Hatipler ve imamları

Türk Ordusu'nun geleneksel yapısına bir darbe!
 
***
 
Kimsenin, gençlerin mübarek dinimizi bilerek, dindar olmalarına itiraza hakkı olamaz. Mübarek dinimiz, Türk milletini millet yapan öğelerden başta gelenidir... Askerlerimiz düşmana, "Allah Allah" diye hücum eder... 
 
Şimdi Türk Ordusu'nda itiraz; vesayet dönemleri bitti ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel de "sivil otoriteye" topuğundan yüreğine kadar bağlıdır!
 
Erdoğan maksadını gizlemeye de gerek görmüyor... Denizli'de yeni bir İmam Hatip Okulu'nun açılışında dedi ki: "Türkiye genelinde millet artık İmam Hatip Okullarıyla kucaklaşıyor. Bu okullarla hasret bugün sona eriyor... Milletin bu okullarından ürkenler, öcü gibi görenler maalesef bu okulların kapılarına kilit vurmuşlardı. Orta sınıfı kapattılar, katsayı getirdiler. İmam hatiplerin önünü kesebilmek için tüm meslek okullarına, vebalı muamelesi yaptılar. Bugün tekrar imam hatip okullarının milletimize hayırlı olmasını cenabı Allah'tan dilerim".
 
Ben de bu okulların Cumhuriyete ve Türk Ordusu'na hayırlı ve faydalı olmasını diliyorum!
 
İki senaryo var. Birinde mekan imam hatip okulları ve yoklama. Erdoğan'ın adı okununca bütün öğrenciler "Burada, içimizde" diyor. İkinci mekan, Harp Okulları. Gazi Mustafa Kemal'in ismi okununca, bazı yeni öğrenciler susuyorlar!..
 
***
 
Erdoğan, aynı konuşmasında terörden ve teröre karşı başarılardan da bahsetti. Ordunun yüzlerce deneyimli subayı içeride iken gerçekten başarı!
 
Ancak gerçekten bir savaş haline gelen bu mücadelede başarı, öldürülen teröristlerin sayısı ile ölçülemez. Bugünkü mümbit zeminde bizler her şehit cenazesinde göz yaşı dökerken PKK ve BDP, ölülerini orduya ve Cumhuriyete karşı bayrak yapıyorlar. Ölenlerin sayısı onları ilgilendirmiyor, aksine kinlerini bileyliyor!
 
Onlar böyle iken bizim her şehidimizin arkasından gözyaşı dökmemizi zaafımız ve bezginliğimiz telakki ediyorlar...
 
***
 
Erdoğan'ın Habur fiyaskosu açılımından sonra yeni terörle mücadele açılımı, stratejisi...
 
Başbakan ayrıca terör örgütünün silah bırakması halinde operasyonların duracağını ifade etti
 
Acaba bu yeni "açılımın" tehlikelerin farkında mı? Buna göre PKK eşkıya değil, T.C. devletinin karşısında savaşın bir "tarafı"! Ve herhalde Oslo müzakerelerindeki mutabakata göre "sen silahı bırak, biz de operasyonlardan vazgeçeriz" anlaşması yapılacak. Bu anlaşmada gözlemci, hakem kim olacak? PKK'nın bıraktığı silahlar verenlere geri mi gidecek?
 
Buna çocuklar değil kargalar bile güler...
 
Ve asıl can alıcı -bütün bu açılımlara son verecek- soru; Kürtçüler-PKK silahları sureta bıraksalar da "Büyük Kürdistan"dan vazgeçerler mi?

Yayın Tarihi
19.09.2012
Bu makale 7792 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!