MEVZU DERİN

Cenaze adabı

Doğarız, yaşarız ve bir gün gelir hayata gözlerimizi yumarız. Biz yaşayanlar da ölene karşı; son görevimiz olan cenaze faaliyetini gerçekleştiririz.

Dinimizde; bir cenazenin nasıl defnedileceği belirtilmiş olmasına rağmen maalesef bir kısım insanımız bu görevi; olmadık hata ve saçmalıklarla yerine getirdiğini sanmakta veya işine öyle gelmektedir.

Nasıl mı?

Alın size yapılanlar:

*Ölen zengin veya hatırlı ise; daha gür ve canlı, fakir ve sıradansa; daha cılız ve sönük sala veren bir kısım hocalar var,

*Ölü evine eskiden yemek ikramı ile yapılan ziyaretin yerine; bu gün ölü evinden yemek beklemek ve yemek,

*Cenaze namazlarında protokol yaratmak; dahası protokol gelinceye kadar cenazeyi musalla taşında saatlerce bekletmek,

*Trafikte cenaze geçerken saygı duymamak,

*Mezar başında para karşılığı dua okumak,

*Üç yaşında ihmal sonucu ölen bir çocuk için cemaate: “Hakkınızı helal eder misiniz?” Diye helallik istemek. (Asıl çocuğa sormak lazım hakkını helal ediyor musun? diye)

*Cenazeyi alkışlamak,

*Şehit olanların; düğün ve eğlencede nasıl oyun döktürdükleri yayınlanıyor,

*Cenaze başında tartışmak,

*Ölenlerin taziye evlerine; hırsızlık amaçlı gelenleri duyuyoruz,

*Cenaze başında timsah gözyaşları dökmek.

Özet olarak yitirdiğimiz insanlığın; diriye de ölüye de saygısı kalmadı. Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete. Allah sonumuzu hayır eylesin.

Sevgi ve Saygılarımla

Yayın Tarihi
17.12.2016
Bu makale 1515 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!