“Hayatımda hiç kimseyle sidik yarıştırmadım; benimle yarıştıranlar hep üzerlerine işediler”
Değerli arkadaşlarım “SIRADIŞI VE AYKIRI BİR ADAM” adlı hayatımın romanını yazmakta olduğum kitabımdan; sizlere bölümler halinde yayımlama kararı aldım. Umarım okurken keyif alırsınız.
NOT: “Yazılanlar hayal ürünü değil; bizzat yaşadığım olaylardır.”
İNANDIĞIM KADER
Kader; Allah’ın yaratıklarına ilişkin planını ve tabiatın işleyişini gerçekleştirmesini ifade etmek üzere kullanılan bir terimdir.
Allah’ın bana verdiği akıl ve zekâ ile söylüyorum; bana göre kader iki kısma ayrılır.
Birincisi:
insanın kendi iradesiyle olan kısmı.
İkincisi:
İnsan iradesi dışında kalan kısmı.
Maalesef insanlar bu iki kısmı birbirleriyle karıştırarak başlarına gelen kaza ve kötülüklerden dolayı suçu hemen kadere yüklemektedirler. Adam bile, bile suç işliyor ve ceza evine düşüyor ve kendisine hemen kader mahkumu sıfatını yapıştırıyor. Suçunu kadere yükleyerek af istiyor.
Halk arasında:
“Kaderim böyleymiş!”,
“Kader mahkûmu”,
“Kör talih”,
“Kısmette ne varsa o olur.”,
“Alın yazısı” şeklinde karşımıza çıkmaktadır.
Kendimden örnek vermek istersem; Benim erkek olarak bu ülkede; Allah tarafından yaratılmış olmam benim kaderimdir.
Ancak Allah’ın bana bahşettiği akıl ve zekâyı kullanırken; başıma gelebilecek her türlü kayıp ve kazanımlarımdan ben sorumluyum.
(Devam edecek)
Sevgi ve Saygılarımla