utancındayım ki ben
BİZ olamayışım da işte bu yüzden
Sağcı oldum, solumdan
Anarşist oldum, geleneğimden
Sosyalist oldum, faşistimden
İslamcı oldum Türklüğümden
Beşiktaşlı oldum fenerliliğimden utandım
Böylece
Tam tamına elli senelik bir emekle
Tuğla, tuğla
Kendi içime
Utançlarımdan ördüğüm
Bir duvarla
Kendime en büyük düşman oldum ben
Kendi şeytanımı yarattım
Ve kendimi onun
Diline sakız
Eline oyuncak yapıp da
Verdim ben
Ol şeytan
Ol utançlarımın tuğlalarından
O duvarı Üzerime yıktı da artık
O yüzden işte Mehmedim
Sana bile ninni söyleyemem
Sokaklara çıkıp da seni sahiplenemem ben
* Nazım Hikmet