DÜŞ-ünü-YORUM

Vizyon kavramına işkenceye son!

Yaşam, bazı kavramlara sözlüklerde yazılanlardan daha derin anlamlar yükler.

 

Kültürler arası yolculuğunu tamamlayan bir kavramın, size geri döndüğünde, dilden dile yaşadığı sevişmelerle birçok kez hamile kaldığını ve yepyeni anlamlar doğurduğunu fark edersiniz.

 

Gelgelelim, kavram üretmekte kısır olan entellerimiz, bir de üretilen kavramları hiç yakışmayan cümlelerde kullanmayı marifet sayar.

 

Güzelim kavramlar, derinliğini keşfedemeyen dillerde pek bir sakil kalır.

 

Acemi ağızlarda çiğnenmekten tadını da, formunu da kaybetmiş gevşek bir sakıza dönüşürler.

 

Vizyon kavramı böyledir.

 

İŞKENCE GÖREN KAVRAM

 

Ülkemiz özelinde vizyon, anlamından soyutlanmış, Beyaz Türklere özenen gençlerin ağzında olur olmaz kullanılan orta malı bir kavrama dönüşmüştür.

 

Çoğu genç, vizyonun kurumlara ait bir kavram olduğunu bilmemekte, kişisel karizma ile karıştırmaktadır. Farklı ve anlaşılmaz olma dürtüsü kavramlara tecavüzü bile olağanlaştırmıştır.

 

Bu hafta, DİL adına iletişim cephesine atılalım, VİZYON kavramını, içerdiği derin anlamların üstünde yükselen tahtına oturtalım. Gençlerin bu kavrama reva gördükleri sözel işkenceye de bir son verelim.

 

VİZYON KURUMLARLA İLGİLİDİR, KİŞİLER İLE DEĞİL.

 

Sektörden örnek vermek gerekirse, Sheraton, Hilton, Four Seasons vizyonu olan, bu vizyonu yaşayan ve yaşatan kurumlardır.

 

1958 yılında ABD’nin Bentonville kasabasında açılan Dime&Nicklestore isimli dükkandan, bugün, sadece Şükran Günü’nde 2.5 milyar USD ciro yapan bir deve dönüşen Wal Mart, vizyon kavramını bayraklaştırmış bir şirkettir.

 

Yine 1950’lerdeki küçük elektronik atelyesinden doğan SONY’yi bu noktaya taşıyan güç, yaratmış olduğu  vizyondur.

 

150 yıllık mazisi, yerkürede insanların günde 3 milyar kez temasta bulunduğu ürün yelpazesi ile, Procter&Gamble da vizyon kavramının kutbudur.

 

Başarıyı olağanlaştıran şirketlerin ortak paydası, değişen koşullara göre uyarladıkları strateji ve yöntemlerin ötesinde, TEMEL DEĞERLERE ve TEMEL BİR HEDEFE sahip olmalarıdır.

 

Bu seçkin kuruluşlar, değişir, uzun süreli başarılar elde ederken, yaslandıkları dinamik çekirdeği korumaya özen gösterirler. Süreklilik ile değişimi yönetebilme becerisi, bir VİZYON oluşturabilme potansiyeline sıkı sıkıya bağlıdır.

 

VİZYON, korunması gereken çekirdek ile ilerlemenin yönü arasında sarsılmaz bir rehberlik sağlar.

 

Doğru kullanılan ve doğru tanımlanan VİZYON iki temel bileşenden oluşur. ÇEKİRDEK İDEOLOJİ VE ÖNGÖRÜLEN GELECEK.

 

ÇEKİRDEK İDEOLOJİ

 

Bir kuruluşun karakteridir. Ürün ve Pazar döngülerini, teknolojik gelişmeleri, hevesleri, bireysel liderliği aşan kalıcı bir kimliktir. Yukarıda sayılan şirketleri yaratanların en önemli ve uzu soluklu katkısı Çekirdek İdeolojidir.

 

SONY kurucusu Masaru İbuka;

“ Kim olduğun, nereye gittiğinden daha önemlidir”

 

Büyürken, merkezileşirken, kollara ayrılırken, Dünya’ya açılırken şirketi bir arada tutan tutkal işlevini yerine getirir. Çekirdek ideolojiyi oluşturan iki alt kavramdan söz edebiliriz.

 

İlkeleri belirlerken ilham veren temel değerler ve kuruluşun varlığını rakiplerinden farklılaştıran temel hedef.

 

TEMEL DEĞERLER

 

Kurum çalışanları açısından içgüdüseldir. Pazarın dayatması ile değil, şirket kurucularının inançları sayesinde doğmuştur. Şirketin ne için var olduğunu açıklarlar. Rekabetten, yöneticilik tarzından ve mevcut halden bağımsız olarak ifade edilirler.

 

Temel değerler ile stratejileri ya da değişime açık şirket kültürünü karıştırmak sık rastlanılan bir yanılgıdır.

 

Temel değerleri belirleme çalışmalarını, en başarılı, en sevilen ve şirket kültürünü en çok içselleştirebilmiş elemanlar hazırlar. Düşünün ki, şirketinizi bir başka gezegende yeniden kuracaksınız. Uzay aracında 5 kişilik yer var. Kimleri seçerseniz, biliniz ki, şirketin temel değerlerini onlar hazırlamalıdır.

 

Walt Disney’in temel değeri hayal gücüdür.

Sony’nin temel değerlerinden birisi öncü olmaktır.

 

TEMEL HEDEF

 

Temel hedef şirketin ruhu ile ilgilidir. Çıktılar, müşteriler ile ilgisi yoktur. İnsanların, şirket için çalışma motivasyonunu arttırır. Para kazanmanın ötesinde anlamlar içerir. En az 100 yıl korunmalıdır. İşin aslına bakarsanız TEMEL HEDEF’e asla ulaşamazsınız. Bu hedefi belirlerken, şirketin en değerli çalışanları ile işbirliği yapmanız yerinde olur. Şöyle bir sorunun cevabı TEMEL HEDEF olabilir;

“ Şirketin temel hedefi ne olmalı ki, emekli olmak için yeterince para ve neden olmasına rağmen burada çalışmayı sürdürmek için şiddetli bir arzu duyabileyim?”

 

NİKE’ın temel hedefi, rekabet, zafer ve rakipleri geçme duygusunu yaşatmaktır. Şirketin ismi de bu hedefi anlatmaktadır sanki. Nike,  Antik Yunan’da Zafer Tanrıçasıdır.

 

ÖNGÖRÜLEN GELECEK

 

10 -30 yıllık cesur bir hedef ve bu hedefe ulaşmanın nasıl bir şey olacağına dair canlı bir tarif. Bir yandan görülebilir, gerçektir, canlıdır, ama bir yandan da henüz gerçekleşmemiş rüyaları, arzuları ve umutları içerir.

 

Bütün enerjinin tek bir noktada toplanmasını sağlar. Takım ruhunu canlandırır. Bir varış noktası vardır. Çalışanlar bu noktaya vardıklarını anlatamasalar da hissederler ve bunun için çaba harcarlar.

 

Somut, enerji verici ve yoğundur. Fazla açıklama gerektirmez.

 

POZİTİF HEDEFLER, REKABET İÇEREN HEDEFLER, MODELLEME ve DÖNÜŞÜM başlıkları altında dört değişik kategoride oluşturulabilir.

 

Dünya çapında en iyi hizmet veren yaygın bir zincir olmak bir pozitif hedeftir

Adidası yıkmak bir rekabet hedefidir.

Sektörde Rizt Carlton marka değerini yakalamak bir modelleme hedefidir.

Otelcilikte edilgen konumdan sıyrılıp yön veren konumuna gelmek bir dönüşüm hedefidir.

 

Çoğu zaman Temel Hedef ile Öngörülen gelecek birbiri ile karıştırılır. Ama, bir kıyaslama yapmak gerekir ise, Temel hedef, gökteki yıldızlardır, öngörülen gelecek tırmanılacak çok yüksek bir dağ.

 

Gelecek öngörüsü bir risk içerir. Başarı sarhoşluğu. Öngörülen geleceği yakaladığında çoğu şirket bir yenisini oluşturmakta zorlanır.

 

SONY’nin öngörülen geleceği;

 

‘Japon ürünlerinin Dünya çapındaki kalitesiz imajını yıkan şirket olacağız. Bütün Dünyada ilk tercih edilen ürünler üreteceğiz. Elli yıl sonra markamız e tanınmışlardan birisi olacak. İlerleme ve kalite ile birlikte anılacak. Japonya’da üretilmiştir etiketi insanların güvenini kazanacak’ idi.

 

SONUÇ

 

Vizyonu olan bir şirketiniz varsa, uzaydan gelen bir ziyaretçi bile hakkınızda tek bir sayfa rapor okumadan bir fikir sahibi olabilir.

 

*Vizyon kavramı hakkında uzun yıllar süren cehaletimi gidermeme yardımcı olan ve beni, vizyonu insanlara özgü bir özellik olarak görme hatasından kurtaran, University of Virginia’dan Prof. James C Collins’e şükranlarımla.

Yayın Tarihi
11.02.2009
Bu makale 3293 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!