Samsun’daki sel felaketinde mal kaybı bir yana Dokuz adet can kaybı var. Bunların içerisinde yaşları Üç ila Beş yaş arası körpe yavrular var.
Vatandaşın canı yanmış kimin umurunda; ağzı olan konuşuyor ve herkes kendine göre bir siyasi malzeme çıkartıyor. Kimisine göre devletin TOKİ’si suçlu, kimine göre Belediye. Kimin veya kimlerin suçlu olduğunu yapılacak araştırmalarda ortaya çıkacak ama ne olursa olsun bu giden canları geri getirmeyecek.
Toplum olarak zaten bizim kaderimiz bu; zararı görürüz ve hemen suçlu ararız. Bunu ararken de hemen birilerini suçlarız. Utanmasak yağmuru suçlayacağız. Aşırı yağdın diye. Bence burada hiç dillendirilmeyen suçlular var.
Kimler mi onlar bakın belirteyim: Kapıcı dairesi diye adlandırılan dairede can veren baba ve iki yavrusunun bu olayda asıl suçlusu bunları buraya oturtan site yöneticilerindedir.
Nasıl mı? Bir defa büyük bir olasılıkla bu kapıcı dairesi zeminin altında sığınağın ve kazan dairesinin bulunduğu bodrum katındadır. Bu durum binaların görüntülerinde gayet net bir şekilde gözükmektedir.Bırakın sel felaketini kazan dairesinde olası bir patlamada ilk etkilenecek olan burada oturan garibanlar olacaktır. Ayrıca kanalizasyonda olası bir tıkanıklık ve taşmalarda yine burada ilk etkilenecek yine bu insanlardır. Benim de ilk oturduğum konut böyle bir TOKİ konutu idi aşağıda oturan Apartman görevlimiz yukarıda belirttiğim risklere çok muhatap olmuştu.
Buradan TOKİ yetkililerine ve Belediyelere sesleniyorum: Yapacağınız konutlarda ne olur zemin altına oturum izni vermeyin. Yazık burada yaşayan insanların komşuları gürültülü kazan dairesi, lağım fareleri ve diğer oturanların hurdalıklarıdır. Olayın bu insani yönüne bakılmaz ise kimi suçlarsanız suçlayın suçladıklarınıza hiçbir şey olmaz, olan burada yaşayan garibanlara olur.
Bu; hayatını kaybedenler bodrum katında değil de zemin katta yaşamış olsalardı bugün hayatta olacaklardı. Tüm suçluları Empatiye davet ediyorum.
Sevgi ve Saygılarımla