Bizim çocukluğumuzda seyyar sokak satıcıların ağzında sürekli tekrarladıkları bir tekerleme vardı:
HALEP İŞİ, ŞAM İŞİ,
BUNU YAPAN İKİ KİŞİ,
BİRİ ERKEK BİRİ DİŞİ.
Adamlar ne satarsa satsınlar bu tekerleme ile satışa başlarlardı ve arada bir bunu tekrar ederlerdi. Bizler de bunun ne anlama geldiğini bilmeden birbirimize şiir okur gibi bu tekerlemeyi söyler eğlenirdik.
Şimdi günümüzde bu tekerlemeyi “Japon İşi Çin İşi.” diye dillendirecek olursak gerçek amacına ulaşmış olur. Bu patates kafalı ve yerden bitme Çinliler ürün bazında Dünya piyasasını ele geçirdiler. Başta tekstil olmak üzere oyuncak ve kırtasiye alanında bu gün itibariyle tek tabancalar.
Uyanıklar ülkelerinde biriken ne kadar atık plastik varsa toplatıyor ve bunları allayıp pullayıp oyuncak ve kırtasiyeye dönüştürüyor. Bunu da ucuza mal ettikleri için sudan ucuza satıyorlar. Bizler gibi fakir ve tüketici bilinci yerleşmemiş ülkeler de insan sağlığına son derece zararlı bu malları kapış, kapış alıyoruz.
Nasıl Alınmasın?
Üşenmedim saydım; tam Otuz kalem kırtasiye malzemesi. Binlerce kreşin milyonlarca öğrencisini bu kalemle çarparsanız inanın çarpılırsınız.
Sıkıysa almayın; çocuk okulun kapısından içeri giremez. Yine üşenmedim kabaca bir hesap yaptım sadece bir kreş öğrencisinin yıllık kırtasiye gideri ortalama 4000 ile 6000 Tl. arasındadır.
Başta çocuklarımız olmak üzere hepimizin sağlığını doğrudan etkileyen bu ürünleri alırken çok dikkatli olmamız gerekmektedir.
Sevgi ve Saygılarımla