Sevgili hocam İsmail Baha SÜRELSAN’ı daha önceleri de birkaç yazımda kaleme almış ve kendisi ile olan hususiyetimi vurgulamaya çalışmıştım.
12 Nisan 2010 Pazartesi günü AKM’de düzenlenen bir etkinlik ile bir daha anılan hocamızın anma gecesine ‘aynı zamanda ata dostumuz olan’ değerli bestekar Gültekin ÇEKİ ile birlikte,Sanat Müziğine gönül vermiş birçok dostumuz yoğun ilgi gösterdiler.
Bu arada sevgili hocamın özel talebelerinden biri olan,vaktiyle birlikte sahne aldığımız Taner ŞENER’i de rahmetle anıyor ve Antalya’da İsmail Baha SÜRELSAN rüzgarının esmeye başladığı ilk günlere dönmek istiyorum.
*Sene 1979 – 1980...
Ankara Radyosu sınavlarına hazırlandığım sıralarda,Türk Sanat Müziğinin dorukta olduğu günlerdeyiz ve daha önceleri Ankara’dan tanıdığım sevgili hocamızın Antalya’ya yerleştiğini ve bundan böyle de Antalya’da yaşam süreceğini öğreniyom..
Eksiklerimi tamamlamak zorundayım tabi ki...
Bu fırsatı hemen değerlendirerek hocamın Antalya’da attığı temeller üzerinde çalışmalara başlıyor ve diğer taraftan da kendisine şimdiki TRT binasında tahsis edilen odasında her gün saat 10,30 da hazır bulunuyor usul ve yorum dersleri alıyorum.
*Yani sevgili dostlar...
Sözün kısası,aynı zamanda Fahri Hemşehrimiz olarak ta saygı duyduğum değerli hocamız İsmail Baha SÜRELSAN gibi eşi zor bulunur bir müzik insanından canlı dersler alma şansına erişmiş nadir kişilerden biri olarak her zaman onurlu ve gururluyum.
*Şimdi gelelim bugüne!!
( İstisnalar kaideyi bozmaz!! )
İsmail Baha SÜRELSAN hocamın adını yaşatmayı görev edinmiş olan kişiler onun ömrünün önemli bir bölümünün geçtiği Antalya’da geride bıraktığı değerlerin ne kadar farkındalar ve bu konuda ne gibi çalışmalar yapıyorlar merak ediyorum doğrusu?
Şımarıklık gibi algılanmasın fakat ‘şöyle yada böyle’ Türk sanat Müziği dalında Antalya’da iz bırakmış,‘aynı zamanda sevgili hocasıyla yakın hususiyeti olan bir insan’ yani bir Necip NUGAY’a, anma gecesi etkinliklerinde hiç değilse bir şarkılık sahne verilemez miydi diye de düşünmeden ve üzülmeden geçemiyorum doğrusu!!!
Evet sevgili dostlar sözü uzatmayı gerçekten istemiyorum...
Şahsen ben İsmail Baha SÜRELSAN ve diğerleri gibi kişilikli hocalarımızı senede bir gün değil,canlı performanslarla her gün yaşatmayı ömrüm yettiğince sürdüreceğim...
* Rahmetli hocamın önünde saygıyla bir daha eğiliyorum!!