Lafı döndürüp dolaştırıp,elimizi de kafamızın arkasından dolandırıp kulağımızı göstermeye çalışmak ne kadar mantıklı bir iş olur bilmiyorum?
Bunun adına memlekette milli bir felaket yaşanıyor demekten başka çare bulamıyorum doğrusu!
Antalya’da kriz şimdide icra dairelerini vurdu ve hala hazırdaki icra dairelerinin yetersizliği nedeniyle alacak takiplerinin tıkandığı ve pek yakında 5 tane daha yeni icra dairesinin kurulacağından falan bahsediliyor.
Hani doğru söyleyeni 9 köyden kovarlar diye bir söz var ya?Kovacaklarsa bizi de kovsunlar bir yerlerden hiç fark etmez..
Alın size içimizden geldiği gibi,tarafsız ve milletin doğrularını olduğu gibi ortaya koyan bir YAZI.
Başbakanımız R.Tayyip ERDOĞAN krizden gün geçtikçe uzaklaşacağımız yönünde müjdeli haberler verse de,milletin şu an içinde bulunduğu aczi ve bıçağın kemiğe dayandığı içinden çıkılmaz manzarayı ortaya koymayı ‘halka mal olmuş sanatçı kişiliğimin gereği’ kendime görev sayıyorum.
Olayı iyi görmeli ve tespitlerimizi mantıklı bir zemine oturtmalıyız!..
Bu şerefli milletin kimsenin ekmeği ve suyunda gözü olacağını ve mecbur kalmasa,onu bunu dolandırıp bedavadan geçinmek isteyeceğini sanmıyorum..
Bugün,Avukat avukatlığını,bakkal bakkallığını,hamamcı hamamcılığını ve ’genel anlamda’ tüm esnaf esnaflığını yürütemez haldedir ve millet pek yakında yağmur duasına çıkar gibi sokaklara dökülüp çaresizlikten birbirine bıçak çekecek hale geldi!
Sözüm meclisten dışarı..
Yahu kardeşim,birazda şu milletin geçim sıkıntısını yazın demek geliyor içimden.
Birçok yorumcu arkadaşımız ‘şuradan veya buradan’ kaptırmışlar kendilerini bir belediyecilik rüzgarına,başka laf yokmuş gibi ona buna laf atmayı sürdürüyorlar!
Devir hesap devri biliyoruz bilmesine de..
Elde avuçta olmayınca,bu millet neyin hesabını yapacak ve belediyeler ne kadar verimli çalışırlarsa çalışsınlar,insanlar nasıl mutlu olacaklar onun hesabını yapan yok maalesef!
Bu gibi kaos görüntülerini vatandaşın gözünün içine bakarak ve vücut dillerinden anlamak gayet basit bir iş.
Ekonomik dar boğazın da marifetiyle neredeyse yok denecek hale gelen komşuluk ilişkileri,dostluk ve arkadaşlıklar uçurumun daha da büyümesine ve insanların bu sayede yalnızlığa gömülmesine neden oluyor.
Tamamen karamsar bir tablo çizmek istemiyorum tabi ki ama?...
“Krize dur demek için” her zorluğa sabır göstermeyi şiar edinmiş bu yüce milleti,Antalya Baro Başkanının geçenlerde yaptığı hezeyan tablosundan ders çıkartarak kurtarmak gerekir diye düşünüyorum.
İcra dairelerine yenilerini eklemeyi düşünmek bile krizin ne kadar korkunç boyutlara ulaştığını göstermekte ve millet bu gibi haberler vesilesiyle daha da fazla batağa sürüklenmektedir.
Biz söyleyelim de söylemedi demesinler..
Nedir yani?..
İcra dairelerini çoğaltmakla ve alacakların daha ferah ortamlarda takip edilmesiyle,millet özlediği mutluluğa erişecek falan mı sanılıyor?
Yok böyle bir şey!!
Refah seviyesini yükseltmeden ve milletin namerde muhtaç hala gelmesini önlemeden ‘100 tane daha icra dairesi kursanız’ hiçbir tahsilat yapamadığınız gibi,birde durduk yere birilerine boşu boşuna maaş ödemek durumunda kalırsınız!!
- Sizler ne dersiniz bilmem ama?...
- Şu ardı arkası kesilmez ekonomik krize dur demek için başta icra daireleri tamamen kapatılsa ve millet şöyle bir ferahlayıp nefes alsa nasıl olur acaba diye bir soru sormak geliyor aklıma?
Bu yüce millet eziyet çekmekten bıktı haberiniz ola!!
SAYGILARLA..