MEVZU DERİN

Namaz Jandarmaları!!

DOÇ. DR. İBRAHİM BAYKAN

Sıcaklığın 50 dereceyi bulduğu bir yaz tatilimde Alanya’da bir camiye Cuma namazı için gittim. Üzerimde sıfır kol tişört ve altımda da şort var. Cemaatin içerisinden bir namaz jandarması yanıma yaklaştı ve bu kıyafetle namaz kılamayacağımı söyledi.

Ben de bu jandarmayla fazla polemiğe girmeden sadece: “Sen kendi işine bak” Demekle yetindim ve en arka saflarda yerimi aldım.

Jandarma pes etmemiş ve gidip cami imamına söylemiş olmalı ki; imam yanıma geldi ve bu kılıkla namaz kılamayacağını söyledi. Ben de kutsal mekanda tatsızlık çıkmaması adına İmam efendiye; “Allah’a ait olan Allah’ın evinden kovuyorsun; bunun tüm günahı ve vebali senin üzerinedir.” Diyerek ayrıldım.

Dışarıda namazın bitmesini bekledim ve imam efendiyi caminin avlusunda yakaladım. Kendisine; yanlış yaptığını insanlara böyle davranmakla dinden imandan soğuttuğunu dilimin döndüğünce anlattım.

Beni dinlerken; bana hak verdiğini başını öne eğip sallamasından anladım. “Hakkını helal et.” Deyip yanımdan ayrıldı.

Yine bir gün bir cami çıkışında yine namaz jandarmalarından birisi yanıma yaklaştı: “Senin namazın kabul olmadı” Dedi. Hayırdır dedim sen namaz jandarması mısın? Nasıl kabul olmazmış dedim. Sen; otururken ayaklarını altına düzgün alamadın.

Ben de: “Asıl senin kıldığın namazın boşa gitti; sen namaz da beni mi takip ettin? Demek ki sen benim diz çökme sorunum olup olmayacağını kadar akıl yoksunusun.” Dedim.

Adam dediğine diyeceğine pişman oldu çekti gitti.

İslam Dini bu tip jandarmalardan çektiği kadar hiçbir şeyden çekmedi. Ne deyim Allah onları ıslah eylesin ve hidayete erdirsin.

Sevgi ve Saygılarımla