Zırva tevil götürmez

Recep Tayip Erdoğan değil Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, toplum gösterilerinde 10. Yıl Marşı yerine mehter takımının gösteri yapmasını önermiş. Şimdi Osmanlı’nın ihtişamı ile cumhuriyet birbirinden ayrılamaz. Biri olmasa idi öteki olamazdı. Tabi son padişah Vahdettin’in ve son sadrazam Damat Ferit’in sonunda İngiliz gemileri ile yurttan kaçmaları da Osmanlı’nın ihtişamına gölge düşüren ve aslında kara bir leke olarak tarihimizden silmemizi gerektiriyor. Bülent Arınç, Türkiye Cumhuriyeti’nin ataerkil düşmanıdır. Bu düşmanlık kendisinin Menemen’de Devrimci genç Asteğmen Kubilay’ı şehit eden derviş Mehmet kökeninden geldiği iddialarına yakışan bir iddiadır. Ben defalarca kendisinden bu iddianın doğru olup olmadığını sordum fakat hiç cevap alamadım. Sukut ikrardan gelir. Kimse atalarının sözlerinden mesul tutulamaz. Ama malum soydur çeker.

Malum Bülent Arınç, Kubilay’ı şehit eden güruh başı ve bundan dolayı da o güruhu yargılayan, idam ettiren Divan Harbin reisidir. Bu yüzden de Arınç, Muğlalı Paşayı hiç bağışlamamış ve Van’ın Özalp ilçesindeki kışladan adının kaldırılmasını istemiştir. Ve de neticede maalesef rahmetli Muğlalı Mustafa Paşa’nın adı kaldırıldı. Bu da acaba cumhuriyetin faziletleri gereği miydi? Ama şimdi gün uğursuzların! Ne var ki ne iki ayyaş kelimeleri gerçek de eğreti durduğu gibi rahmetli Muğlalının kışladaki adları da eğretiymiş.

Gün Uğursuzun. Zırva tevil götürmez sonunda hakiki tarih de yalanlar ve yalancılar tarafından değiştirilemez.
Bu iktidar için “Geldikleri gibi gidecekler” derdik. Gerçi tramvay dolusu bindirilmiş oylar ile iktidara geldiler ama gidişat o ki sonunda çöp kamyonları ile tarihin çöplüğüne yuvarlanacaklar. Ne kendileri rahat etti ne de ülkeye huzur getirdiler. Sonunda dayansın ehli ki kubur.