Üniversiteler; bir ülkenin medeniyetinin gelişiminde lokomotif görevi yapan önemli bir kurumdur. Ülkemizde bakkal açar gibi; sayılarının giderek artmasına rağmen; maalesef arzu edilen eğitim kalitesine ulaşamamıştır.
Aynı yasaya tabi olmalarına rağmen; bazı üniversiteler arasında uçurumlar var. Bazıları da eğitim kalitesini göz ardı edip öğrenci çokluğu ile öğünüyor. Bu düşünce de örenciyi müşteri gibi görmekten öteye geçemez.
Ayrıca her mezunun iş garantisi beklentisi de yanlıştır. Üniversite; anahtar verir kişi bu anahtarla hangi kapının açılacağını kendi bilgi ve deneyimiyle bulur. Öğretim Üyeliği yıllarımdan bilirim; aflarla uzatmalı mezun olan öğrencilerimin; dönem birincisi öğrencilerime göre daha cazip işlerde çalıştıklarının yakın tanığıyım.
Bir üniversitenin verimliliği ve başarısı O üniversitenin yönetimi ve O’nun başında bulunan rektörü ve yönetim kadrosu ile doğrudan ilişkilidir. Meslek hayatımda Dört rektör gördüm kimi; bilgi ve becerileriyle Üniversiteye prestij kazandırdı kimisi de gerilere bile götürdü.
Bu ülke yanıltıldım diye onuruna yediremeyip intihar eden rektörleri de gördü; evinin mutfak harcamalarını üniversiteye yükleyen ve Cumhurbaşkanı yetkisiyle görevden alınanları da. İyi bir üniversite ve iyi bir rektör entrikalarla değil, akademik başarılarla ve iyi yönetimiyle anılmalıdır.
İyi Rektör, iyi yönetim nasıl olur?
*Tüm akademik ve idari personeline eşit ve adil davranır,
*Yönetim kadrosunu oluştururken daima hak edene ve yeteneklilere öncelik tanır,
*Öğrencilerin barınma ve beslenmeleriyle ilgili sorunlarıyla yakından ilgilenir ve çözer,
*Öğrencilerin sosyal faaliyetlerine önem verir.
Rektör seçimi:
YÖK; kuruldu kurulalı üniversitelerde rektör seçimi hep tartışmalı olmuştur. Bunun başlıca nedeni: Üniversitelerde yapılan seçimlerde en çok oy alan adayın YÖK ve Cumhurbaşkanı tarafından atanmış olmasıdır. Yani; muhtarını seçen akademisyenlerin kendi rektörlerini seçememe halidir.
Emekli ve deneyimli bir akademisyen olarak benim tavsiyem: Devlet tıpkı vali atar gibi üniversitelere uygun kriterleri taşıyan nitelikteki insanlardan rektör atasın. Bu hem üniversitelerde cepheleşmeyi önler hem de bir bilim adamı; kantin, yurt, idari ve bir yığın bürokrasi ile uğraştırılıp; asıl uzmanlık alanından uzaklaştırmamış olur.
Sevgi ve saygılarımla