Liselerde okutulan zorunlu Milli Güvenlik Dersi bundan böyle askerler tarafından verilmeyecekmiş.
Sizleri bilemem ama bir eğitimci olarak bu değişiklik şahsen beni mutlu etmiştir. Eski bir astsubayın yalancısıyım; bu uygulamanın ilk yıllarında bu ders astsubaylara ücretsiz verdiriliyormuş daha sonra ücretli olunca subaylar vermeye başlamış.
Ben burada bu dersi kimin verdiği ile değil de nasıl verildiğinin önemine dikkat çekmek isterim. Yani bu ders; gençlerimizin askerlik ve güvenlik konularında bilgi sahibi olmaları için elbette gerekli ve önemlidir. Ancak beni rahatsız eden durum ise veriliş tarzı olmuştur. Bununla ilgili hepimizin ilginç anıları muhakkak vardır.
Şahsen bu dersle ilgili benim aklımda kalan tek şey sınıfımızın kocaoğlan lakaplı Şerafettin’in hoparlör aratmayan iri sesiyle sınıf kapısında dikkat çekmesi ve bizlere bu görevinden dolayı hep hava atmasıdır. Yine aklımda kalan; dersin içeriğinden ziyade derse gelen komutanın kışla havasını derse sokması olmuştur. Acaba benim hafızamda mı bir arıza var diye bu yazıyı yazmadan önce emsallerimden birkaç kişiye sordum. Onlardan aldığım tek artı yanıt sadece rütbeleri öğrenmiş olmalarıdır.
Ayrıca: Zayıf çekilen dikkatin defalarca tekrar ettirilmesi, giyim ve kuşamı düzgün olmayan köy kökenli yoksul arkadaşlarımızın yedikleri fırça; birde sınıfta gülme yasağıdır. Bunlar bu dersin her hafta olmazsa olmazlarıydı.
Yine bir eğitimci olarak tüm arzum; bundan sonra böylesine önemli bir dersin müfredatıyla akıllarda kalan bir ders olarak verilmesi ve anılmasıdır.
NOT: *Mıhlama adlı siteme koyduğum yazılarımı; her isteyen benim adım altında dilediği yerde yayınlayabilir.
Sevgi ve saygılarımla.