PSİKİYATRİST

Yüz Kızarması Önlenebilir mi?

İnsanların Dikkatini Çekmek Çok Da Kolay Değildir

“Kalabalık yerlere girer girmez, her zaman bir ya da iki kişi bana bakıp gülüyor. Neden bakıp güldüklerini merak ediyorum. Ve bu da yüzümün kızarmasına neden oluyor. Başka bir şeye gülüyor olabilecekleri aklımdan bile geçmiyor.”

Kendinizi büyüteç altında inceleniyor gibi düşünebilirsiniz. Aslında çoğu zaman insanlar başka şeylere gülerler. Biz, düşündüğümüz kadar dikkat çekmeyiz. Aslında birisinin dikkatini gerçekten çekmek istediğimizde ne kadar da zordur.

 İNSANLARIN AKLINDAN NELER GEÇTİĞİNİ BİLEMEZSİNİZ

“Üstümde çalışan insanlar bana her ne kadar cana yakın davransalar da onlarla konuşurken yüzüm çok daha kötü kızarıyor. Bana yaklaşır yaklaşmaz yüzümün pancar gibi kızardığını gördükleri zaman benim için üzüldüklerini biliyorum.”

İnsanlar sizin hakkınızda tamamen farklı şeyler düşünüyor olabilirler, hatta onu düşünmüyor bile olabilirler, işlerini, yakında yapılacak toplantılarını, özel sorunlarını düşünüyor olabilirler. Her yüz kızarmasını insanlar olumsuz değil olumlu olarak değerlendirebilir.

İnsanların düşüncelerini ve tepkilerini her zaman olumsuz yönde değerlendirmeyin. İnsanların eleştirileri, yorumları, kendi özgüven ve kişisel sorunlarından kaynaklanıyor olabilir. Kendinizi suçlamayın.

Yüzümün kızarması kendime güvenimi etkilediği için çalıştığım işlerde kalıcı olmamı zorlaştırdı. Bir şirkette işe başlamıştım ve her şeyin iyi gittiğini düşünüyordum ama insanlar sürekli yüzümün kızarması hakkında yorum yaptıkları için o işyerinden ayrılmak zorunda kaldım. Yorumlar beni etkiledi hatalar yaptım.

YÜZÜNÜZÜN KIZARMASI ZAYIF OLDUĞUNUZU GÖSTERMEZ

“Geçmişte yüzüm kızardığında ve insanlar yorum yaptığında yüzüm daha da çok kızarıyordu, utanmama neden olan şey buydu. Şimdi kendime, bu benim değil, onların sorunu diyorum.”

Duygusal yaralanmalar sizi endişelendirmesin. Darbeler sizi yıldırmasın, tekrar kendinize gelebilirsiniz, hatta düşündüğünüzden daha dayanıklı bile olabilirsiniz.

“İnsanların içinde tek kelime edemem. Çünkü herkes bana bakacak, yüzüm kızaracak.”

Kendinizi sıkmayı bırakabilirsiniz. Ne düşündüğünüzü söyleyebilirsiniz. Herkesin aynı fikirde olmayabilir.

Övgüleri iltifatları kabul edin. Siz, kendiniz, iyi özelliklerinizi görmezden gelseniz de başkaları bunları fark edebilir.

Çoğu zaman kötü özelliklerimizi yaptığımız hataları hatırlarız; iyi özelliklerimizi görmezden gelip başarılarımızı unuturuz. Güçlü ve zayıf yönlerinizi tanıyın. Her insanın iyi ve kötü özellikleri vardır. Zayıf yönleriniz yerine güçlü yönlerinizin ve başarılarınızın ön plana çıkarabilirsiniz.

Bazı özelliklerimizi zayıflık olarak nitelendirmeye eğilimli olduğumuz için başka insanların da bu özelliklerimize karşı duyarlıyızdır, diğer insanlar bunların farkında olmayabilirler.

Dikkatin her zaman üzerinizde olduğunu düşünmeyin. İnsanlar çoğu zaman kendi düşünceleriyle baş başa kaldıkları için herhangi bir durum onları tamamıyla endişelendirebilir.

ÇÖZÜM NEDİR?

Olumsuz durumlar karşısında duygularınızı yönetebilmeyi öğrenebilirsiniz. Çevremizdeki olaylar, olumsuz konuşan, eleştiren insanlar her zaman olacaktır. Bu şartlar altında sizin düşünce sisteminizde, kognisyonlarınızla yorumlamalarınız önemlidir.

Gevşeme egzersizleri ile bedeninize olumlu odaklanmayı ve kontrol edebilmeyi öğrenebilirsiniz.

Kendinize kısa vadeli ve uzun vadeli hedefler koyabilirsiniz. Bu bir yaşam biçimi oluşturmak için gereklidir. Gerçekçi ve ulaşılması mümkün olan hedefler koyabilirsiniz. Giderek hedefinize doğru ilerleyin ve attığınız her adımda kendinizi ödüllendirin.

 Yüzünüz kızardığı için gerçekten yapmak isteyip de yapamadıklarınızın listesini yaparak hedeflerinizi belirleyebilirsiniz. Başarmak istediğiniz şeylerin öncelik sırasını siz belirleyin. Bunun için ne kadar çok adım atmanız gerektiğini önemli değildir.  Adımlarınızı atmadan önce, gevşeyerek ve düşüncelerinizi düzenleyerek kendinizi hazırlayın.

Unutmayın ki siz olayları sadece yaşayan pasif bir obje/ nesne değilsiniz. Her insan benzersizdir ve kendinden sorumludur.

Çok çaba gerekirse de kendimizi verirsek tüm yaşamımızı değiştirebiliriz. Yaşamın sizi ıskalamasına izin vermeyin.

Siz kendinizi olduğunuz gibi kabul etmezseniz hiç kimse etmez. Kaygılar için en yaygın kullanılan tedavi yöntemi kognitif (bilişsel) davranışçı terapidir. İşlevsel ve alternatif düşünmenin yeni yollarını keşfetmede destek olur. Pozitif davranış kazanmaya yardımcı olur.

 

Yayın Tarihi
04.04.2019
Bu makale 2453 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!