Minik Dev SunPark Hotels Çevrecilikte Avrupa’ya örnek oluyor

Alanya SunPark Otellerinin başarılı Genel Koordinatörü Ekrem Curnal sağlıklı büyüme ve çok yüksek misafir hayranlığının arka planını anlattı

‘Otel grubumuzda eğitim öncelikli gündemimizdir.’

Grubunuzu ilk kez birkaç ay önce duydum. Benden bir eğitim çalışması için görüşme talep etmiştiniz. Mailiniz üzerine internette grubunuzu araştırdım ve randevu vermeniz üzerine görüşmek için geldim.

1-Mailinizi okuduktan sonraki görüşlerim ile ilk toplantımızdaki görüşlerim arasında çok fark vardı. 30 yılı aşkın meslek hayatımda hiç rastlamadığım bir ‘patron profili’ ile karşılaşmıştım. Sayın Hamit ve Mithat Gücüoğlu kardeşler sizin için bir şans olmalı, ne dersiniz?

Kesinlikle öyle.

Maalesef turizm sektöründe, özellikle de otelcilik ayağında, bünyesinde bir profesyonel bulundurma zorunluluğu olmaması sebebiyle, genellikle patronların direk yönettiği otellerden oluşan bölgemizde, vizyonu olan; sorumluluk ve yetki devrini çok iyi özümsemiş kişilerle çalışmak, benim açımdan büyük şans.

2- İlk toplantımızdaki izlenimlerim ile bugünküler arasında da dağlar kadar fark var. Sektöre bakış açınız çok farklı ve adeta devrimci bir karakter taşıyor. Bir Koordinatör olarak çok etkili ve destekleyici bir tarzınız var. Ne oluyor da bu başarı geliyor?

Sektörde ilişkide bulunduğumuz tüm insanlarla empati kurma çabamız bunda etkili sanıyorum.

Klasikleşmiş misyon-vizyon oluşturup bunları bir duvar yazısı gibi saklamaktan ziyade, inandığımız kavramları şirketimiz içinde yaşamak ve yaşatmaya çalışmak, ‘mutluluk yaratma’ tüm birimlerimizde sürdürülebilir kılmak da bizim farklı yanımız.

Ekibimizin bu farkımızın özümsenmesini sağlayarak fikirlere değer verilmesi ve başarıya ortak olmanın hazzı uzun vadede kalıcı başarıyı getirmiştir

3- SunPark Hotels’de müthiş bir gelecek vizyonu görüyorum. Bugünü çok başarılı yönetiyorsunuz, ama gözünüzün hep gelecekte olduğunu fark etmemek mümkün değil. SunPark Hotels açısından geleceği biraz açar mısınız?

Tabi ki Yatırımlarımız devam edecek, bunun için önce çalışma arkadaşlarımıza yatırım yapıp yeni bir şube yatırımına hazır geliyor ve daha sonra bunu gerçekleştiriyoruz.

Yani ekibimizin yeterliliği ölçüsünde büyümeyi tercih ediyoruz ki yönetimde katılımcılık prensibimizi destekleyen bir yapı.

Buradan da anlaşılacağı üzere ekibin yeterliliğini sürekli arttırmak, bizim de geleceğimizde belirleyici oluyor. Bu sebeple şirket içi kişisel gelişime çok önem veriyoruz.

4- Temponuzu ve heyecanınızı hem otel müdürlerinizin hem de bütün çalışanların paylaştığını görüyorum. Bu heyecanı ekip arkadaşlarınıza başarı ile transfer edebilmenin sırrı nerede? Bunu hangi yöntemlerle başarıyorsunuz?

’’Paylaşmak’’ bizim kurumsal geleneğimiz. Planlama aşamasından başlayarak işletim sistemimizdeki tüm evrelerde iş arkadaşlarımızla fikir paylaşımı ve sonucunda gelen başarıların da maddi ve manevi paylaşımının, tüm çalışanlarımızda heyecan yarattığını tecrübe ile sabitlemiştik, artık gelenekselleştirdik.

5- Kurumsallaşma ve Aile işletmesi iki alternatif, hatta sıkı birer rakip kavram gibi algılanıyor. Bu konudaki eksik ve hatalı yorumlamalar çoğu zaman profesyoneller ile ailenin çatışmasına neden oluyor. Bu riski nasıl atlatıyorsunuz?

Sunpark hotels olarak, kendi analizimizi iyi yaptığımızı düşünüyorum. Bu sayede de herkes iyi yaptığı işde özelleşip, sonuçları birbiriyle düzenli paylaştığında, eleştiriye açıklık noktasında saygılı davranılıp, sürdürülebilir hale getirilirse, bu riskleri hiç yaşamazsınız.

6- Sürdürülebilirlik, grubunuzun anayasasında değiştirilmesi teklif edilemez maddeler arasında gibi görülüyor. Neler yapıyorsunuz? Sürdürülebilirlik adına ciddi bütçeleriniz olduğunu tahmin ediyorum. Bilançoya odaklanmış yatırımcıların ağırlıkta olduğu bir iklimde SunPark Hotels yatırımcısı bu harcamalara nasıl bakıyor?

Kurumsal yapımızın sistemli devam edebilmesi için evet, sürdürülebilirlik konusunda bütçelerimizde farklı kalemler var.

İnsan kaynağı bu konuda başı çekiyor ve tabiî ki fiziksel gelişim, trend takibi bizim için çok önemli.

7- SunPark Hotels işletme politikalarında üçlü bir denge fark ediyorum. 1- Misafir Mutluluğu 2- Personel Mutluluğu 3- Yatırımcı Mutluluğu. Hem sizin hem de Gücüoğlu Kardeşlerin yaklaşımlarından bu sonucu çıkartıyorum.  Yanılıyor muyum? Bu gözlemim ile ilgili sizin görüşleriniz nelerdir?

Haklısınız. Misyon edindiğimiz ve sloganımızda ‘MUTLU HATIRALAR’ yaklaşımımızı da bu üçlü saç ayağı dengesi mantığıyla yürütmeye çalışıyoruz. Dengeleri ayarlamak da tabi ki profesyonellerin işidir.

Kalite odaklı çalışma imkanını sağlayan yatırımcı olmaz ise de profesyonellerin başarılı olma imkanı olamıyor. Bu sebeple doğru insanların buluşabilmesi çok önemlidir.

8- Sizinle ilk görüşme için geldiğimde, Alanya’da sahibi dostum olan bir lokantaya yemek yemeye gitmiştim. Alanya’ya geliş nedenimi soran dostuma Sun Park Hotels ile görüşmeye geldiğimi söylemem üzerine gözlerinde bir hayranlık ışığı gördüm. “ Çok iyi turizmcidirler, iyi seçim Adil Ağabey” demişti. Otellerin çevrede böylesine pozitif bir algı yaratması zordur. Bunu nasıl başardınız?

Bunu duyduğuma çok sevindim. Bu tür söylemler de bizlerin en büyük motivasyon kaynağı oluyor.

Bu algıyı yaratmanın en önemli sebebi sosyal sorumluluk projeleri ve bölge halkına yapılan katkılardır.

Yönetim kurulu başkanımız Selçuk Gücüoğlu’nun ve ailesinin bu konudaki çok önemli katkıları ve bizleri yönlendirmeleri büyük etkendir.

9- Eğitim… Eğitim… Eğitim… Bu alana hem kişisel ilginiz çok yüksek, hem de çalışanlarınız için tavizsiz bir politika olarak uyguluyorsunuz. Bu eğitimlere katılanlara yüksek oranda zaman, emek ve para yatırımı yapıyorsunuz. Kış geldiğinde bir kısmı ayrılıyor ve bir daha gelmiyor. Dönmeyenlere yapılan bu yatırım heba olmuyor mu?

Hayır, buna kesinlikle inanmıyorum. Sektöre yapılmış bir yatırım olarak görüyorum. Daha sonra gittikleri tesislerde bu kişisel gelişimlerini kullanmaları bölge ve ülke turizm imajını geliştirecek, ülke kazanınca da bumerang etkisiyle bu işten herkes karlı çıkacaktır.

Eğitim işine böyle bakıp bütçemizi bu konuda her yıl daha da büyütüyoruz.

10- Sun Park Hotels çevreciliğine diyecek sözüm yok. Ama nedir bu kadar hassasiyet? Bazen aşırı kaçtığını düşündüğünüz olmuyor mu? Yoksa, hayır, çevre için daha da ötesi olmalı, çok daha fazlasını yapmaya hazırız mı?

Bu konuda açıkçası dünyadan örneklemeler bizi çok etkiledi. EU flower oluşumuna ilk hakim olduğum yıllardan itibaren bu işin peşinde gidip, uygulayabildiğimiz tüm çevresel programlamalara katılmaya çalışıyoruz.

Mytravel tur operatörümüzün uyguladığı ‘ÇEVRECİLİK TE 50 ADIM’  programında en üst derece olan’’3 YEŞİL YAPRAK ÖDÜLÜ’ve 2010 da, Thomas Cook tur operatörünün ‘TRAVELİFE’ sürdürülebilir çevrecilik, sosyal sorumluluk ve personel haklarını koruyan programında ‘GOLD’ SERTİFİKASINI almaya hak kazandık ve çok gururlandık.

Her zaman daha fazlasını yapmaya da hazırız.

Bu sayede aslında, tasarruf ta sağlıyor ve kalitenizi de arttırmış oluyorsunuz. Ticari olarak da düşündüğünüzde bunu bilen kaliteli bir misafir profilinin seçeneği oluyor ve daha iyi fiyatlarla üst segment misafirlere hizmet verme şansı buluyorsunuz.

Bu konuda ne kadar hassasiyet var ise yapılmalı gelecek nesillerimiz için.

11- Sosyal sorumluluk projeleriniz de hem Alanya’da hem de Antalya’da ses getiriyor.  Bugün itibarıyla Türkiye turizminde ‘Kimdir bu Sun Park Hotels?’   sorusu çok sık sorulur oldu.  Bu noktadan sonrasını yönetmek çok önemli sanıyorum. Bundan sonrasında vites büyültülecek mi? Neler yapacaksınız?

Bu projelerde sürdürülebilirlik çok önemli bunun farkındayız ve bu konuda da ‘’balığı vermek yerine balık tutmayı öğretmek’’ tarzını benimseyerek, çalışan sayımızı arttırmayı planlıyoruz.

Yönetim kurulumuzun, sağlık, eğitim ve aile yardımları her yıl bütçelerimiz içinde planlanmakta ve devam edecektir.

 12- Gelecek projesinin önemli bir aşaması büyümektir. Büyüyecek misiniz? Hangi alanlarda? Nasıl bir büyüme? Bu büyüme Alanya’ya da katkı sağlayacak mı? Alanya için markalaşma ve kalitelileşme çalışmalarının neresindesiniz? Neler yapılmalı? Neler yapılmamalı?

Genel olarak, her yeni yatırımımız ardından iki yıl yatırımı izleyip oturmasını sağlıyoruz.

2009 da Kleopatra Plajına sıfır Sunpark Ocean Otelimizi açıp, butik tarzda işletiyoruz ve 2014 e kadar pazarlanacak kadar popüler bir ürün oldu.

Yani yeni yatırım zamanımız gelmiş bulunuyor.

5 yıl içinde 1000 çalışana ulaşıp onların bulunduğu sosyal çevrelere de katkılarda bulunmak istiyoruz.

Alanya’da yapılması gereken butik tarz da kaliteli servis ile öne geçip, üst segment misafir profiliniz seçeneği bir bölge olabilmemiz gerekir.

Maalesef yanlış pazarlama politikaları ve profesyonellerin pazarlama evresinde devrede olmamaları Alanya da bir dezavantaj yaratıyor.

Söyleşiyi yapan; Adil Gürkan