DÜŞ-ünü-YORUM

Devlet Kutsal mıdır?

Ben Devletim

Yani, tapu işlerine bakarsın, hava tahmin raporları yayınlarsın, eğitim işlerini düzenlersin, içeride suç işlenmemesi için gereken kolluk kuvvetlerini istihdam edersin, ülke dışından gelebilecek tehditleri önlemek için silahlı bir güç oluşturursun, insanlarımızın sağlık gereksinimlerini temin edersin, bunlar için de biz sana vergi verir, kaynak sağlarız.

Bu çok basit bir tanımlama oldu. Daha da ötede bir kurumum ben. İnsanı aşan bir anlamım vardır.

 

İnsanı aşan diyorsun, ama sana gereken bütün kaynaklar, para, emek, bizden çıkıyor.

İnsanlığın ideal düzenini sağlamak adına varım ve bu sizin aklınızın alamayacağı kadar üst seviyede bir misyondur.

 

Yani sen kutsal mısın?

Evet! Ben Devletim.

 

O zaman sen Tanrı tarafından yaratılmış olmalısın.

Hayır, beni insanlar yarattı.

 

O zaman nasıl bir kutsallık bu?

Ben olmazsam insanlık huzur bulamaz. Barış olmaz. Kargaşa alır başını gider.

 

Ama kargaşayı, kıyımları hep sen örgütlüyorsun. Savaş kararlarını sen alıyorsun.

Kendimi korumak için.

 

Ama arada insanlar ölüyor.

Bunlar, insanlığın yararına, onlar için olan ölümler.

 

Yani, insanlar kendilerinin huzuru ve barış için ölüyor, öldürüyor öyle mi?

İnsanlığın geleceği ve mutlu bir Dünya uğruna olur böyle şeyler.

 

Aklım almadı. İnsan insanı insanın mutlu olması için mi öldürüyor?

Çoğunluğun mutluluğu için arada fedakarlık yapmak gerekir.

 

İyi de, kimin fedakarlık yapacağına ve kimler için kimlerin öleceğine kim karar veriyor?

Gönüllüler var, görevliler var, çıkar işte böyle.

 

O zaman birileri kurban, birileri kasap; bu rol dağıtımını kim yapıyor?

Ben.

 

Sen kimsin?

Ben Devletim.

 

E seni ben yarattım. Ben kendi mutluluğum için seni neden beni ve başka insanları öldürmekle görevlendireyim?

Ben senin geleceğin için varım. Ben kutsalım.

 

Dönüp dolaşıp aynı yere geliyoruz. Sana bu kutsallığı Tanrı mı verdi?

Hayır, siz insanlar.

 

E o zaman biz senin efendin oluyoruz.

Hem öyle, hem öyle değil.

 

Seni ortaya çıkaran biziz. Seni besleyen biziz. Senin bütün gereksinimlerini sağlayan bizi ve sen buna rağmen kalkıp bize kutsallık taslıyorsun. Sanki asıl efendi sen mişsin gibi.

Ben olmazsam ortalık anarşiye teslim olur. Kan gövdeyi götürür. İnsanlar birbirine girer.

Tam tersi, sen varsın diye kan akıyor Dünyada. Her Devlet kendisinin en Devlet olduğunu kanıtlamak için savaşlara, katliamlara karar veriyor.

Dünya düşmanlarla dolu, bunu unutma.

 

Kim karar veriyor kimin kime düşman olduğuna?

Ben.

 

Nedir kriterin?

Toprak. Sınır. Bayrak.

 

E daha dün bize düşman diye gösterdiklerinde bugün kucaklaşıyorsun.

Ülkeler arasında kalıcı düşmanlık ya da dostluk yoktur zaten.

 

E dostluğun ya da düşmanlığın süresine kim karar veriyor?

Ben… Devlet.

 

Aynı zamanda karşındaki diğer devletler tabi.

Buna hiç girmeyelim.

 

 

Savaş için öne sürdüğün kavramlar insan hayatından önemli mi?

Elbette. En önemli kavramlardır bunlar.

 

Kimin için?

İnsanlar için elbette.

 

Ama bu kavramlarda insan ürünü. Onların zihninden çıkıyor. Onlara bu derin ve önemli anlamları yükleyen de insan.

Öyle, ama her taraf düşman dolu.

 

Düşman tanımın nedir?

Beni yok etmek isteyenler.

 

Seni mi sadece?

Ülkeyi… Bayrağı… Dilimizi..

 

Ülke bayrak dil hepsi insan için değil mi?

Bazı insanlar hain olur, onları yok etmek dedim.

 

Hain? Kime göre?

Bana göre.

 

Sen kimsin?

Devlet.

 

Yani?

Sizi yöneten kutsal kurum.

 

Yani Eğitim Bakanlığı, Polis, Asker, Meteoroloji Dairesi, Tapu Dairesi, Ulaştırma Bakanlığı, bunlar kutsal mı?

Devlet bunlardan daha ötede bir kavramdır.

 

Ne var bunlardan daha ötede?

Evrensel bir görev. Düzen. Disiplin.

 

Bunlar mı kutsal?

İnsanlığın barış içinde yaşaması da.

 

İyi de aynı yere döndük. Savaşları sokaktaki boyacı, marangoz, hemşire çıkarmıyor ki.

Devlet kutsaldır.

 

Seni ben yarattım. Ben seçiyorum. Ben maaşlarınızı ödüyorum. Bu nasıl kutsallık?

Hepsi senin için.

 

Sen sadece geçmiş birkaç yüzyıla ait geçici bir senaryosun. Kendini kutsal diye yutturan bir seçkinler sürüsünden başka bir şey değilsin. Sen de sorgulanıyorsun artık. Ve insanlık daha küresel, daha insani bir senaryoyu devreye aldığı an biteceksin. Zulmünle, sebep olduğun kan ve gözyaşı ile tarih olacaksın. Bunu bil.

Yayın Tarihi
06.08.2010
Bu makale 4412 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!