MEVZU DERİN

Protokol alerjim (İki)

DOÇ. DR. İBRAHİM BAYKAN

Gelişmiş ülkelerde örneklerine rastlamadığımız bu protokol illeti; bizim gibi geri ülkelerde saltanatını daha uzun yıllar koruyacağa benziyor.

Ben oldum olası protokollere karşı bir insanım ve her karşılaştığım protokolde; vukuatlarım olmuştur. Bunların neler olduğunu sizlerle paylaşmak istedim.

Alın size protokol alerjilerimin ikinci bölümü:

Olay Dört:

Üniversitede görevli olduğum yıllarda görev gereği üniversite sınavı için (ÖSS) görevlisi olarak Antalya’ya gitmek için uçağa bindim. İki kişilik bölümdeki kendi koltuğuma oturdum; çok geçmedi yanımdaki koltuğa çok güzel ve genç bir bayan geldi ve tüm zarafet ve inceliği ile bana selam verdi ve yanıma oturdu. Bayan O kadar alımlıydı ki; uçaktakilerin yaklaşık yarısı bayanı süzüyordu. Oh dedim bu yolculuk çok renkli ve zevkli geçecek.

Havalandık çok geçmeden hostes yanıma geldi ve kulağıma eğildi; beyefendi sizi VİP kabinimize alabilir miyiz? Dedi. Ben de teşekkür ederim ben çok önemli kişilerden değilim; üstelik yerimden de çok memnunum dedim ve hostes gitti.

Çok geçmedi VİP kabininden adı bende saklı; ülkemizin spor camiasından çok önemli bir şahsiyet yanıma geldi. Gayet nazik ve kibar bir ifadeyle; “Beyefendi ben rica etsem benim yerime geçer misiniz?” Dedi. Amcam aşkı uğruna mıdır, kıskançlık mıdır yoksa sevgilisine güvenemediğinden midir nedir çok bir ısrarcıydı ve sevgilisi uğruna halk kabininde uçmayı bile göze almış. Yaşının ve kibarlığının hürmetine kabul ettim.

Gittim amcamın protokoldeki yerine oturdum. Fena bir yer sayılmazdı ve ben de hep merak ederdim; bu çok önemli kişilerle bu kabinlerde nasıl uçuşur diye. Ülkemin en ünlülerinden birkaçı da oradaydı; onlarla tanışma ve dalga geçme fırsatı buldum. Sanki kırk yıldır tanışıyormuşuz gibi yapmacık kakara ve kikiriyle yolculuğumuz sürdü.

Bu arada VİP kabini ile halk kabini arasındaki ikram- izzet farkını merak ederdim ve bunu da inince öğrendim. Biz VİP kabininde diğer uçan halka göre sıkma portakal suyu içmişiz, onlar yapay meyve suyu içmişler ve biz nemlendirilmiş havlu kullanmışız onlar sıradan kâğıt havlu kullanmışlar. Bir de hosteslerin ilgisinin daha yakın ten temaslı olduğunu gördüm. “Hostes geliyor ve seksi bir ifadeyle bir arzunuz var mı efendim diyor ama ne yazık ki; kemerle bağlısınız.”

Olay Beş:

Çok sevdiğim ve kıramadığım bir komşumun aşırı ısrarı üzerine torununun mezuniyet töreni ve kermesine katıldık. Okul kermesinin hâsılata; etkinliğin de figürana ihtiyacı olduğunu bile, bile katıldım.

Okul bahçesine dizilen plastik sandalyelere oturtulduk. Önden üç sıra; okulun en değerli ve önemli odalarından getirilen kumaş döşemeli koltuklar protokol için ön üç sıraya konuşlandırılmış. Bunların her birinin üzerine de A4 büyüklüğünde PROTOKOL yazılı kâğıt parçaları özenle yerleştirilmiş. Program başladı; yaklaşık 30 kişilik protokol koltuklarının her zamanki gibi yarısı boştu. Yaşlı vatandaşlar ise ayakta ve kızgın güneşin altında.

Halka; sıcaktan mayışmış plastik bardaklarda çay, protokole cam bardaklarda çay. Gel de içme.

Olay Altı:

Bu baş belası protokol; cenaze namazlarına bile yansıdı. Bir defasında katıldığım bir cenaze namazında hocanın ön sıradaki cemaati kollarıyla iterek; beklenen hatırlı kişilere yer açtığını; hatta onlar gelinceye kadar merhumu beklettiğini gördüm.

Merhuma yapılan bu saygısızlığa daha fazla dayanamadım ve namazı kılmadan oradan ayrıldım. Varsa bunun günahı O lüzumsuz hocayadır.

Sevgi ve Saygılarımla