“Diğer
insanları umursuyor muyum? Bu zor bir soru. Ama, evet sanırım gerçekten
umursuyorum… ama duygularımın bana engel olmasına izin vermiyorum.Yani ben de
herkes kadar sıcak ve ilgiliyim, ama şunu da kabul edelim ki herkes sizi
kazıklamaya çalışıyor…Kendinizi korumak için tetikte olmalı, duygularınızı bir
kenara bırakmalısınız. Diyelim ki bir şeye ihtiyacınız var ya da biri size bir
kazık atıyor… belki sizi soymaya kalkıyor… icabına bakarsınız… yapılması
gerekeni yaparsınız…Birini incitmek zorunda kalsam kendimi kötü hisseder
miyim?Evet bazen. Ama çoğunlukla, eee (gülüyor)… en son bir böceği ezdiğinizde
ne hissettiniz? “ (adam kaçırma ve
gasptan ceza almış bir antisosyalin ifadesi).
Antisosyal kişilik bozukluğu (ASKB)
15 yaşından önce başlayan, yaygın bir antisosyal davranış ve pişmanlık duymadan
başka insanların haklarını çiğneme ile belirli bir bozukluktur. Ciddi sosyal
sorunlara yol açtığından, tüm kişilik bozuklukları içinde en önemlilerinden
biridir. Bozukluk, yalnız psikiyatrist ya da psikologların değil,
sosyologların, hukukçu ve kriminologların da öteden beri ilgi ve dikkatini
çekmiştir.
Geçmişte bu hastaları tanımlamak için, psikopat, sosyopat, asosyal ya da dissosyal gibi değişik terimler kullanılmıştır. ‘’Psikopat’’, Türkçe’ de halk dilinde
yerleşmiş yüklü bir sözcüktür. Ve kullanımından kaçınmak gerekir.
DSM-IV
Psikiyatrik tanı sistemine göre;
A-Belirtilerden
üçünün ya da daha fazlasının olması ile belirli 15 yaşından beri süregelen,
başkalarının haklarını saymama ve başkalarının haklarına saldırma örüntüsü:
1. Tutuklanmasını gerektirecek eylemlerde tekrar tekrar bulunmakla belirli,
yasalara uygun toplumsal davranış biçimine ayak uydurmama.
2. Sürekli yalan söyleme, takma isimler kullanma ya da kişisel çıkarı,
zevki için başkalarını atlatma ile belirli dürüst olmayan tutum.
3. Dürtüsellik ya da gelecek için tasarılar yapmama.
4. Yineleyen kavga, dövüş ya da saldırılarla belirli olan kolay öfkeye
kapılma ve saldırganlık.
5. Kendisinin yada başkalarının güvenliğini umursamama.
6. Bir işi sürekli götürememe ya da mali yükümlülüklerini tekrar tekrar
yerine getirememe ile belirli sürekli bir sorumsuzluk
7. Başkalarına zarar vermiş, kötü davranmış ya da başkasından bir şey
çalmış olmasına karşı ilgisiz olma ya da yaptıklarına kendince mantıklı
açıklamalar getirme ile belirli vicdan azabı çekmeme.
B-Kişi en az 18 yaşındadır.
C-15 yaşından önce başlamış
davranım bozukluğu kanıtları vardır.
D-Antisosyal davranış sadece
Şizofroni ya da bir Manik epizodun gidişi sırasında ortaya çıkmamaktadır.
KLİNİK
ÖZELLİKLER
Antisosyal, bir toplumda, suç,
ayıp, günah ya da ahlak dışı sayılan davranışları tekrarlamaya eğilimli
demektir. Ancak diğer kişilik
bozukluklarından farklı olarak 15 yaşında önce ortaya çıkan davranım bozukluğu
tablosunu göstermiş olmalıdır. Hasta her türlü suçu işleyebilir. Bunlar
tutuklanmasını gerektiren ağır suçlar olabilir. En çok görülenler, hırsızlık,
gasp, saldırganlık, ırza geçme ve diğer cinsel suçlardır. Bazen de yalnızca
ahlak, işleri ya da okul kurallarını çiğnemekle sınırlı olabilir. Bu suçları
sonuçlarına aldırmıyormuş gibi tekrar tekrar işler. Birçok hastanın sabıka
kaydı çok kabarıktır. Verilen cezalardan ders almaz. Örneğin, belli bir suç
nedeni ile hapse girer fakat hapiste aynı suçu işlemeye devam eder.
Başka insanlara karşı sorumluluk, sadakat ve dürüstlük duygusu yoktur.
Verdiği sözleri tutmaz, durmadan yalan söyler ve insanları kolayca aldatır.
Başkalarının iyi niyetinden yararlanır. Yalanı yüzüne vurulunca utanmaz. Dolandırıcılık, sahtekarlık insanları
yalnızca zevk için aptal yerine koyma gibi davranışlar sıktır. Kumar oynarsa
hile yapar. Başkalarının yerine geçerek insanları aldatma ve birden çok isim
kullanma gibi davranışlar da görülebilir. ASKB olan hastalar eşlerine de bağlı
değillerdir. Nikahlı ya da nikahsız sık eş değiştirebilirler. Parasal
yükümlülüklerini yerine getirmezler.
Bu hastaların çoğu işinde tutarsızdır;çalışacak
iş olduğu halde işe girmez. Eğer bir işe girecek olursa, işi aksatması ya da
diğer disiplin bozucu davranışları nedeniyle çabuk kovulur. Bazen de kendisi
nedensiz işi bırakır. Geçinebilmek için ya parası olan bir yakınını sömürür ya
da yasadışı yollardan para kazanır. Örneğin, karısını çalıştırır ya da yaşlı
annesinin emekli maaşını ( bazan zorla )
alır. Zayıf gördüklerinden haraç alır.
Dürtüsellik her alandadır, sonuçlarına
aldırmıyormuş gibi davranır. Aklına estiği gibi gezer. Bazen serseri gibi
dolaşması yüzünden, sabit bir adresi yoktur. Kendisinin ya da başkalarının
güvenliğini düşünmez. Heyecan ve uyarılma açlığı nedeniyle, tehlikeli
serüvenlere atılabilir ya da önüne gelenle yatabilir. En kötü özellikleri kolay öfkelenme vardır. Sebepsiz yere
öfkelenir ve insanlara saldırır. Kolay kavga çıkarır, karşısındakini yaralayabilir.
Hastanın saldırganlığından en çok zarar görenler genellikle ailesi ve
çocuklarıdır. Çocuğu varsa, ebeveynlik görevlerini de genellikle yerine
getirmezler.
Yaptıklarını yüzünden pişmanlık ya da
suçluluk duymaz. Başkalarına verdiği zararı rasyonalize eder. Bu nedenle bu
bozukluğu, bir tür vicdan ya da süperego yokluğu gibi düşünmenin uygun olduğu
da ileri sürülmüştür. Asla ders almaz,
ceza vermenin etkisi olmaz. Pişmanlık gösterileri genellikle sahtedir. Alkol ya da madde bağımlılığı ya da kötüye kullanımı
çok sık gelişir. Alkolizm tabloyu daha ağır bir görünüme sokabilir. Antisosyal
davranışlarının önemli bir bölümünü alkollü iken yapabilir.
Parafililer ; cinsel sadizm gibi, genel
popülasyondan daha sık görülür ve cinsel suçlarının nedenini oluşturabilir.
Ağır vakaların çoğu ömrünü hapiste geçirir. Bunların doğal olmayan yollardan (
kaza, intihar ya da başkasının elinden ) ölme olasılığı daha yüksektir. Yaş
ilerledikçe tablo bir miktar ‘’sönme ‘’eğilimi gösterir. Saldırganlık,
irritabilite ve cinsel suçların sıklığı azalır.
PSİKOPATİNİN
ANAHTAR BELİRTİLERİ
DUYGUSAL/KİŞİLERARASI
§ İçtenlikten uzak ve yüzeysel olma
§ Benmerkezcilik ve büyüklük duygusu
§ Pişmanlık ya da suçluluk duymama
§ Empatiden yoksunluk
§ Aldatma ve yönetme eğilimi
§ Sığ duygular
TOPLUMSAL
SAPKINLIK
§ İçgüdüsellik
§ Davranış denetimlerinde zayıflık
§ Heyecan ihtiyacı
§ Sorumluluk almama
§ Erken dönem davranış sorunları
§ Yetişkinlikte antisosyal davranış
NEDENLERİ:Anne-babasız büyümüş çocuklarda, örneğin sokakta ya
da yetiştirme yurtlarında büyümüş ya da tutarlı bir ebevyn eğitimi görmemiş
çocuklarda ileride bu bozukluğun ortaya çıkması olasılığı daha yüksektir.
Babada alkolizm olması, çocukken cinsel ya da fizik olarak sömürülmüş olma ve
çocuklukta dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu olması diğer
yatkınlaştırıcı etkenlerdir.
İkiz,
evlat edinme ve aile çalışmaları genetik etkenlerin önemli bir rol oynadığını
göstermiştir. Hastaların birinci derece akrabaları ASKB, genel nüfustan daha
sık görülür. Hasta bireylerin erkek çocuklarının ASKB geliştirme olasılığı daha
yüksektir. SIKLIK:Amerikan
ECA çalışmasında ASKB % 2-3 , erkeklerde
% 3-4 daha sık bildirilmiş. Ancak bir görüşe göre tanıda saldırganlığa fazla
önem verilmesi, birçok kadın hastanın atlanmasına neden olmaktadır.Türkiye’de
bir kent popülasyonundan çekilmiş 954 denek üzerinde yapılan bir çalışmada %
3,erkeklerde %5.3, kadınlarda da % 0.4
bulunmuş.
HUKUKSAL DURUM:ASKB vakaların cezai ehliyetlerinin tam olduğu
kabul edilir. Bir suç işlemeleri halinde ( suç sırasında tabloya bir psikoz
ilave olmamışsa ) cezalarını tam olarak çekerler.
TEDAVİ:ASKB, tedavi umudu en az olan kişilik bozukluğudur.
Tedavi amacıyla bir genel psikiyatri servisine yatırılmaları faydadan çok zarar
verir. Agresivite nöbetlerini kontrol etmek amacıyla (özellikle EEG bozukluğu
da varsa ) psikiyatrik ilaçlar kullanılabilir. Batıda, cezaevi koşullarında
uygulanan bazı davranışçı ‘’ düzeltme’’ programlarının yararlı olduğu ileri
sürülmüştür.
Uzm.Dr. Sevilay ZORLU
Psikiyatrist &
Psikoterapist
www.antalyaterapipsikiyatri.com
www.antalyacinselterapi.com
Şirinyalı Mh.
İsmet Gökşen Cad.
1528 S. Şahbaz
Apt. K:2 D:5
Tel: 0
242 316 98 99