Memleketi düşünmek!...

Geçtiğimiz günlerde Türk Sanat Müziğinin değerli yorumcularından Adnan ŞENSES ile yapılan siyaset ile sanatçı ilişkisini içeren bir röportajı izlerken değişik duygulara kapıldım ve kendi memleketimde birçok canlı hadiseye şahitlik yapmış bir sahne insanı olarak çocukluğumdan bugüne Antalya’ya hangi siyasetçinin ne gibi ve şekil katkıda bulunduğunu düşündüm.

“Aşağı tükür sakal yukarı tükür bıyık misali,” bazı zamanlar kimse alılıp kırılmasın diye açık seçik konuşup değerlendirme yapmakta zorlanıyoruz belki de ama akla memleketi düşünmek diye bir soru geldiğinde de kalemi elimize alıp bir babanın evladına duyduğu sevgi ve hassasiyet gibi memleketimize duyduğumuz sevgi ve bağlılığa değinmeden geçemiyoruz.

Siyaset aynı zamanda bir yarıştır ancak topluma mal olmuş sanatçıların bu yarışın neresinde olması gerektiği konusunu merak edenlerde var.

*Eğer her yıl Isparta nüfusu kadar artı patlama yaşanan memleketimizde insanların gereği gibi yaşam sürmesini ve gereği gibi hizmet üretilmesini istiyorsak ‘kavgayı gürültüyü bir kenara bırakmalı’ ve elimize geçen imkanları çok iyi değerlendirmeliyiz’ zira her seçim dönemi memleketin bir adım ileri bir adım geri sayması bakımından önemli bir fırsattır diye düşünüyorum.

*Memleketimi düşünürken ‘parti ayrımı gözetmeksizin’ milletvekili aday listelerinde Antalya’nın bağrından kopmuş kaç tane adayın var olduğunu tespit etmeye çalıştım ve gelecek dönemlerde memlekete ne gibi hizmetler verilebileceğini hesapladım.

*Hangi siyasi duruştan olursa olsun’ yarım kalmış projelerin tamamlanmasında ve yeni projelerin hayata geçirilebilmesinde memleketin ruhundan anlayan memleket sever adaylarla ortaklaşa çalışma yapılarak Antalya’yı daha refah ve çağdaş günlere taşımanın gerekli olduğunu düşündüm.

*Her an kapısını çalabileceğimiz ve sorunlarımızı paylaşabileceğimiz samimi bir yapının dünyanın incisi konumundaki Antalya’mızda yaşam sürmekte olan işsiz gençlerimize yeni çalışma alanları kazandırabileceğini ve böyle bir pozisyonun el birliği ile gerçekleştirilebileceğini hayal ettim.

*Turizm ve Kültür alanında önemli bir yeri olan Antalya’nın geçmişten bugüne el sürülmeyen ve atıl kalan tarihinin ancak memleketin farkında olanlarla hayat bulabileceğini ve bu sayede’ zaten tabii bir müze olan memleketin dünya arenasında daha da ön planda yer alarak geleceğe layık olduğu şekilde taşınabileceğini düşündüm.

Memleketi düşünmek saydığım bu şıklardan ibaret değil elbette..

Kurt Siyasetçi Süleyman DEMİREL’in söylediği gibi,bu seçimler ilk defa yapılmıyor,4 yıl sonra bir seçim dönemi daha yaşanacak.

Duruş ve düşüncemiz ne olursa olsun daima uyanık olmalı ve geleceğe karşılıklı saygı çerçevesinde, “DAĞ BAŞINI DUMAN ALMIŞ” nidalarıyla yürümeliyiz.

Memleket bizi düşünüyor,biz memleketi ne kadar düşünüyoruz?...

İŞTE BUNU ÇOK İYİ DÜŞÜNMELİYİZ....!!!

Saygılarımla..