Kritik günler

Güzel ülkemizde hangi gün "kritik" olmadı ki? Son yıllarda hangi günü şöyle hadisesiz, olaysız yaşadık… Ne zaman geleceğe umutla bakabiliyoruz? Bahar gelirken, gelecekten PKK'nın kanlı eylemlerini arttırmasından başka ne beklentimiz, hangi umudumuz var?
Kötümserlik, şom ağızlılık, kavga ortamı baştan "kokuyor"! Sayın Başbakanın her konuşması ülkede gerginlikleri tetikliyor, kaçınılmaz olarak ayniyle mukabele görüyor! Başbakanın Seul'a giderken söyledikleri ve her alanda “vaatleri”, "açılımları" da muhakkak yeni tartışmalara sebep olacak.
Erdoğan, Seul'a giderken "Darbeleri araştırmak için bir Meclis Komisyonu kurulacağını" söyledi. Acaba şu sırda neden icap etti. Kulağına kar suyu mu kaçtı? Geçmiş "darbelerin", "askeri müdahalelerin" araştırılmadığı, didiklenmediği tarafları mı kaldı? Şimdi “failleri” yargılanmakta. Asıl bu müdahalelere yol açan olaylar ve faktörler araştırılmalı ve ders alınmalı… Mesela, "laikliğe karşı eylemlerin odağı olmak" gibi!
***
Amerika'nın ünlü New York Times gazetesinin başyazında "Önümüzdeki bir kaç ayın çok önemli olacağı" belirtilmiş. Sadece bu gazetede değil bütün dünya medyasında da genellikle bu gözlem –tarafına göre- bu yorumlar veya umut var!
***
New York Times; "Türkiye’nin demokrasisi, farklı ve kutuplaşmış bir halkın haklarını ve özgürlüklerini garanti etmekten hâlâ uzak. Bu zayıflıklar, yeni bir Anayasa ile başlayarak düzeltilmelidir. Önümüzdeki birkaç ay hayati olacak” diyor…
Ancak yeni Anayasa düzeltecek mi, yoksa bozacak mı?
İşte mesele bu!
***
İlerideki en büyük gözle görünür tehlike, Orta Doğu'da özellikle Suriye yüzünden büyük bir savaş çıkması, hatta daha önce, Erdoğan'ın bu konudaki işgüzarlığı yüzünden olayın Türkiye'ye bulaşması.
PKK/BDP/APO/Karayılan açıkça bir iç savaş çıkarmaya hazırlanırken, bu hakikaten “kritik” hatta ölümcül olabilir.
İddiaya göre Suriye'de 2 milyon Kürt var. Erdoğan'ın Suriye Başkanı Esad'a karşı çıkması, Esad'ın şimdi PKK ile ittifakına ve Suriyeli Kürtlerin de PKK saflarında, Türkiye'ye karşı kullanılmasına sebep olabilir.
İran konusu da ülkemiz bakımından netameli…
Gelecek günler, aylar gerçekten kritik ve tehlikelere gebe. Türkiye için hazırlıklı ve birlik olmanın zamanı. Kısır tartışmalardan ve iç gerginliklerden kaçmanın zamanı… Ve Ordumuza, komutanlarına en fazla ihtiyaç duyulacak zaman.
"Korkusuz Kaptan" farkında mı?
***
Başbakan İstanbul'da Harp Akademilerinde gizli bir ortamda konuşma yaptı… Söylediklerinin içeriğini çok merak ediyorum. Mesela, PKK-Kürt sorunu konusunda “hem mücadele hem müzakere” doktrinini anlatmış mıdır?