PSİKİYATRİST

Sorumluluk Bilinci Gelişimi

SORUMLULUK;

  1. Bireyin uyum sağlaması,

v Üzerine düşen görevleri yerine getirmesi,

  1. Daranışlarının başkaları üzerindeki etkilerini ve sonuçlarını üstlenmesidir.

Hemen hemen her annenin hayalinde; eve geldiğinde giysilerini olması gereken yerde çıkartıp, olması gereken yere asan, çantasını olduğu yere bırakmayan, biraz dinlendikten sonra ödevlerini yapan bir çocuk vardır.

Hayallerimizi gerçekleştirmek için çoğu zaman çocuklarımızı bir kalıba sokmaya çalışırız ve maalesef çocuklarımızın çoğu bu kalıba girmek istemezler.

            Anne sürekli ‘’hadi’’diyen, yapılması gerekenleri hatırlatan bir amir konumuna ; çocuk da ‘’tamam’’ diyen ama harekete geçmeyen, oyalanan, kaytarmak için planlar yapan bir çocuk haline dönüşür.

Karamsar tablo pek çok ebeveyn için hiç de yabancı olmayan bir durumdur.

ANNE BABALARIN YAPTIĞI DAVRANIŞ HATALARI

  1. Sorumluluk duygusu kişilik gelişimiyle doğru orantılıdır.

v Anne-babanın çocuğa karşı aşırı koruyucu tutumu, çocuklarda bağımsız bir kişiliğin gelişmesini engelleyebilir.

v Anne – babaya göre çocuk hep küçüktür, hep yapamaz.

v Yemeği yedirilir , ayakkabısı giydirilir.

v Acıktığına, üşüdüğüne, uykusunun geldiğine hep annesi karar verir.

v Okula giderken çantası taşınır, ödevini unuttuğunda anne yetiştirir.

v Çocuk küçük yaştan itibaren kendi sorumluluklarını aşama aşama öğrenemediği için gerektiğinde sorumluluğunu taşıyacak donanıma sahip değildir.

v Yeterince olgunlaşmadığı için birden bire yüklenen görevler ağır gelir.

v Yapmayı reddetmese bile yıllardır onun adına alınan kararlar, yürütülen sorumluluklar yüzünden beceremez.

v Gereğinden fazla korumak, onu sorunları ile baş başa bırakmamak, gelişimini engellemiş, yarar yerine zarar vermiştir.

v Anne-babaların hataya izin vermeyen, hep mükemmeli bekleyen tutumları çocuklar üzerinde ciddi bir kaygı yaratmaktadır.

v Çocuklar yanlış yapma kaygısıyla birçok şeyi denemekten çekinmekte bu da uyum sorunlarına neden olabilmektedir.

  1. Benlik algısını da olumsuz yönde etkiler ‘’başarısızım’’, ‘’yeterince iyi değilim’’ algısının gelişmesine neden olabilir.

DÜŞÜK BENLİK KAYGISI OLAN BİR ÇOCUK ; 

  1. Başarısızlık kaygısı e güçsüzlük korkusuyla görevden, denemekten kaçar.

v En ufak bir hayal kırıklığında yaptığı işten vazgeçer.

v Başarısız olacağına inandığında yalan söyler.

v Başkalarını suçlayarak, bahaneler ileri sürer.

  1. Sosyal olarak geri çekilir, arkadaşlarından uzaklaşır.

NELER YAPILABİLİR?

  1. Sorumluluk yaşamın ilk yıllarından itibaren kazanılan e küçük adımlarla geliştirilen bir beceridir.

v Çocuklar, nasıl yüzmeyi suya atlayarak öğrenemezlerse, sorumluluklarını yerine getirmeyi de birden öğrenemezler.

v Ufak ufak başlamalı, sorumluluklar yavaş yavaş arttırılmalı ve çocuğun bu sorumlulukları üstlenmesinin ne kadar güzel sonuçları olduğunu görmesi sağlanmalıdır.

v Çocuklara yaşına uygun sorumluluklar verilmelidir.

v Hazır ve yapalabilir olduklarında çocuklara yeni sorumlulukların öğretilebilir

v İki yaşında bir çocuk yatağını toplayamaz, kendi kendine giyinemez ama beş yaşında bu talep edilmelidir.

v Çocuğun her istediğini almak ve her istediğini yapmak ve rastgele harçlık vermekten kaçınmak gerekir.

v Her istediğine çaba göstermeden sahip olabileceğini bilmek sorumluluk almaktan kaçmasına ve doyumsuzluğa neden olur.

v Çocuklara gün boyunca nelerden sorumlu olduğunu açık bir dille anlatılmalıdır

v Sorumluluklarını yerine getirip getirmediği izleyin.

v Yaptıkları bir alışkanlık oluncaya kadar yardım etmek için zaman ayırın.

v Çocuk bunu yardımsız ve talimatsız yapar hale geldiğinde takdir edin, olumlu yönlerini pekiştirin.

v Kararlı ve tutarlı olun. Çocuğa bir sorumluluk kazandırmak sabır isteyen yorucu bir uğraştır.

v O günkü durumunuza göre davranır, kararlılığınızı koruyamazsınız , çocuk hangi duruma göre davranacağını bilemez.

v Tutarlı, kararlı, gerçekçi olunmalıdır.

v Anne-babanın ilgi ve onayı istenilen davranışların öğrenilmesinde anahtardır.

v Çocuklar her zaman olumlu ilgiden destek almazlar, bazen anne-babanın kızdığı onaylamadığı bir davranışı yaparak olumsuz ilgi alarak istemeyen bir davranışı sergilerler.

v Çocuklara ne yapmamalarını değil de, ne yapmaları gerektiğini söylemek önemlidir

v Olumsuzdan gitmek olumsuz davranışı istemeden pekiştirmeye neden olabilir.

v Olumlu davranışa odaklanmak, istenilen davranışı geliştirmenin en etkili yoludur.

v Çocuğun olumsuz davranışına odaklanmak yerine o davranışın arkasındaki ihtiyacı anlamaya çalışmak önemlidir.

v Çocuklara sorumlulukları öğretirken motivasyonu unutmamak gerekir.

v Yapması keyifli olan, sonucunda takdir görecek davranışlar ile ilgili sorumlulukları kazandırmak daha kolaydır.

v Örneğin masayı krmaya yardım etmek, masayı temizlemeye ve kaldırmaya yardım etmekten daha eğlencelidir.

v Öğretmek istediğiniz davranış ne olursa olsun mümkün olan en basit basamaktan başlayın

v Eğer çocuğunuzun odasını toplamasını istiyorsanız öncelikle işleri basamaklandırın.

v Birinci basamak, oyuncakları kutularına yerleştirmek

v İkinci basamak, kirli ve temiz çamaşırları ayırmak, kirlileri kirli sepetine, temizleri ait oldukları yerlere yerleştirmek olabilir.

v Seçme şansı verin.

v Çocukların kendi hayatları üzerinde söz sahibi olmalarını sağlarsanız verdikleri kararlar ile ilgili sorumluluk almalarına ve kendilerine olan güvenlerinin gelişmesine yardım edersiniz.

v Kendileri için uygun olanı seçme becerisini kazanmaları önemlidir.

v Ayrıca alternatifler arasında seçme şansları olduğunda alınan kararı benimseyip uygulama olasılıkları daha fazladır.

v Süt içmek istemeyen bir çocuğa “mavi kulplu bardakta mı, yoksa kırmızı bardakta mı süt içmek istersin?” dediğimizde çocuk bunlardan birini seçecektir.

v Çocuğun okul yaşantısında ve ev ödevlerine göstereceğiniz ilgi onun okula verdiği değeri ve önemi arttıracaktır.

v Ev ödevlerini önemseyin çünkü öğrencinin başarısını arttırır, ona sorumluluk ve öz disiplini öğretir.

v Çocukların işlemiş oldukları dersleri, okul dışında tekrar ederek ya da konularla ilgili egzersiz yaparak, düşünme becerilerini güçlendirmeye ihtiyaçları vardır.

  1. Çocuk ‘ÇALIŞMAYA e OYUN’a ayrı ayrı zaman ayırarak programlı yaşama özendirilmeli, ‘’ödev saati’’ ve ‘’oyun saati’’belirlenmelidir.

Çocuklarımızın sorumluluk bilincinin gelişmesi için sabır, disiplin ve öğretmenleri ile iyi bir iletişim içinde bulunmak oldukça önemlidir.

 

Uzm.Dr. Sevilay ZORLU

Psikiyatrist &  Psikoterapist

www.neorezonansantalya.com

www.antalyaterapipsikiyatri.com

www.antalyacinselterapi.com

Şirinyalı Mh. İsmet Gökşen Cad.

1528 S. Şahbaz Apt. K:2 D:5

Tel: 0 242 316 98 99

Yayın Tarihi
02.02.2019
Bu makale 2245 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!