Bunlar bizi salak mı sanıyor?

Cindoruk, “Ağlamasını çok beğendim. Birinci sınıf melodram artisti gibi ağlıyor. Melodram Kumpanyası'ndaki Manukyan da böyle ağlardı. Önce tıkanır, sonra boşalırdı. Çünkü numaradan yapıyordu" dedi.

Hah şöyle…

Nerelerde kaldınız?

Özlemiştik bu tarzı. Bir daha hiç duymayacağız diye üzülüyorduk. Ne güzeldi o dönemlerin siyasi söylemi…

O ona “ hökümatın başı” derdi. Öteki “ onlar Küçük Turgut ile uğraşsınlar”.

Ne güzeldi o günler…

Kulağımızın pası silindi.

Budur… Türkiye’nin sorunlarını çözecek siyasi yöntem bu cümlelerde kendini ifade ediyor.

Türkiye çok gergin, tehlikeli bir virajdan geçiyor…

“Ağlamasını çok beğendim. Birinci sınıf melodram artisti gibi ağlıyor. Melodram Kumpanyası'ndaki Manukyan da böyle ağlardı. Önce tıkanır, sonra boşalırdı. Çünkü numaradan yapıyordu"

Dünyada dengeler değişiyor… Tek kutuplu dünya tarih oluyor. Herkes safını belirliyor…

“Ağlamasını çok beğendim. Birinci sınıf melodram artisti gibi ağlıyor. Melodram Kumpanyası'ndaki Manukyan da böyle ağlardı. Önce tıkanır, sonra boşalırdı. Çünkü numaradan yapıyordu"

Ortadoğu yeniden şekilleniyor. Herkesin kendine göre bir hesabı var. Kimin kiminle müttefik olduğu belli değil. Üst düzey politika ve liderlik gerekli…

“Ağlamasını çok beğendim. Birinci sınıf melodram artisti gibi ağlıyor. Melodram Kumpanyası'ndaki Manukyan da böyle ağlardı. Önce tıkanır, sonra boşalırdı. Çünkü numaradan yapıyordu"

Askeri/Sınai kompleks tarihe gömülüyor. Sosyal endüstriler liderliği ele alıyor. 25 yaşında bir çocuk çıktı, 600 milyon kişinin üye olduğu bir sosyal paylaşım sitesi kurdu. Değeri 100 milyarlarca dolar ile ölçülüyor… Türkiye internetin neresinde?

“Ağlamasını çok beğendim. Birinci sınıf melodram artisti gibi ağlıyor. Melodram Kumpanyası'ndaki Manukyan da böyle ağlardı. Önce tıkanır, sonra boşalırdı. Çünkü numaradan yapıyordu"

İnsanlık teknoloji ile artık çağları gün gibi aşıyor. Dünya bir global köye dönüştü. Ulus devletler sorgulanıyor. İnternet ve küresel şirketler dünyayı tek bir ağ ile bütünleştirdi.

“Ağlamasını çok beğendim. Birinci sınıf melodram artisti gibi ağlıyor. Melodram Kumpanyası'ndaki Manukyan da böyle ağlardı. Önce tıkanır, sonra boşalırdı. Çünkü numaradan yapıyordu"

Tıp aklın almayacağı atılımlar arifesinde. Bakterilerin dnalarını modifiye edecekler. Organik işlemciler ortaya çıkacak. Bunları insan bedenine yerleştirip doktor bakteri olarak kullanacaklar. Belki de beyin hücrelerine müdahele edip ölümsüzleştirecekler.

“Ağlamasını çok beğendim. Birinci sınıf melodram artisti gibi ağlıyor. Melodram Kumpanyası'ndaki Manukyan da böyle ağlardı. Önce tıkanır, sonra boşalırdı. Çünkü numaradan yapıyordu"

Philips, içinde mikroişlemci olan akıllı bir hap üretti. Hapta, batarya, kablosuz radyo, pompa ve ilacın vücudun belli bir noktasına belli bir zamanda yayılmasını sağlayan ilaç deposu bulunuyor. Kapsül, bir sensör aracılığıyla mide asiditesi ölçümü yapabiliyor. iPill bir dış alıcıya lokal ısı raporu verebiliyor.

“Ağlamasını çok beğendim. Birinci sınıf melodram artisti gibi ağlıyor. Melodram Kumpanyası'ndaki Manukyan da böyle ağlardı. Önce tıkanır, sonra boşalırdı. Çünkü numaradan yapıyordu"

Biz hala nelerle uğraşıyoruz. Ülkemiz kan banyosu yapıyor. Güneydoğu’muzdaki sorun artık ‘ kart...kurt…’ ile geçiştirilemiyor. Orada bir sıkıntı var. Çözmemiz gerekir. İnsanlar ölüyor. Bu kan durmalı…

“Ağlamasını çok beğendim. Birinci sınıf melodram artisti gibi ağlıyor. Melodram Kumpanyası'ndaki Manukyan da böyle ağlardı. Önce tıkanır, sonra boşalırdı. Çünkü numaradan yapıyordu"

Suriye, Lübnan, Ürdün ile vizeler kalktı. Geçen yıllara göre bu ülkelerden gelen turist sayısı üçe, beşe katlandı… Ticaret gelişiyor. O sınırdaki Kentlerimiz zenginleşiyor…

“Ağlamasını çok beğendim. Birinci sınıf melodram artisti gibi ağlıyor. Melodram Kumpanyası'ndaki Manukyan da böyle ağlardı. Önce tıkanır, sonra boşalırdı. Çünkü numaradan yapıyordu"

Bir yanda Brezilya, Türkiye..Dünyanın ağası bilinen güçlere kafa tutuyor gibi… Ne oluyor?

“Ağlamasını çok beğendim. Birinci sınıf melodram artisti gibi ağlıyor. Melodram Kumpanyası'ndaki Manukyan da böyle ağlardı. Önce tıkanır, sonra boşalırdı. Çünkü numaradan yapıyordu"

Bu tarz 1970lere aittir. O zaman biraz kabul görürdü. Köylü yığınlar bu tarzı duydukça kendilerinden geçer, liderlere biat ederdi.

Sayın Cindoruk ölmeden önce biraz mutlu olmak istiyor galiba.

Haydi biz de 1970’lerde gibi yapalım. Biat edelim. Bu sözleri alkışlayalım. “ Helal olsun, nasıl geçirmiş lafı” diyelim. Sevelim… Saygı duyalım… Hürmette kusur etmeyelim.

Unutmadan;

Çevremizdeki siyaset adamlarının yaşlarını yazmak geldi içimden…

Medvedev- 45

David Cameron 44

Sarkozy- 55

Polonya Başbakanı- 53

Makedonya Başbakanı- 40

Bize yukarıdaki veciz politik cümleleri hediye eden muhterem kaç yaşında dersiniz?

Tam tamına yetmiş yedi…

Başka yazacak bir şeyim yok.