MEVZU DERİN

Deprem Masalları

DOÇ. DR. İBRAHİM BAYKAN

Öncelikle; Elazığ ve Malatya’da meydana gelen depremde ölenlere Allah’dan rahmet yaralılara acil şifa diliyorum.

Deprem bir doğal afettir; acılar ise; vatandaşların, yöneticilerin ve devletin pervasızlığıdır. Kimse kıvırmasın deprem gerçeği ve bilinci bu ülkede halen oluşmadı.

Ağustos depreminde binlerce can gitti, milyarlarca mal gitti yine ders alınmadı. Şimdi de aynısı olacak Üç gün ah- vay yas; sonrası şinanay yavrum şinanay.

Depremi kadere bağlayıp suçu kadere yüklemenin de doğru olmadığını düşünüyorum. Allah akıl fikir vermiş önlemini al diye. Japonya’da Dokuz şiddetinde de olsa bizdeki kadar can ve mal kaybı neden olmuyor? Allah onlara torpil mi geçiyor? Hz. Muhammet deveni sağlam kazığa bağla sonra Allah’a havale et demiş. Demiş de anlayan kim?

Deprem değil bina öldürüyor. Sen tut benim Altı çocuğum var Altı kat isterim diye rüşvet vererek imara aykırı bina yap; sonrası hüsran. Görüyoruz bir mahallede yüzlerce bina var Üç tanesi yerle bir. Tesadüf mü bu? Sanki fay hattı diğer sağlam binaların üzerinden atladı.

Vatandaş olarak, yöneticiler olarak ve Devlet olarak deprem gerçeğini anlamadığımız sürece biz daha çok acılar çekeriz. Çok deprem masalları yazar çizeriz.

“Allah hepimize akıl, fikir ve zihin açıklığı versin.”

Sevgi ve Saygılarımla