Bir atasözümüz "Pek karıştırma, altından çapanoğlu çıkar" der. O yüzden, herkesin her konuda ahkam kesmemesinde yarar olur iken, bir de etkili ve yetkililerin ağızlarından çıkan her lafa iki kere dikkat etmeleri gerekmektedir.
--Bütün Dünya'da olduğu gibi, Ülkemizde de bilgiye ulaşmak çok kolay oldu da, doğru ve sağlıklı bilginin ne olduğunu saptamakta sorun doğmaya, kuşkular belirmeye de çoktan başladı.
--Toplumumuzun din, inanç gibi konularda ki hassasiyetini herkes çok iyi bilir. Şimdi ellerinde yetki, arakalarında güç olanların ağızlarından çıkan her söz "kanun" ya da "fetva" olmadı "hadis" boyutunda kabul edilip değerlendirilmeye başlandı mı, birlerinin derdine dermen olur da,dahası art niyetli ya da iyi niyetli de olsa, "kuşku" yaratabilecek konular birlerinin ekmeğine yağ sürebilir.
--Ben etrafımda görüyorum. Hatta yakın akrabalarım arasında bile bazıları, Devlet ya da özel en yakın bankaya parasını yatırıyorlar, bankanın ödediği faizi de bazıları görmezlikten gelip cebe atar iken, bazıları da ne diyeceğini de bilemeden, öğrenciye, yoksula hayır niyetine veriyor. Vicdanını rahatlatıyor.
--Yaşadığımız Dünya, ya da Evernin Dünya Mahallesi,"4 milyar 57 milyon" yaşındadır. Hatta merkezi ise daha genç o da 2 milyar 49 milyondur.
--Peki ilk canlılar ne zaman görüldü? Onlarda 3,5 milyar yıl önce.(Avustralya'daki kaplıcada bulunan kayalar üzerinden alınan örneklerden)
--Günümüz insanına benzer atalarımıza ilişkin veriler ise Afrika'da ki eski fosiller üzerinden 195.000 yıl öncesine aittir.
--Günümüz insanına benzeyen Homo sapiens altürünün ilk ırkı olan Cro-Magnon insanı ise zamanımızdan 50 bin yıl önce ortaya çıkmıştır.
--Hele hele şu GÖBEKLİ TEPE örnekleri ise, daha da entersan. Din kitaplarında ki Adem-Havva yaşları vs bilgilerin sorgulamaya başlaması bile bin sorun olabilir
--Bakın beyler, herkesin "yiyecek aşı, ağrımayan başı" var iken, isterseniz insanların başlarını ağrıtmayın.
--Birlerinin değirmenine su taşıyacağız, iktidara şirinlik yapacağız derken, insanlara bir şeyleri isterseniz daha fazla sorgulatmayın.
--Bu işler, öyle altlarınızda bilmem ne model arabalar, ceplernizde ve banka hesaplarında bilmem ne kadar paralar var iken, insanlar sokakta aç sefil hem de bu ayazda.
--Yok efendim, TOKİ'DEN EV ALMAK için banka kredisine ödenen faiz caizdir.
--TOKİ ne. Devletin konut yapım şirketi. Tamam. Amacı ne. her ne kadar yoksullara ev yapmak ise de, bir çok şehrin en güzel REZİDANSLARI bu şirketimize ait.
--Peki, hangi TOKİ konutunun faizi haram, hangisi helâl onun da raporu hazır mı?. Şaka gibi ya.
--Ya da, bir sosyal amaçlı kurulan ama üylelerinin ekonomik durumları yetersiz olduğu için, inşaatine bankadan alınan krediye ödenen fazi, caiz midir beyim?
--Madem amaç ticaret ve kâr değil.
--Karıştırmayın, ÇAPANOĞLU ÇIKAR.
--Bir fıkra anlatayım da, belki derdim daha iyi anlaşılır.
--Adam(Çok farklı da duydum, okudum) gece birden yatağından kalkar ve doğru banyoya gider, sonra da gelir yatar.
--Karısı her şeyden habersizdir, sabah olur bir de ne görsün. Kocası sakallarını kesmiştir.
--Hayrola bey ne oldu sakallarına der.
--Adam da, gece rüyasında sakallarının arasında pireler dolaştığını ve ondan sakallarını kestiğini söyler.
--Kadın umursamaz havalarda, "Ammmaaann bey, takdığın şeye bak, rüyanda gördüğün pirelerden sana ne?"
--Adam sakin sakin: Olur mu Hanım, YOL OLUR der.
--Evet bazı şeyler önce bir işe yarasa da, zaman ile başka şeylere de yol olur.
--Yetmiyor mu dimizi, kutsal her şeyimizi kendi menfaatlerinize, çıkarlarınıza alet ettiğiniz.
--Siz, "Bizi yaratan" dediğinizin "haşa" gözünün kör, ya da saf olduğunu mu düşünüyorsunuz yoksa, inancınız mı yok?
--İNANANLARI SAF BULUP ONLARI MI KANDIRYORSUNZ ALLAH AŞKINA?
--Yazık, yapmayın artık. Yaptıklarınıza, açtığınız İmam Hatiplerde okuyanlar bile inanmamaya başlamışlar. Bir bakın etrafınıza. Dokunmayın, masum halkımızın dinine, inancına.
--Paranız, hırsınız batsın. Kuldan utandığınız yok zaten de, bari ALLAH'TAN DA MI UTANMIYORSUNUZ?